İran, nükleer denetimler için yeni işbirliği çerçevesi talep ediyor

img
İran, nükleer denetimler için yeni işbirliği çerçevesi talep ediyor YDH

Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı heyeti, nükleer tesislere yönelik saldırıların ardından ilk kez Tahran'ı ziyaret ediyor. İran, denetimlerin yeniden başlaması için yeni bir işbirliği çerçevesi oluşturulmasını şart koşarken, yaptırımların kaldırılması karşılığında programına geçici kısıtlamalar getirebileceğini belirtti.




YDH - Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) Genel Müdür Yardımcısı başkanlığındaki bir heyet, İranlı yetkililerle görüşmek üzere dün Tahran'a bir ziyaret başlattı.

Ziyaret, İsrail ve ABD'nin İran'ın Natanz, İsfahan ve Fordo'daki nükleer tesislerini hedef alan saldırılarının ardından gerçekleşen ilk temas olma özelliği taşıyor.

Ziyaret öncesinde açıklama yapan İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, UAEA ile yapılacak görüşmelerin amacının iki taraf arasında "gelecekteki işbirliği için bir çerçeve oluşturmak" olduğunu söyledi.

Arakçi, "Bu çerçeve üzerinde anlaşmaya varılmadığı sürece, İran'ın nükleer tesislerinin denetlenmesi veya tesislere erişim sağlanması söz konusu olmayacaktır," diye konuştu.

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekai ise "Görüşmelerin sonuçları hakkında tahminde bulunmak için henüz erken, çünkü ele alınan konular teknik ve karmaşık," dedi.

UAEA Genel Direktörü Rafael Grossi, daha önce yaptığı açıklamada, denetimlerin ajansın önceliği olmayı sürdürdüğünü vurgulayarak İran'a "şeffaflık" çağrısında bulunmuştu.

Grossi, savaşın ardından İslam Cumhuriyeti'nden ayrılan müfettişlerin şimdilik geri dönmeyeceğini de belirtmişti.

İran, UAEA'yı saldırılara zemin hazırlamakla suçluyor

Tahran yönetimi, UAEA'yı geçen haziran ayında Yönetim Kurulu toplantısında dağıttığı sert tonlu raporuyla İsrail-ABD saldırılarına zemin hazırlamakla suçluyor.

Kurul, raporun yayımlanmasının ardından Tahran'ı Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Antlaşması kapsamındaki yükümlülüklerini ihlal etmekle suçlayan bir karar almıştı.

Bu karardan bir gün sonra, 13 Haziran şafağında İsrail'in İran'a yönelik saldırıları başladı. Saldırıların ilk dalgasında üst düzey askeri komutanlar ve çok sayıda İranlı nükleer bilim insanı hayatını kaybetti.

Bu gelişmeler üzerine İran parlamentosu, "UAEA ile İşbirliğini Askıya Alma Yasası"nı kabul etti ve yasa kısa süre sonra hükümete bildirilerek yürürlüğe girdi.

Askıya almanın takvimi ve detayları belirlenmezken, bu konu UAEA müfettişlerinin çalışmalarını kısıtlama yetkisine sahip olan Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyine devredildi.

ABD ile müzakerelerin geleceği belirsiz

Tahran'ın hem işbirliğini askıya alma yasasını onaylaması hem de UAEA'dan bir teknik heyeti ağırlaması, siyasi bir duruş ile sınırlı teknik diyaloğa hazır olma halinin bir karışımı olarak görülüyor.

İran, ulusal güvenliği ve nükleer hakları güvence altına alındıktan sonra işbirliğinin gerçekleşeceğini vurguluyor.

İran Dışişleri Bakan Yardımcısı Mecid Taht Revançi, dün yaptığı açıklamada, ülkesinin Amerikan yaptırımlarının kaldırılması karşılığında nükleer programının geliştirilmesine belirli bir süre için bazı kısıtlamaları kabul etmeye hazır olduğunu ifade etti.

Taht Revançi, "Washington, müzakerelerin yeniden başlaması halinde İran'a bir daha saldırmayacağına dair güvence vermeli," diyerek ülkesinin "saldırılar için tazminat talep etme hakkına sahip olduğunu" vurguladı.

Ayrıca, İran ile ABD arasındaki temasların aracı bir ülke üzerinden devam ettiğini belirtti.

Avrupa ülkeleriyle de diplomasi kapısını açık tutan Tahran, "tetik mekanizması" olarak bilinen BM yaptırımlarına otomatik dönüş mekanizmasını etkinleştirme tehdidine rağmen görüşmeleri sürdürüyor.

Arakçi, Avrupa'nın tutumu nedeniyle artık 2015 nükleer anlaşmasının bir "katılımcısı" olarak görülmediğini ancak teknik ve hukuki tartışmaların devam ettiğini söyledi.



Makaleler

Güncel