İsrail’de Gazze Savaşı’na karşı halk desteğinin azaldığı ve uluslararası tecrit korkusunun arttığı, ancak Netanyahu’nun iç ve dış eleştirilere rağmen savaşı sürdürmekte kararlı olduğu bildirildi.
YDH- Paris merkezli bir haber sitesi olan Worldcrunch’da yer alan habere göre, Gazze Şeridi’nde yürütülen acımasız savaşa karşı çıkan İsraillilerin sayısı giderek artıyor.
Bu kişilerin, ülkelerinin uluslararası alanda “yalnızlığa itildiğinden endişeli” olduğunu söyleyen Worldcrunch, “Avrupa’dan gelen artan eleştirilerin, bu duyguyu körüklediğini” kaydetti.
Site, ancak “şimdilik” bu tepkilerin, Başbakan Benyamin Netanyahu’nun çatışmayı tırmandırmasını engellemediğine dikkat çekti.
Worldcrunch’a göre, İsrail'deki tartışmalarda giderek daha fazla yer kaplayan bir kelime var: "parya" (dışlanmış).
Bazı İsraillilerin, Gazze’deki acımasız savaş -çocuk ölümleri, açlığın silah olarak kullanılması gibi- nedeniyle ülkelerinin uluslararası arenada “bir parya devlete” dönüştüğünü düşündüğü belirtildi.
Siteye göre, bu düşünce 7 Ekim 2023'ten 19 ay önce düşünülemezdi; ancak her şey değişti.
“Avrupa’dan gelen eleştiriler bu korkuyu körüklüyor.” diyen Worldcrunch şöyle devam etti: “Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noël Barrot’un salı günü France Inter radyosundaki açıklamaları, tonun sertleştiğini ve İsrail’in dışlanma tehdidiyle karşı karşıya olduğunu açıkça gösterdi. Çarşamba günü Batı Şeria’da yaşanan bir olay -İsrail ordusunun, aralarında bir Fransız diplomatın da bulunduğu bir heyete uyarı ateşi açması- durumu daha da kötüleştirdi.”
Henüz “gerçek yaptırımlar uzak ve sınırlı olsa da” İsrail kamuoyundaki tartışmaları şimdiden etkilediği bildirildi. Birçok kişi için bu gelişmeler, Gazze’de süregelen savaşın “İsrail’in çıkarına olmadığının işareti.”
Tartışmalar genişliyor
7 Ekim’den bu yana bu tür tartışmaların neredeyse duyulmadığını ileri süren Worldcrunch, “Ancak artık toplumda daha fazla ses yükseliyor. Aylar boyunca düzenlenen büyük gösteriler, savaşı sona erdirmekten çok rehinelerin kurtarılmasına odaklıydı. Ancak bu durum değişmeye başladı.” dedi.
Anketlere göre, artık “İsraillilerin çoğunluğu savaşın sona ermesini istediğini” belirten siteye göre, “Bu durum hükümeti durdurmuş değil; meclis çoğunluğunu elinde tuttuğu sürece savaşı sürdürüyor. Ancak dün yayımlanan bir ankete göre bugün seçim olsa Netanyahu ve koalisyonu kaybedecek.”
Toplum sesini yükseltiyor
Worldcrunch, yedek askerlerin yarısının görev çağrılarına yanıt vermediğini ve giderek daha fazla kişinin, hem savaşın hedeflerini hem de uygulama biçimini sorgulayıp “ahlaki sorular” sorduğunu bildirdi.
“Liberal” günlük gazete Haaretz’te yazan yedek paraşüt subayı Einav Lévy, Hamas’a karşı ilk günden savaşanlardan biri olarak “şüphelerini” dile getirdi: “Bir gün oğlum bana soracak: ‘Baba, nasıl davrandın? Ne kararlar aldın?’ Gözlerinin içine bakıp ilkelere dayalı doğru cevapları vermek istiyorum… Bir gün bu sorular sorulacak. Cevap verebilmeliyiz.”
Yedek subay ve 7 Ekim'de kendini gösteren, şu anda “İsrail solunun son kalesi” olan Demokratlar Partisi lideri Yair Golan, “çok açık” konuştu: “İsrail, eğer yeniden aklı başında bir ülke gibi davranmazsa, Güney Afrika’nın bir zamanlar olduğu gibi bir parya devlete dönüşüyor. Aklı başında bir ülke sivillerle savaşmaz, bebekleri öldürmez.”
Bu açıklama büyük tepki yarattı.
İsrail içindeki “muhalif” seslerden alıntılara yer veren Worldcrunch, son olarak geçmişten bir örnekle şu ifadelere yer verdi: “Tüm bu eleştiriler şimdilik Başbakan Netanyahu’yu derinden endişelendirmiyor olabilir. Ancak İsrail'in tarihinde, halk desteğiyle başlayan ve sonunda barış hareketine dönüşen savaşlar var. 1982’deki Lübnan operasyonu, ülke tarihindeki en büyük protestoyla sonuçlanmıştı. Henüz o noktada değiliz. Ancak Gazze’deki savaş çılgınlığına karşı gelişen kamuoyu uyanışına dikkat edilmeli.”
