İran'dan nükleer anlaşma için yeni şartlar

img
İran'dan nükleer anlaşma için yeni şartlar YDH

İran'ın BM Daimi Temsilcisi Emir Said İrevani, ABD ile yeni bir anlaşmaya varılması halinde zenginleştirilmiş uranyum stoklarını devretmeyi ve enerji sektörüne yabancı yatırımı kabul edebileceklerini belirtti. İrevani, ancak yerli uranyum zenginleştirme programı ve füze kabiliyetlerine yönelik kısıtlamaları asla kabul etmeyeceklerinin altını çizdi.




YDH - İran, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ile yeni bir nükleer anlaşmaya varılması durumunda zenginleştirilmiş uranyum stoklarını başka bir ülkeye transfer etme ve enerji sektörüne yabancı yatırım kabul etme konularına açık olduğunu duyurdu.

Tahran, yerli uranyum zenginleştirme programı ve füze kabiliyetlerine yönelik herhangi bir kısıtlamanın ise müzakere konusu dahi yapılamayacağını kesin bir dille ifade etti.

Al-Monitor'a konuşan İran'ın Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Emir Said İrevani, olası bir anlaşmanın çerçevesini çizerken Tahran'ın taviz vermeyeceği konuların altını çizdi.

ABD Başkanı Donald Trump'ın İran ile görüşmelerin önümüzdeki hafta yeniden başlayabileceğini söylemesine rağmen, İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi henüz "bir plan olmadığını" belirtti.

Ancak buna rağmen yakın zamanda bir duyuru yapılmasına yönelik beklentiler yüksekliğini koruyor.

ABD'den zenginleştirme olmadan yatırım teklifi

Washington yönetiminin, zenginleştirme faaliyetlerini kapsamayan bir sivil nükleer programın yeniden inşası ve İran'ın Körfez ülkeleriyle birlikte bölgesel bir ekonomik çerçeveye entegre edilmesini içeren daha geniş bir barış anlaşması umduğu belirtiliyor.

ABD'nin Orta Doğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff, bu yöndeki beklentileri dile getirirken, CNN'in haberine göre ABD'nin, zenginleştirme yapılmaması koşuluyla İran içindeki sivil bir nükleer programı desteklemek için çoğunluğu Körfez ülkelerinden gelecek 20 ila 30 milyar dolarlık bir yatırım teklif ettiği iddia edildi.

Tahran'ın kırmızı çizgileri

Büyükelçi İrevani, İran'ın anlaşma için temel koşullarını ise şu şekilde sıraladı:

— İran, reaktör güvenliği ve yakıt tedariki konularında işbirliğine açık ancak bu işbirliği, ülkenin yerli programının yerini almak yerine onu tamamlayıcı nitelikte olmalı.

— Uranyum zenginleştirme faaliyetlerinin kontrolü İran'da kalmak kaydıyla, ülke içinde faaliyet gösterecek bölgesel bir nükleer konsorsiyum kurulması mümkün.

— İran, yüzde 20 ve yüzde 60 oranında zenginleştirdiği uranyum stoklarını "sarı kek" (işlenmemiş uranyum) karşılığında yurt dışına devretmeyi veya Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) mührü altında ülke içinde depolamayı değerlendirebilir.

— Tahran, enerji sektörüne yabancı yatırımı memnuniyetle karşılar ancak bu yatırımın, zenginleştirme haklarını sınırlamak için bir koz olarak kullanılmasına karşı çıkar.

— İran'ın füze programı, hayati bir stratejik caydırıcılık unsuru olarak görüldüğü için müzakere edilemez.

'NPT'den çekilme söz konusu değil'

Hukuki konulara da açıklık getiren İrevani, İran parlamentosu tarafından yakın zamanda kabul edilen yasanın UAEA ile işbirliğini askıya aldığını ancak bunun Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Antlaşması'ndan (NPT) çekilme anlamına gelmediğini vurguladı.

İrevani, İran'ın NPT kapsamındaki tüm haklarının, özellikle de İran topraklarında zenginleştirme dahil olmak üzere nükleer enerjiyi araştırma, üretme ve kullanma hakkının tam olarak tanınması talebini yineledi.



Makaleler

Güncel