Euro-Med: İsrail’in Gazze planı soykırımı tırmandıracak

img
Euro-Med: İsrail’in Gazze planı soykırımı tırmandıracak YDH

Euro-Med, İsrail’in Gazze’de planladığı askeri tırmanışın soykırımı ağırlaştıracağını belirterek uluslararası topluma ablukanın kaldırılması, insani erişim sağlanması ve faillerin cezalandırılması çağrısı yaptı.




YDH- Euro-Med İnsan Hakları İzleme Örgütü, İsrail’in askeri saldırılarında, özellikle de Gazze Şeridi’ne yönelik kara operasyonlarında yaşanacak herhangi bir tırmanışın, benzeri görülmemiş bir sivil katliama ve halihazırda çökmüş durumda olan insani yardım tepkisinin tamamen çökmesine yol açacağını bildirdi.

Örgüt, planlanan tırmanışın hayata geçirilmesi durumunda, uluslararası toplumun siyasi, mali ve askeri desteğiyle faillerin açıkça sürdürdüğü soykırımın eşi benzeri görülmemiş bir aşamaya ulaşacağını belirtti.

Bu planlanan suçların ani gelişmelerden değil, kasıtlı ve aleni bir politikadan kaynaklanacağını ifade eden Euro-Med, uluslararası toplumun sessizliği ve eylemsizliği ile birçok devletin doğrudan suç ortaklığının, tüm sorumluluğu kendilerine yüklediğini kaydetti.

Örgüt, güçlü işaretlerin İsrail hükümetinin soykırım kampanyasını tırmandırarak Gazze Şeridi’nin tamamen askeri işgaliyle sonuçlandırmayı planladığını gösterdiğini bildirdi. Son bir haftada, Başbakan Benyamin Netanyahu liderliğinde siyasi ve askeri adımların yoğunlaştığı, kapalı kapılar ardında yapılan toplantılarda tam kapsamlı işgal ve ilhak seçeneğinin açıkça gündeme getirildiği ve kabinenin operasyon için gerekli yürütme tedbirlerini görüşmeye başladığı belirtildi. Mevcut verilere göre, Netanyahu’nun, Gazze’nin tamamını zorla ele geçirmeyi hedefleyen planın genel çerçevesini onayladığı ifade edildi.

Euro-Med, planlanan askeri tırmanışın uluslararası hukuku, uluslararası insancıl hukuku ve Soykırım Sözleşmesi’ni ihlal ettiğini vurguladı.

Açıklamada, iki milyondan fazla Filistinlinin Gazze’nin yüzde 15’inden az bir alana zorla hapsedildiği, konutların sistematik şekilde yıkıldığı, hastane ve sağlık tesislerinin yaklaşık yüzde 84’ünün ortadan kaldırıldığı ve su ile kanalizasyon sistemlerinin yüzde 95’ten fazlasının çöktüğü belirtildi.

Tüm okulların kapatılmasının da bu tabloya eklendiği, söz konusu uygulamaların Gazze’deki korunan ulusal grubu yok etmeye yönelik kasıtlı yaşam koşulları dayatma stratejisinin parçası olduğu ifade edildi.

Örgütün saha değerlendirmesine göre, Gazze Şeridi Ekim 2023’te başlayan soykırımdan bu yana en kötü insani çöküş evresini yaşıyor. Nüfusun yüzde 90’ından fazlasının tekrar tekrar zorla yerinden edildiği, bombalama ve yıkımın aralıksız sürdüğü bildirildi. Açlığın yüzlerce can aldığı, tüm nüfusun ciddi gıda güvensizliğiyle karşı karşıya olduğu, sağlık sisteminin ise ilaç ve temel malzemelerin tükenmesi nedeniyle neredeyse tamamen çöktüğü kaydedildi.

Euro-Med, İsrail’in askeri operasyonları daha da tırmandırma planının, vahşetin tehlikeli boyutunu ve faillerin cezasızlığını ortaya koyduğunu belirtti.

Açıklamada, Gazze’nin 2,3 milyon insanın 55 kilometrekareden daha az bir alana sıkıştırıldığı, altyapıdan ve her türlü korunma imkanından yoksun, dünyanın en yoğun nüfuslu bölgesi haline geldiği ifade edildi. Kara saldırısının kaçınılmaz olarak kadınlar ve çocuklar başta olmak üzere benzeri görülmemiş sayıda sivil can kaybına yol açacağı, mağdurların yaklaşık yüzde 70’ini bu grupların oluşturduğu bildirildi.

Euro-Med, 26 Temmuz’dan bu yana İsrail’in Gazze’de insani durumun iyileştiği yönünde yanıltıcı bir söylem yürüttüğünü, ancak gerçekte ablukayı sürdürerek halkı aç bırakmaya devam ettiğini belirtti. Açıklamada, gelen yardımın temel ihtiyaçların yüzde 15’inden azını karşıladığı, bu görünürdeki artışın küresel kamuoyunu yatıştırmayı ve açlık krizine yönelik baskıyı azaltmayı amaçladığı, asıl tehlikenin ise bu durumun soykırımın tırmandırılması ve askeri kontrolün pekiştirilmesi için örtü olarak kullanılmasında olduğu kaydedildi.

Örgüt, sivillerin gözaltı ve sürgün kamplarına zorlanması, Gazze’nin coğrafi ve demografik yapısının İsrail’in sömürgeci yerleşim projesine uygun şekilde yeniden şekillendirilmesinin de bu planın parçası olduğunu vurguladı. Yardım miktarını artırmak gibi yüzeysel adımlar atan bazı devletlerin, ablukayı ve açlığı sona erdirmeye yönelik gerçek adımlar atmadan yürüttüğü bu faaliyetlerin, İsrail’in Gazze ve halkını yok etmeye yönelik politikalarına siyasi veya insani meşruiyet kazandırma riskine dikkat çekildi.

Euro-Med, devletlerin derhal insani erişimin yeniden sağlanması ve yasa dışı ablukaya son verilmesi için harekete geçmesi gerektiğini bildirdi. BM denetiminde güvenli insani koridorlar oluşturulmasının, gıda, ilaç ve yakıtın Gazze’nin tüm bölgelerine ulaştırılması için hayati önemde olduğu; bağımsız uluslararası gözlemcilerin, tarım ve hayvancılık sektörünün hızlı rehabilitasyonunu denetlemesi gerektiği ifade edildi.

Açıklamada, tüm devletlerin Gazze’deki soykırımı durdurma, Filistinli sivilleri koruma, İsrail’in uluslararası hukuka ve Uluslararası Adalet Divanı kararlarına uymasını sağlama ve işlenen suçlar için tam hesap verebilirlik tesis etme yükümlülüğü bulunduğu vurgulandı. İsrail Başbakanı ve eski Savunma Bakanı hakkında çıkarılan Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) tutuklama kararlarının derhal uygulanması ve faillerin dokunulmazlık gözetilmeksizin uluslararası adalete teslim edilmesi çağrısında bulunuldu.

Euro-Med, uluslararası topluma İsrail ve en güçlü müttefikleri, özellikle de ABD’ye, uluslararası hukukun ağır ve sistematik ihlalleri nedeniyle ekonomik, diplomatik ve askeri yaptırımlar uygulanması çağrısı yaptı. Bu yaptırımların kapsamlı silah ambargolarını, siyasi, mali, askeri ve istihbarat iş birliğinin tüm biçimlerinin askıya alınmasını içermesi gerektiği belirtildi.

Ayrıca, sorumlu İsrailli, ABD’li ve suç ortağı AB’li yetkililerin mal varlıklarının dondurulması, seyahat yasağı getirilmesi, askeri ve güvenlik şirketlerinin uluslararası piyasalara erişiminin engellenmesi ve İsrail’in Batı destekli suçlarını kolaylaştıran ticari ayrıcalıklar ile ikili anlaşmaların askıya alınması çağrısında bulunuldu.

Açıklamada, evrensel yargı yetkisine sahip devletlerin devam eden soykırıma karışan İsrailli siyasi ve askeri liderler hakkında tutuklama emirleri çıkarması gerektiği belirtildi. Bu devletlerin ciddi suçların kovuşturulması yükümlülüklerini yerine getirmesi gerektiği ifade edildi. Ayrıca, kendi vatandaşlarının Filistinlilere karşı işlediği ihlallerden, ulusal ve uluslararası hukuka uygun biçimde sorumlu tutulmaları gerektiği kaydedildi.

Euro-Med, UCM’nin Gazze’de işlenen suçlara ilişkin soruşturmasını hızlandırmasını talep etti. Kapsamın soykırım ve zorla yerinden etme suçlarını da içerecek şekilde genişletilmesi gerektiğini belirtti.

Bu suçlara karışan İsrailli yetkililer hakkında ek tutuklama emirleri çıkarılması ve Roma Statüsü’ne taraf devletlerin bu emirleri gecikmeden uygulaması çağrısında bulundu. Böylece uluslararası adaletin sağlanması ve mağdurlar için hesap verebilirliğin tesis edilmesinin zorunlu olduğu vurgulandı.