Yemen’de 6 Mayıs’ta imzalanan ateşkese rağmen ABD’nin Ensarullah’a karşı hamleleri sürüyor. Amerikalılar hava saldırılarından vazgeçse de, Sanaa’daki kaynaklara göre Washington müttefikleri aracılığıyla güvenlik operasyonlarına ağırlık veriyor.
YDH - Washington ile Sanaa arasında Umman’ın aracılığıyla 6 Mayıs’ta imzalanan ateşkes anlaşmasına rağmen, ABD’nin Ensarullah hareketine karşı adımları devam ediyor.
Garantisi olmayan ve kırılgan nitelikteki bu anlaşmayı ayakta tutan unsur, taraflar arasında bir iletişim mekanizması değil; Washington’un deniz ve hava yoluyla doğrudan askeri çatışmaya girmeme taahhüdü.
El-Ahbar'a konuşan Sanaa’daki siyasi kaynaklar, “Güç, bu anlaşmanın teminatıdır ve biz ‘eğer siz dönersek, biz de döneriz’ prensibinden asla vazgeçmiyoruz,” dedi.
Askeri kaynaklar, el-Ahbar gazetesine yaptıkları açıklamada, ateşkesin korunmasında başlıca etkenin, ABD’nin mart ayında Donald Trump tarafından duyurulan ve mayıs başına kadar süren operasyonunda yaşadığı büyük yenilgi olduğunu belirtti.
Kaynaklar, Yemen’in bu çatışmada askeri dengeyi sağladığını, deniz gücündeki farklara rağmen taktik üstünlük kurarak Washington’u Umman Sultanlığı aracılığıyla çözüm arayışına zorladığını ifade etti.
Aynı kaynaklar, Trump yönetiminin yoğun hava ve deniz saldırılarında aşırı güç kullandığını, buna rağmen Sanaa güçlerinin Kızıldeniz’deki Amerikan donanmasının hassas bölgelerini hedef almaya devam ettiğini aktardı.
Washington’un Ensarullah üslerini vurmayı başaramadığı, Yemen karşıtı ittifak oluşturma çabalarının da sonuçsuz kaldığı vurgulandı.
Fakat kaynaklar, ABD’nin doğrudan askeri müdahaleden geri adım attığını, bunun yerine bölgedeki ve içerideki müttefikleri aracılığıyla dolaylı yöntemlere yöneldiğini ekledi.
Yemen Silahlı Kuvvetleri Bilgi Merkezi Müdürü Zekeriya Şer’abi, el-Ahbar gazetesine, ABD’nin “Refah Koruyucusu” ve “Zorlu Süvari” operasyonlarında tüm askeri seçeneklerini tükettiğini söyledi.
Şer’abi ayrıca Washington’un Kızıldeniz’den tüm deniz kuvvetlerini çektiğini ve tarafların ticaret gemilerine yönelik saldırı yapmama konusunda anlaşmaya vardığını belirtti.
Yetkiliye göre, Amerikan bayrağı taşımayan gemilerden destek alınsa da, üç buçuk aydan fazla zamandır Amerikan gemileri bölgeden geçmedi.
Son dönemde ABD’nin Sanaa’ya yönelik tehditleri azalsa da, Washington ve Londra’nın Suudi Arabistan ile Birleşik Arap Emirlikleri destekli güçlerle yoğun temaslarını sürdürmesi, Ensarullah’a karşı farklı planların devrede olduğunu gösteriyor.
Aden’de Suud-BAE yanlısı medyada çıkan haberlere göre, Amerikalılar Başkanlık Konseyi ile neredeyse her gün görüşüyor.
Görüşmelerin odağında Kızıldeniz ve Arap Denizi’nde uluslararası deniz ticaretinin güvenliği ve Ensarullah güçlerinin hedef alınması yer alıyor.
Sanaa’daki istihbarat kaynakları, bu planların Ensarullah’ın kontrol ettiği bölgelerde geniş bir hedef ağı kurmayı, kabileler arasında yıpratma savaşı başlatacak güvenlik boşlukları yaratmayı ve Gazze’ye verilen desteği zayıflatmayı amaçladığını belirtiyor.
Ayrıca, Amerikan, İngiliz ve İsrail hava desteği ile Suudi finansmanının bir araya geldiği bir operasyonla iç cephede gerilimi artırma hazırlığı yapıldığı ifade ediliyor.
