Lübnan-Suriye sınırında ateşkes ilan edilmesine rağmen gerilim devam ediyor. HTŞ militanlarının ateşkesi ihlal etmesi üzerine Lübnan ordusu bölgeye takviye kuvvetler gönderdi. Esir takası gerçekleşirken, Suriye tarafındaki teyakkuz endişe yaratıyor.
YDH - Lübnan-Suriye sınırında dün sükunet hakim olmasına rağmen gerilim devam ediyor.
Bu sükuneti bozan ise Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) militanlarının, Hermel şehrinin kuzey sınırındaki Hoş el-Seyyid Ali ve el-Mişrife kasabaları civarına orta sınıf silahlarla ateş açmaya devam etmesi oldu.
Güvenlik kaynakları, Savunma Bakanı Mişel Mensi ile HTŞ rejimindeki mevkidaşı Murhef Ebu Kasra arasında önceki gece varılan anlaşmaya göre, HTŞ militanlarının saat 11.00'den önce Hoş el-Seyyid Ali kasabasının Lübnan tarafında işgal ettikleri bölgelerden çekilmesi gerektiğini belirtti.
Anlaşmaya göre, Lübnan ordusu bu bölgelerde sadece devriye gezecek, herhangi bir yere konuşlanmayacak veya sabit nokta kurmayacaktı.
Bu durumun, söz konusu bölgelerin iki ülke arasında tartışmalı sınır bölgeleri olmasıyla ilgili olduğu ifade edildi.
Ancak, kasabada 50 yılı aşkın süredir Lübnanlıların yaşadığı ve resmi bir Lübnan okulunun bulunduğu belirtildi.
Bu durum, Suriye ile kara sınırlarının çizilmesi konusunu gündeme getiriyor ve sınır bölgesinin büyük ölçüde iç içe geçmiş olması nedeniyle sürekli bir gerginlik kaynağı olabileceği düşünülüyor.
Ayrıca, 400 yıl öncesine dayanan ve Suriye toprakları içinde bulunan Lübnan mülklerinin varlığı da bu durumu karmaşıklaştırıyor.
Cumhurbaşkanı Beşşar el-Esed'in 8 Aralık'ta düşmesinin ardından, HTŞ militanları yaklaşık 30 bin Lübnanlıyı ve on binlerce Suriyeli Şii'yi Kuzey Bekaa bölgelerine tehcire tabi tutmuştu.
Yerel kaynaklar el-Ahbar'a, HTŞ gruplarının dün Hoş el-Seyyid Ali kasabasında evleri yağmaladıktan sonra yıktığını ve yaktığını aktardı.
Güvenlik kaynakları ise Suriye tarafındaki yığınak nedeniyle karamsar olduklarını dile getirdi.
Kaynaklar, "Silahlı grupların Lübnanlıların mallarına karşı yürüttüğü temizleme, yakma ve yağmalama operasyonu, çözüm niyetinin olmadığını gösteriyor. Aksine, her türlü iletişimin önünü kesiyor. Suriye tarafının, tartışmalı bölgeler meselesini gündeme getirerek engelleme girişimleri de cabası," ifadelerini kullandı.
Ayrıca, "sınırın öte tarafındaki farklı grupların çokluğu ve aralarındaki anlaşmaya uyma veya çatışmaya devam etme konusundaki anlaşmazlıklar" da dikkat çekildi.
Bununla beraber Lübnan ordusunun bölgeye daha fazla takviye gönderdiği ve ateş açılan noktalara karşılık verme emri aldığı belirtildi.
Ordu, önceki gün silahlı grupların konvoylarını ve ana merkezlerini topçu ateşi ve hava saldırılarıyla vurmuştu.
Lübnan askeri istihbaratının yaptığı görüşmeler sonucunda, Lübnan Genel Güvenlik Teşkilatı ile koordineli olarak dün akşam Cusiye sınır kapısında bir esir takası gerçekleştirildi.
Suriye toprakları içindeki el-Fadiliye kasabasında esir alındıktan sonra silahlı gruplar tarafından öldürülen Medlec ailesine mensup iki Lübnan vatandaşının cenazesi, aşiret mensuplarının elinde bulunan iki silahlı grubun cenazesi karşılığında teslim edildi.
Kaynaklar, el-Ahbar'a silahlı grupların hala Hac Hasan ailesinden olanlardan biri olmak üzere iki Lübnanlının cenazesini elinde tuttuğunu bildirdi.
Çatışmaların iki günlük bilançosu, Lübnan tarafında yedi şehit ve 52 yaralı olurken, güvenlik kaynakları HTŞ militanlarından 40 ila 50 kişinin öldüğünü doğruladı. Muhaliflere ait sayfalar ise bunlardan 10'unun ölümünü kabul etti.
Gazetenin edindiği bilgilere göre, önceki gün sabaha kadar süren siyasi temaslar sonucunda HTŞ grupları, el-Fadiliye kasabasında esir alınan kadınların da aralarında bulunduğu 22 Lübnanlı sivili 13 bin 500 dolar fidye karşılığında serbest bıraktı.
