Eski İsrail Ulusal Güvenlik Konseyi Başkanı ve "Generallerin Planı"nı geliştiren Giora Eiland, hükümetin Gazze’de tutarlı bir stratejisi olmadığını belirterek, çıkmazdan kurtulmak için esirlerin iadesi karşılığında ateşkes çağrısı yaptı.

YDH- The Jerusalem Post gazetesinin haberine göre, eski İsrail Ulusal Güvenlik Konseyi (NSC) Başkanı emekli Tümgeneral Giora Eiland, İsrail hükümetinin Gazze Şeridi konusunda “tutarlı” bir strateji geliştiremediğini belirtti.
Eiland, pazar günü “103FM” radyosuna yaptığı açıklamada, “üst yönetimdeki kafa karışıklığının İsrail’in konumunu zayıflattığını” ifade etti.
2005 yılında Gazze’den çekilme sürecinde NSC başkanlığı yapan Eiland, hükümetin Gazze konusundaki son kararını “benzeri görülmemiş bir belirsizlik” olarak değerlendirdi.
“Bu, sadece bu savaş süresince değil, ilk kez bir karar verildi ve ben, bunun ne olduğunu bilmiyorum, bu yüzden tam bir görüş belirtemiyorum.” diyen Eiland, “Önceki tüm kararlardan farklı olarak, bence karar verenlerin bile ne kararlaştırdıklarından haberi yok. Bu durum İsrail’in içinde bulunduğu büyük kafa karışıklığını yansıtıyor.” diye ekledi.
Eiland, bakanlar kurulunun toplantısından önce Başbakan Benyamin Netanyahu’nun Gazze’nin tamamen işgaliyle “mutlak zafer” hedeflendiğini dile getirdiğini ancak daha sonra İsrail ordusu ve diğer bakanların baskısıyla geri adım attığını ve İsrail’in “ne karar verildiği belli olmayan çok garip bir duruma düştüğünü” savundu.
Ayrıca, Netanyahu’nun Gazze Şehri kuşatmasıyla ilgili İngilizce yaptığı açıklamaları operasyonel gerçeklikten kopuk bulduğunu belirtti. “İsrail Ordusu Genelkurmayı’nda bu açıklamaları mantıklı bir plana dönüştürebilecek kimse olduğundan şüpheliyim.” dedi.
Eiland, arabulucuların tüm esirlerin serbest bırakılması karşılığında savaşın sona erdirilmesi için yeni bir anlaşma üzerinde çalıştığını söyledi. “Umarım arabulucular bunu İsrail’den bir tür onay aldıktan sonra yapıyor.” diye ekledi.
Eiland “Mevcut durumda, bu, İsrail’in içinde bulunduğu çıkmazdan çıkması için en mantıklı yol olarak görünüyor.” dedi.
Böyle bir anlaşmanın gerçekleşme ihtimaline dair değerlendirmesinde Eiland, “Altı ay önce bile ihtimal küçüktü.” ifadelerini kullandı.
Eiland şöyle devam etti: “Yarım yıl kaybettik; sadece Gazze’deki insanların tünellerde yaşadığı zor koşullar ve diğer maliyetler açısından değil, aynı zamanda Ocak-Şubat döneminde Trump’ın Beyaz Saray’a gelerek Gazze’nin kaderinin Ürdün ya da Mısır’da olabileceği tehdidini ortaya atmasıyla Arap devletlerine baskı yapıldı. Bu, İsrail için büyük bir fırsattı; sadece savaşı bitirecek farklı bir anlaşmaya gitmek değil, bunu güç pozisyonundan yapmak için de. Ancak Netanyahu, her zamanki gibi istemedi. Şimdi daha önce kesinlikle kabul etmeyi reddettiği şeyleri kabul etmek zorunda kalabilir.”
Eiland ayrıca, hükümetin yaklaşımını kendi “Generallerin Planı” ile karşılaştırdı ve planının göz ardı edildiğini savundu. Savaşın başında hükümetin şu üç yanlış varsayımı benimsediğini ifade Etti: sadece askeri baskının esir dönüşünü ve zaferi getireceği; zaferin yoğun çatışmalarla kazanılabileceği ve nüfusun Hamas’tan ayrıştırılabileceği. “Bu üç varsayım en başından beri yanlıştı.” dedi.
Kasım 2023 sonlarında İsrail’in Netzarim Koridoru’nu kontrol altına alarak kuzey Gazze’nin tamamını fiilen ilhak ettiğini hatırlatan Eiland, o dönemde 300 bin nüfusa güneyde “güvenli” bir şekilde tahliye edilme imkânı sağlanması ve ardından bölgenin ablukaya alınması gerektiğini kaydetti. ABD Savunma Bakanlığı’nın kuşatma doktrininden ödünç alınan bu yaklaşımın hem asker hem de sivil kayıpları en aza indireceğini savundu. “Eğer bu yapılmış olsaydı, kuzey bölgesi elimizde olurdu ama nüfus olmadan.” dedi.
Bunun yerine İsrail ordusunun “düşman” bir sivil nüfus içinde çatışmaya girdiğini ve bu stratejinin başarısız olduğunu ileri sürdü. Kendi planının ardından İsrail’in Hamas’a “Tüm esirleri serbest bırakmazsanız, Şeridin üçte birini kalıcı olarak kaybedersiniz” mesajını verebileceğini belirtti.
Eiland, Hamas’a ağır askeri darbe vurulduğunu ancak İsrail’in tüm hedeflerine ulaşamadığını kabul etmesinin “en iyi sonuç” olacağını belirtti.
“Netanyahu’nun mental gücü varsa ‘İsrail savaşı bitirmeye, tüm askeri güçleri geri çekmeye ve tek şart olarak esirlerin derhal geri verilmesini istemeye hazırdır’ açıklamasını yapması gerekir. Hamas kabul ederse harika, savaş biter.” dedi.
Eiland sözlerini şöyle sonlandırdı: “Hamas reddederse, en azından uluslararası topluma ‘Bizi neyle karşı karşıya bırakıyorsunuz, Gazze’deki esir kaybını mı kabul etmemizi istiyorsunuz?’ diye sorabiliriz.”