İsrail Stratejik Planlama Bakanı Ron Dermer ile HTŞ rejiminin Dışişleri Bakanı Esad Şeybani, Paris'te gizli bir görüşme gerçekleştirdi. Haaretz gazetesinin haberine göre, görüşmenin ana gündemini, Hizbullah ve İran'ın Güney Suriye'de konuşlanmasının engellenmesine yönelik güvenlik düzenlemeleri oluşturdu.

YDH - Haaretz gazetesi, İsrail Stratejik Planlama Bakanı Ron Dermer ile Suriye'deki Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) rejiminin Dışişleri Bakanı Esad Şeybani’nin Paris’te yaptığı görüşmenin "kritik bir sınav" niteliği taşıdığını yazdı.
Haberde, tarafların Güney Suriye’deki güvenlik düzenlemelerini ve Hizbullah ile İran’ın bölgede konuşlanmasını engelleme konusunu ele aldığı belirtildi.
Gazete, HTŞ'nin kontrolündeki resmi haber ajansı SANA’nın bu görüşmeye ilk kez kapsamlı şekilde yer verdiğine dikkati çekti.
Görüşmelere ABD'li arabulucu da katıldı
Haaretz, son günlerde Güney Suriye dosyasında yoğun diplomasi trafiği yaşandığını ve Paris’teki buluşmaya ABD’li arabulucu Tom Barrack’ın da katıldığını bildirdi.
Barrack’ın ayrıca Şeyh Muvaffak Tarif ile ayrı bir görüşme yaptığı ve bunun, bölgede yeni güvenlik düzenlemeleri oluşturma çabalarının bir parçası olduğu ifade edildi.
Habere göre Dermer ile Şeybani, geçen ay da Barrack’ın arabuluculuğunda bir araya gelmişti. Ancak son görüşmeyi farklı kılan, SANA’nın yayımladığı resmi açıklama oldu.
Açıklamada, tarafların "gerilimi düşürme, Suriye’nin iç işlerine karışmama, 1974 Kuvvet Ayırma Anlaşması’nın yeniden uygulanması ve Süveyda’daki ateşkesin denetlenmesi" gibi konuları ele aldığı aktarıldı.
Ajansa göre bu temaslar, "Suriye’nin güvenliği, istikrarı, birliği ve toprak bütünlüğü" için yürütülen diplomatik çabaların bir parçasını oluşturuyor.
Masadaki temel başlık: Hizbullah ve İran'ın varlığı
Haaretz’in aktardığı bilgilere göre masadaki temel başlıklardan biri, "Hizbullah, İran ya da İsrail’e düşman kabul edilen herhangi bir gücün Güney Suriye’de konuşlanmasının önlenmesi" oldu.
Bazı öneriler arasında sınır hattında HTŞ güçlerinin bulunmaması, bölgede yalnızca ağır silah taşımayan güvenlik güçlerinin görev alması ve rollerinin "asayişi sağlamakla" sınırlanması yer alıyor.
HTŞ için hem fırsat hem de risk
Gazete, HTŞ rejiminin bu görüşmeleri İsrail’le doğrudan bir kanal açmak ve Washington ile ilişkilerini güçlendirmek için bir fırsat olarak gördüğünü belirtti.
Ancak haberde, Ebu Muhammed el-Colani (şimdiki adıyla Ahmed eş-Şaraa) tarafından verilecek herhangi bir tavizin ülke içinde "ihanet" olarak nitelendirilerek meşruiyetini zedeleyebileceği yorumuna yer verildi.
Süveyda için "insani geçiş noktası" önerisi
Haberde, Barrack ile Şeyh Muvaffak Tarif arasındaki görüşmede, Süveyda’daki Dürzîlere uluslararası yardım ulaştırmak amacıyla "Suriye-İsrail arasında insani bir geçiş noktası" kurulması önerisinin de gündeme geldiği belirtildi.
ABD denetiminde hayata geçirilmesi tartışılan bu planın, HTŞ'nin İsrail ile işbirliği kapasitesini test edeceği vurgulandı.
Haaretz ayrıca, Colani'nin Dürzîleri bedevi aşiretlerin saldırılarına karşı koruyan bir lider imajı çizmeye çalıştığını, ancak Dürzî önderlerin durumu bir tür kuşatma ve rejime karşı protestoları bastırma girişimi olarak gördüğünü yazdı.
Gazeteye göre bazı çevreler bölgede özerklik talep ederken, Şam yönetimi bunun ülkenin bütünlüğüne tehdit oluşturduğunu ve kuzeydoğu Suriye’deki Kürt taleplerine benzer bir süreci tetikleyebileceğini savunuyor.