İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar, Zambiya’daki büyükelçiliğin açılışını gerçekleştirmek üzere Afrika’ya giderken, İsrail medyası, açılışın İsrail’in kıtadaki diplomatik ve ekonomik ilişkilerini güçlendirme çabalarının bir parçası olduğunu bildirdi.

YDH- The Media Line’da yer alan habere göre, İsrail bu hafta Zambiya’daki büyükelçiliğini yeniden açıyor. Bu adım, 1960’lar ve 1970’lerde bu ülkede bir temsilcilik bulunduran İsrail’in yeniden diplomatik varlık oluşturma çabalarının bir parçası olarak değerlendirildi.
Haberde, İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar’ın salı günü Afrika’ya yönelik diplomatik bir ziyaret için yola çıktığı ve büyükelçiliğin çarşamba günü Lusaka’da açılışının yapılacağı bildirildi.
Yetkililer, bu adımın Saar’ın 2025 yılı için Afrika ülkeleriyle diplomatik ve ekonomik ilişkileri genişletme stratejisinin bir parçası olduğunu ifade etti.
İsrail, geçmişte kıta genelinde birkaç büyükelçiliğini kapatmış olsa da son yıllarda diplomatik varlığını yeniden tesis etmeye çalıştığı belirtildi. Zambiya’nın, 2015’ten bu yana İsrail’de bir büyükelçiliğe sahip olduğu ve bu nedenle İsrail için “önemli bir partner” olarak görüldüğü kaydedildi.
Haberde, Saar’ın Lusaka’da Cumhurbaşkanı Hakainde Hichilema, Dışişleri Bakanı Mulambo Haimbe ve Parlamento Başkanı Nelly Mutti ile görüşmeler yapacağı bildirildi.
Yetkililer, ziyarette ticaretten siyasi işbirliğine kadar çeşitli alanlarda ikili işbirliğini güçlendirmeye yönelik yeni girişimlerin öne çıkarılacağını belirtti.
Saar’ın Zambiya’ya ulaşmadan önce Addis Ababa’ya uğrayarak Etiyopya Dışişleri Bakanı Dr. Gedion Timotheos ile görüşmeler yapacağı, bunun da Saar göreve başladığından bu yana iki diplomat arasında dördüncü görüşme olacağı aktarıldı. Bu görüşmelerin, “İsrail’in Etiyopya ile diğer Afrika ortaklarıyla ilişkilerini güçlendirme niyetini” gösterdiği ifade edildi.
İsrail Dışişleri Bakanlığı’na göre, “Zambiya’daki büyükelçiliğin onlarca yıl aradan sonra yeniden açılması yalnızca diplomatik bir adım olarak değil, İsrail’in Afrika’daki etkisini derinleştirme taahhüdünün bir göstergesi” olarak değerlendirildi. “Saar’ın kıtayı dış politika gündeminin önemli bir odağı olarak gördüğü ve Afrika ülkeleriyle yakın ilişkiler kurmanın yeni ittifaklar oluşturma fırsatı sağladığı” ifade edildi.