Arap Ulusal Konferansı Genel Sekreteri Hamdin Sabbahi, eski Hizbullah Genel Sekreteri şehit Seyyid Hasan Nasrullah'ın Direniş Ekseni'nin temel direği olduğunu ve onun yokluğunun derinden hissedildiğini ifade etti.

YDH- El-Meyadin, “Ümmetin Seyyidi” ya da “İslam Dünyasının Lideri” başlıklı özel yayını kapsamında Arap Ulusal Konferansı Genel Sekreteri Hamdin Sabbahi'yi konuk ederek Hizbullah'ın eski genel sekreteri şehit Seyyid Hasan Nasrullah ve onun bölge üzerindeki etkisi hakkında konuştu.
Şehit Seyyid Nasrullah'ın Direniş Ekseni'nin temel direği olduğunu belirten Sabbahi, onun yokluğunun derinden hissedildiğini ve bıraktığı boşluğun doldurulmasının zaman alacağını kaydetti.
Mısırlı siyasetçi, Seyyid Nasrullah'ın ümmetin “düşmanına karşı caydırıcı bir güce sahip olmasını, topraklarını özgürleştirmesini ve zaferler kazanmasını” sağladığını belirtti. Sabahi ayrıca, merhum Lübnanlı Direniş liderinin “Siyonist ve Amerikan zulmüne” karşı koyma konusundaki sarsılmaz kararlılığının altını çizdi.
Sabbahi'ye göre, Seyyid Nasrullah “yayılmacı sömürgeci düşmanın doğasını anlamış ve yerinden etmenin bu saldırgan proje tarafından benimsenen mekanizmalardan biri olduğunun farkına varmıştır.”
Sabbahi, Seyyid Nasrullah'ın 1973'ten bu yana “post-konvansiyonel savaşın en dikkat çekici modelini sunduğunu” vurguladı.
“Ulusun Seyyid Nasrullah'ı seçtiğini ve onun liderliğinin bir sembol haline gelen bir adama bağlı derin bir bağlılık eylemi olduğunu” belirtti.
Sabbahi, “Arap halkı var oldukça, haysiyete değer verildikçe ve Filistin özgürleşene kadar onun yolu takip edildikçe o da var olacaktır” diye ekledi.
Mısır ve Seyyid Nasrullah
Mısır'ın Seyyid Nasrullah ile ilişkisine gelince, Sabbahi “Mısır'ın onu derinden sevdiğini” belirtti ve 2006'dan sonra Mısır meydanlarında ve el-Ezher Camii'nde resmi asılan birkaç kişiden biri olduğuna işaret etti. Bu arada Sabbahi'ye göre “Mısır şehit Seyyid Nasrullah'ın kalbinde, zihninde ve bilincinde derin bir yere sahipti ve Nasrullah bu duygusunu birçok kez dile getirdi.”
Ayrıca, 2006'daki büyük zaferin ardından ümmetin Seyyid Nasrullah'ın etrafında toplandığını ve her yerde onun imajının yükseldiğini hatırlattı.
Sabahi, “Mısır'ın düşmanları Seyyid Hasan Nasrullah'ın karşı karşıya olduğu düşmanlarla aynıdır, zira Mısır için Siyonist düşmandan daha büyük bir düşman yoktur” dedi.
Savaşın ardından Gazze'de yaşanan gelişmelere de değinen Arap Ulusal Konferansı Genel Sekreteri, Mısır'ın Filistinlilerin yerlerinden edilmesini reddeden resmi tutumunu övdü ve bu tutum etrafında ulusal birlik çağrısında bulundu.
Abdunnasır ile ortak zemin
Sabbahi ayrıca, şehit Seyyid Nasrullah ile Mısır'ın merhum lideri Cemal Abdunnasır arasında paralellikler kurarak, Filistin'e olan ortak bağlılıklarının belirleyici bir benzerlik olduğunu ifade etti.
“Abdunnasır'ın taşıdığı bayrakla Seyyid Nasrullah'ın taşıdığı bayrak aynıdır; Filistin'in kurtuluş bayrağı” dedi.
Sabbahi, Arapçılık ve İslam arasındaki bağlantının ayrılmaz olduğunu ve bu ilkenin hem Abdunnasır hem de Seyyid Nasrullah'ın düşünce ve deneyimlerine açıkça yansıdığını teyit etti.
“Abdunnasır gibi Seyyid Nasrullah da yoksullara, ötekileştirilenlere ve ezilenlere derinden bağlıydı” diyerek sözlerini tamamladı.