ABD Başkanı Donald Trump, Mısır'ın 'can damarı' olarak gördüğü Nil Nehri üzerindeki Nahda Barajı krizine müdahale etme niyetini yineledi. Trump'ın bu adımı Kahire'de memnuniyetle karşılansa da uzmanlar, Washington'un bu desteğe karşılık Mısır'dan Filistin meselesi gibi konularda 'ağır tavizler' isteyebileceğinden endişeli.
YDH - ABD Başkanı Donald Trump'ın, Etiyopya'daki Nahda Barajı krizine ilişkin Mısır'a destek vaat eden son açıklamaları, Kahire'de hem memnuniyet hem de derin bir endişe yarattı.
Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah es-Sisi, Trump'ın açıklamalarını olumlu karşılarken, Kahire'deki uzmanlar Washington'un bu müdahalesinin bedelinin ağır olabileceğinden ve Filistin meselesi gibi konularda tavizler içerebileceğinden kaygı duyuyor.
Birkaç gün önce NATO Genel Sekreteri Mark Rutte ile yaptığı görüşmede konuyu gündeme getiren Trump, ülkesinin Nahda Barajı'nın Mısır'daki yaşama yönelik tehlikesini "anladığını" belirterek krizin acilen çözülmesi gerektiğini vurguladı.
Trump, ihtilafın artık bölgesel bir gerilim olmaktan çıkıp "Mısır için insani ve bölgesel bir mesele" haline geldiğini ifade etti.
Kahire'nin endişesi: Karşılığında ne istenecek?
Trump'ın bu çıkışı, Mısır'ın en karmaşık dış politika dosyalarından birini çözme karşılığında Washington'un ne isteyeceği sorusunu gündeme getirdi.
Uzmanlara göre, bu müdahalenin Mısır için maliyeti yüksek olabilir ve ülkenin Filistin davasına yönelik ilkeli tutumundan, özellikle de Gazze'den insan tahliyesi gibi konularda taviz vermesi istenebilir.
Cumhurbaşkanı Sisi, 15 Temmuz'da yaptığı açıklamada Trump'ın sözlerini memnuniyetle karşıladığını ve ABD'nin "anlaşmazlıkları çözme ve savaşları durdurma çabalarındaki ciddiyetini gösterdiğini" belirtti.
El-Ahbar gazetesinin haberine göre Sisi'nin, Trump'ın Afrika ve Filistin topraklarındaki anlaşmazlıkları çözmedeki rolünün önemine vurgu yapması, Mısır'ın Filistin konusundaki mevcut tutumunu değiştirmeye hazır olmadığı yönünde örtülü bir mesaj olarak yorumlandı.
Buna rağmen Kahire Trump'ın açıklamalarını "zafer" olarak nitelendirerek Kahire'nin bu dosyayı çözme konusundaki istekliliğini ortaya koydu.
Washington'ın geçmişteki rolü
Trump, Ekim 2020'de de benzer açıklamalar yapmış ve bu durum o dönemde Mısır'a "barajı vurması için" bir işaret olarak yorumlanmıştı.
Addis Ababa ise bu sözleri "ihanet" olarak nitelendirmişti. Joe Biden yönetiminin Ocak 2021'de göreve gelmesiyle Nahda Barajı dosyası, ABD'nin gündeminden neredeyse tamamen çıkmıştı.
Etiyopya ise ABD'nin Nahda Barajı projesine herhangi bir finansman sağladığı iddialarını defalarca yalanladı.
Trump'ın son açıklamaları, Etiyopya Başbakanı Abiy Ahmed'in barajın iki ay içinde (eylül ayında) resmen açılacağını ve açılışa Mısır ile Sudan'ı davet ettiğini duyurmasından sadece iki hafta sonra geldi.
Etiyopya, aynı zamanda Eritre ve Somali ile ilişkilerinde yaşadığı gerilimler nedeniyle bölgesel bir baskıyla da karşı karşıya bulunuyor.
