Hizbullah Milletvekili Hasan İzzeddin, Lübnan hükümetine ABD'nin ülkeye yönelik müdahalelerine karşı net bir tavır alma çağrısı yaptı. İzzeddin, ABD'li yetkililerin açıklamalarını "egemenlik ihlali" olarak nitelerken, Meclis Başkanı Nebih Berri'nin bu konudaki duruşuna övgüde bulundu.
YDH - Hizbullah'a bağlı Direnişe Vefa Koalisyonu Milletvekili Hasan İzzeddin, Lübnan hükümetine, ABD'nin ülkeye yönelik müdahalelerine karşı tavır alma çağrısında bulundu.
İzzeddin, ABD'li elçi Tom Barrack'ın ifadelerini reddeden Meclis Başkanı Nebih Berri'nin tutumunu da övdü.
Dahiye'de düzenlenen bir törende konuşan İzzeddin, hükümetin, ABD'nin "pervasız müdahalelerine" karşı uygun bir duruş sergilemesi gerektiğini belirtti.
İzzeddin, Amerikalıların Lübnan devletine yönelttiği ve İsrail lehine bir tutum içeren tehditlere dikkat çekti.
İzzeddin ayrıca, başbakanın, hükümet programını önceliklere göre eksiksiz uygulaması gerektiğini vurgulayarak, bu öncelikler arasında saldırıların durdurulması ve işgal altındaki topraklardan İsrail'in çıkarılmasının yer aldığını ifade etti.
"Berri'nin tutumu akıllıca ve cesurca"
Meclis Başkanı Nebih Berri'nin tutumunu "akıllıca ve cesurca" olarak niteleyen İzzeddin, Berri'nin, Barrack'ın sözlerini reddederek ulusal bir sorumluluk sergilediğini söyledi.
İzzeddin, Berri'nin, "Lübnan ordusunun sınır muhafızı olmayı reddettiğini" ve "ordunun silahının Lübnan'ı ve halkını korumak için kutsal olduğunu, fitne ve İsrail çıkarlarına hizmet eden bir araç olmadığını" dile getirdiğini aktardı.
Hükümetin diğer önceliğinin yeniden imar olduğunu belirten İzzeddin, "Hükümet, yeniden imarı silahın bırakılmasına bağlayanların siyasi bedellerini ödemekte tereddüt etmemelidir. Aksi halde bu, Lübnan'ın ve halkının en yüksek ulusal çıkarlarının ihlali anlamına gelir," diye konuştu.
ABD'li yetkililerden Lübnan'a yönelik tehditler
İzzeddin, ABD'li temsilci Tom Barrack'ın, adeta İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu adına konuşur gibi, "Lübnan siyaset sahnesinin temel bir unsuru düşmandır, yok edilmeli ve finanse edilmemelidir," dediğini belirtti.
Bu sözlerin Lübnan'ın egemenliğinin ve bağımsızlığının ihlali olduğunu söyleyen İzzeddin, "Bu ifadeler, Lübnanlılar arasında fitne çıkarıcı, kaba bir müdahaledir. Bu sözler, hükümetten ve devlet yetkililerinden kesin, kararlı ve birlik içinde bir yanıtı hak etmiyor mu?" sorusunu yöneltti.
Cumhuriyetçi Senatör Lindsey Graham'ın da Lübnan'ı tehdit ettiğini kaydeden İzzeddin, Graham'ın, "Hizbullah'ın silahını barışçıl yollarla teslim etme çabaları başarısız olursa, Amerika ve ortakları askeri araçlar da dahil olmak üzere diğer seçeneklere hazırdır," dediğini hatırlattı.
İzzeddin, bunun hükümete ve Lübnan halkına yönelik doğrudan bir tehdit olduğunu ifade etti.
İzzeddin, ABD Başkanı Donald Trump'ın da "barış çağının sona erdiğini ve krize dönüştüğünü" söylediğini anımsatarak, bu sözlerin "ya irademe boyun eğin ya da daha çok kriz ve savaşla yüzleşin" anlamına geldiğini belirtti.
İzzeddin, Amerikalı yetkililerin bu açıklamaları karşısında ciddi bir duruş sergileme zamanının gelip gelmediğini sordu.
