USNI News, ABD’nin onlarca yıllık Kızıldeniz hakimiyetinin ardından bölgede ilk kez hiçbir destroyerinin bulunmadığını bildirirken, Ensarullah’ın ise riskleri göze alabilen ve tehdit kapasitesini sürekli geliştiren bir yapıya sahip olduğu belirtildi.
YDH- Yemen Silahlı Kuvvetleri birkaç gün önce yaptığı açıklamada, Gazze’deki devam eden insani krize yanıt olarak İsrail’e yönelik askeri operasyonlarını tırmandırma planlarını duyurdu.
Pazar akşamı yayımlanan açıklamada Yemen Silahlı Kuvvetleri, dünya genelindeki tüm ülkelere çağrıda bulunarak, İsrail rejimine saldırganlığını durdurması ve Gazze ablukasını kaldırması için baskı yapmalarını, aksi takdirde daha fazla gerilimin kaçınılmaz olacağını ifade etti.
Amerikan Deniz Enstitüsü’nün internet sitesi USNI News’e göre, Ensarullah, bu adımı “dördüncü tırmanma aşaması” olarak adlandırsa da bu aşama grubun Kızıldeniz saldırılarında İsrail limanlarını ziyaret eden ya da İsrail’le bağlantılı şirketlerle ilişkili tüm gemileri hedef almaya başladıkları dönemi temsil ediyor.
USNI News, Ensarullah en son bu tür saldırılarını duyurduğunda, ABD’nin Kızıldeniz’de birçok gemisinin olduğuna, ancak şu anda bölgede hiçbir ABD savaş gemisi bulunmadığına dikkat çekti.
Temmuz ayı başlarında Ensarullah, Liberya bayrağı taşıyan ve Yunanistan’a ait iki gemiye saldırarak her ikisini de batırmıştı. USNI News’e göre, bu, Ensarullah’ın İsrail’i hedef almanın ötesine geçerek deniz saldırılarına geri dönebileceğinin ilk işaretiydi.
The Wall Street Journal’ın haberine göre, Eternity C saldırısına karşı 16 saat süren çatışma boyunca ne bir ABD ne de başka bir müttefik donanma gemisi yardıma geldi.
USNI News, Ensarullah ilk kez Kızıldeniz’deki gemilere saldırmaya başladığında, ABD’nin bölgede USS Carney (DDG-64) gibi bağımsız muhripleri bulunduğunu, aralık ayında ise Dwight D. Eisenhower uçak gemisi taarruz grubunun Kızıldeniz’e ulaştığını söyledi. ABD ayrıca Aralık 2023’te deniz taşımacılığını korumayı iddia ederek, çok uluslu bir koalisyon olan “Refah Muhafızı Operasyonu”nu kurdu.
Şu anda ABD’nin, Gerald R. Ford uçak gemisi taarruz grubunu İtalya donanmasıyla birlikte Adriyatik Denizi’nde bulundurduğunu bildiren USNI News, Nimitz uçak gemisi taarruz grubunun ise ABD-İran gerginliklerinin artmasından bu yana Umman Körfezi’nde bulunduğunu belirtti.
USNI News’in donanma ve denizcilik takip sistemine göre, ABD Ekim 2023’ten bu yana Kızıldeniz’de bağımsız muhriplerle varlık gösterse de geçen haftadan itibaren bu varlık sona ermiş durumda.
Naval Postgraduate School’da öğretim üyesi olan ve “Wars of Ambition” (Hırs Savaşları) kitabının yazarı Afshon Ostovar’a göre, ABD ve müttefik gemilerinin bölgedeki yokluğu, saldırı sonrası kurtarma faaliyetlerini en fazla etkileyecek unsur olacak.
Ostovar, Kızıldeniz’in büyüklüğü ve Ensarullah’ın hedef alanlarının yaygınlığı göz önüne alındığında, donanma gemileri bulunsa dahi tüm saldırıların “önlenemeyeceğine” dikkat çekti.
Yemen uzmanı ve Başa Report adlı risk analiz raporunun yazarı Muhammed el-Başa, USNI News’e yaptığı açıklamada, Ensarullah’ın Yunan şirketlerine ait gemilere yönelik saldırılarının, grubun aynı taktiği “daha agresif” bir söylemle sürdürdüğünü gösterdiğini belirtti.
El-Başa, “Ensarullah bir kez daha kendilerini Gazze’nin başlıca savunucuları olarak konumlandırmaya çalışıyor. Bu aşamada, İsrail’le iş yapan herhangi bir şirkete ait tüm gemilerin hedef alınacağını belirttiler. Açıkça, herhangi bir ülkeye ait gemileri hedef alabileceklerini söylediler ki bu da ABD bağlantılı gemilerin dahil olabileceğini açıkça ortaya koyuyor.” dedi.
ABD ile Ensarullah arasında, Ensarullah’ın ABD gemilerine saldırmaması koşuluyla geçerli olan bir ateşkes bulunuyor.
El-Başa, Ensarullah’ın açıklamalarının ABD gemileri için bir tehdit olarak algılansa da bunun muhtemelen grubun mesaj stratejisinin bir parçası olduğunu ve doğrudan askeri harekat anlamına gelmediğinin iddia etti.
USNI News’e göre, ABD gemi taşımacılığı, yaklaşık iki yıldır süren Ensarullah saldırıları nedeniyle zaten sınırlı durumda ve trafiğin büyük kısmı Avrupa ve Çin menşeli şirketlere ait.
Ensarullah hafta sonu yayımladıkları açıklamada yeni aşamanın, Gazze’de insani yardımın ulaşmaması nedeniyle yaşanan açlıkla doğrudan bağlantılı olduğunu öne sürdü.
Ortadoğu Enstitüsü’nden uzman Nadva ed-Devseri ise LinkedIn üzerinden yaptığı açıklamada, Ensarullah’ın ticari deniz taşımacılığına yönelik saldırıları, grubun “gerçek dünyada kapsamlı bir askeri tatbikatı” olarak kullandığını yazdı.
Ed-Devseri, “Her operasyon, hedef alma, deniz savaşı ve propaganda yeteneklerini keskinleştiriyor; aynı zamanda ne kadar ileri gidebileceklerini test ediyor.” ifadelerini kullandı.
Ostovar’a göre, Ensarullah Kızıldeniz’deki her gemiyi hedef almak zorunda değil; ancak tehdidi inandırıcı kılmak için yeterince saldırı gerçekleştirmeleri gerekiyor. “Ensarullah’ın bu tehditleri neye göre şekillendirdiğini her zaman bilemezsiniz. Ancak kanaatimce, bu tehditleri ciddiyetle uygulamak niyetindeler.” dedi.
Ensarullah’ın İsrail’e yönelik saldırılarında bugüne dek sınırlı başarı elde ettiğini iddia eden Ostovar, Ensarullah’ın İsrail’i ciddi şekilde zayıflatamayacağını ancak çatışmanın bir parçası olduklarını söyleyebileceklerini öne sürdü.
USNI News’e göre, Ensarullah, eylemlerinin riskini ve sonuçlarını göze alabilecek kapasitede olduklarını daha önce gösterdi.
Ostovar, Trump ve Biden yönetimleri döneminde gerçekleştirilen bombalamalara ve İsrail’in saldırılarına rağmen grubun genel duruşunun değişmediğine dikkat çekti. Ayrıca grubun her operasyondan ders çıkardığını ve tehdit kapasitesini geliştirdiğini vurguladı.
Ensarullah pazartesi günü, Eternity C gemisinden aldıkları rehinelerle ilgili yaklaşık beş dakikalık bir video yayımlamıştı. Videoda rehineler, Kızıldeniz’de seyir kararıyla ilgili konuşurken, Ensarullah’ın yaraları sardığı ve denizcilerin aileleriyle iletişim kurduğu görüntüler de yer aldı.
Ancak el-Devseri, LinkedIn’de yaptığı açıklamada denizcilerin Ensarullah’ın söylettiği ifadeleri tekrar ettiğini belirterek, “Daha önce uyarmıştım: Ensarullah sadece deniz taşımacılığını sekteye uğratmıyor, aynı zamanda rehin alıp bunu pazarlık unsuru olarak kullanıyor. Dünya bu tehdidi ciddiye almazsa, denizciliğin geleceği bu olacak” iddiasında bulundu.
Sosyal medya platformu X üzerinden açıklama yapan el-Başa, Ensarullah’ın videoyu, Eternity C’nin İsrail limanlarıyla bağlantılı olduğu gerekçesiyle meşru hedef olduğu iddialarını güçlendirmek için kullandığını belirterek bunun “yeni bir medya stratejisi örneği” olduğunu söyledi.
Ostovar ise videoyu klasik propaganda olarak değerlendirdi.
Ayrıca Ensarullah’a ait askeri medya organı, Eternity C’nin yönetiminden sorumlu olan Yunan şirketi Cosmoship Management S.A.’ya yönelik yeni bir uyarı videosu yayımladı. Videoda, şirketin İsrail limanlarını ziyaret eden iki başka gemisinin daha hedef alınacağı bildirildi. Bu gemilerin konteyner gemisi HSL Nike ve kuru yük gemisi Faith olduğu belirtildi.
