İsrail’de yeni yapılan bir ankete göre, İran’a yönelik “Yükselen Aslan” adlı saldırı sonrası İsraillilerde uyku bozukluğu, yorgunluk ve ruh sağlığı sorunlarının arttığı, katılımcıların %30’unun psikolojik desteğe ihtiyaç duyduğu ortaya çıktı.
YDH- The Jerusalem Post’un bildirdiğine göre, İran’a yönelik “Yükselen Aslan” adlı saldırının sona ermesinin üzerinden bir ay geçmesinin ardından “Maccabi” tarafından yapılan bir ankette, yüzlerce katılımcı arasında uyku bozuklukları, yorgunluk, korku, kaygı ve çocuklarda ruh sağlığında kötüleşme oranlarının yüksek olduğu tespit edildi.
Habere göre, tüm sağlık sigortası fonlarını kapsayan 1.100 İsrailli üzerinde gerçekleştirilen ve temsili nitelik taşıyan ankette şu sonuçlar kaydedildi:
Katılımcıların yarısı, günlük işlevsellik için yeterli uyku alamadığını belirtti. Bu oran, Şubat ayında %33 seviyesindeydi.
Katılımcıların yarısı haftada en az iki kez uykusuzluk yaşadığını bildirdi. Bu oran Şubat ayında %37 idi.
%16’sı yorgunluk seviyesini “ciddi” veya “çok ciddi” olarak değerlendirdi.
Psikolojik ve işlevsel etkiler
Katılımcıların %50’si günlük sorunlarla başa çıkmak veya odaklanmak için daha az enerjiye sahip olduğunu belirtti.
%24’ü “Yükselen Aslan Operasyonu” ile bağlantılı gelişmelerin rutine dönmeyi çok zorlaştırdığını, %31’i ise orta düzeyde zorluk yaşadığını belirtti.
Öne çıkan belirtiler arasında stres, korku ve kaygı (%35), yorgunluk/düşük enerji (%22) ve uyku düzeninin bozulması (%18) yer aldı.
Ek bulgular
Sigara kullananlar arasında %63’ü savaş sırasında sigara tüketimini artırdığını belirtti.
Katılımcıların %20’si ruh hâlini “orta” veya “kötü” olarak tanımladı. Bu oran 7 Ekim öncesinde %13’tü.
Ruh sağlığı desteğine ihtiyaç duyanların oranı, savaşın başlamasından iki ay sonra %18 iken, şimdi %30’a yükseldi.
İsraillilerin beşte biri son dönemde sık sık üzüntü, umutsuzluk veya günlük faaliyetlere ilgi kaybı yaşadığını belirtti.
Çocuklara etkisi
Ebeveynlerin %25’i çocuklarında sinirlilik, sabırsızlık, içe kapanma veya saldırganlık gibi olumsuz davranışlarda artış olduğunu bildirdi.
%20’si çocuklarının ruh sağlığında kötüleşme gözlemlediğini ifade etti.
Maccabi Uygulamalı Araştırma Başkanı Naama Stein, “Her ne kadar kısmen bir rutine dönüş olsa da savaş devam ettikçe ruh sağlığı üzerindeki etkiler sürüyor. Veriler, uyku ve ruh sağlığına yönelik olumsuzlukların birçok kişinin psikolojik desteğe ihtiyaç duymasına ve günlük zorluklarla baş etmede güçlük yaşamasına yol açtığını gösteriyor. Bu endişe verici eğilimler neredeyse iki yıldır devam ediyor.” dedi.
Maccabi Baş Sağlık Sorumlusu Dr. Eran Rothman ise “Veriler, savaşın uzun vadeli ruh sağlığı etkilerini ortaya koyuyor. Yetersiz uyku, artan yorgunluk, uzun süreli üzüntü ve kaygı, fiziksel sağlığa ve günlük başa çıkma becerilerine zarar veriyor. Bu, genellikle sessizce gelişen kümülatif bir süreçtir. Bu nedenle sürekli izleme, erken teşhis ve tıbbi bakımın dayanıklılık artırıcı araçlarla birleştirilmesi kritik öneme sahip.” şeklinde konuştu.
