Brezilya’nın Sao Paulo kentinde binlerce kişi, Gazze’de süregelen saldırılara tepki göstererek Filistin halkı ile dayanışma gösterisi düzenledi.

YDH- Kudüs Press’in aktardığına göre, Brezilya’nın Sao Paulo kentinde, dün binlerce kişi Filistin halkı ile dayanışma amacıyla gösteri düzenledi. Katılımcılar, Gazze’de süregelen insani kriz ve İsrail’in saldırılarına karşı tepkilerini ifade etti. Gösteriye Latin Amerika’daki çeşitli sivil toplum örgütleri ve dayanışma hareketlerinden aktivistler katıldı.
Göstericiler, Filistin ve direniş gruplarının bayraklarını taşırken, bazıları “Kassam Tugayları” yazılı tişörtler giyerek direnişe destek verdi. Etkinlik, şehirdeki ünlü Paulista Caddesi boyunca ilerleyerek Roosevelt Meydanı’nda son buldu. Katılımcılar, İsrail’in işgal politikalarını ve Batı ülkelerinin Tel Aviv’e verdiği desteği protesto etti, “Nehirden Denize Özgür Filistin” sloganları attı.
Kudüs Press’in aktardığı açıklamalara göre, göstericiler, Brezilya-İsrail arasındaki diplomatik, askeri ve ticari ilişkilerin kesilmesini ve Gazze’deki sivillere yönelik savaş suçlarından sorumlu liderlerin hesap vermesini talep etti. Ayrıca, insani yardım amacıyla Gazze’ye yönelen “Sumud Filosu”nun Brezilyalı üyelerinin serbest bırakılmasını istedi ve İsrail’in filoya müdahalesini “uluslararası aktivistlere karşı yeni bir suç” olarak nitelendirdi.
Katılımcılar, Gazze’de devam eden saldırıları “sistematik soykırım” olarak tanımlayarak uluslararası toplumun harekete geçmesi çağrısında bulundu. Brezilyalı aktivist Salma, Kudüs Press’e yaptığı açıklamada, gösterinin amacının “İşgalin durdurulması ve Gazze’ye uygulanan haksız ablukanın kaldırılması” olduğunu belirterek, Filistin halkının maruz kaldığı durumun bir insanlık trajedisi olduğunu ifade etti ve “Halklar özgürleşene kadar mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi.
Kültürel aktivist ve yazar José Mauro Menez Casino, Kudüs Press’e yaptığı açıklamada, İsrail’in saldırılarının “uluslararası sessizlik ve sistematik işgal politikalarına göz yummanın doğal sonucu” olduğunu belirterek, Filistin davasının tüm dünyadaki insan hakları ve etik mücadele ile bağlantılı olduğunu vurguladı. Casino, hükümetlerin İsrail ile ilişkilerini kesmeleri ve insan hakları değerlerini savunacak kararlı adımlar atmaları gerektiğini ifade etti.
Sanatçı Amanda ise Kudüs Press’e yaptığı açıklamada, İsrail’in Filistinlilere ve dayanışma göstericilerine yönelik saldırılarını “savaş suçu” olarak nitelendirdi. Amanda, Sumud Filosu’na yapılan müdahalenin, İsrail’in hukuk dışı bir devlet olarak gerçek yüzünü gösterdiğini belirtti ve Filistin halkının direnişinin milyonlarca insana ilham verdiğini vurguladı.
Sao Paulo Eyaleti Yazarlar Birliği Sekreteri Natenio Garcia, Kudüs Press’e yaptığı açıklamada, “Bugün acil uluslararası müdahale ve Gazze’deki saldırının durdurulması, İsrail yetkililerinin hesap vermesi gerekiyor.” dedi ve İsrail’in eylemlerinin “yeni bir etnik temizlik sayfası” oluşturduğunu kaydetti.
Katılımcılar, Filistin meselesinin yalnızca politik değil, aynı zamanda evrensel bir insan hakları meselesi olduğunu vurguladı ve uluslararası sessizliğin artık kabul edilemez olduğunu belirtti. Etkinlik, Brezilya’nın bazı uzak bölgelerindeki yoksul toplulukların da Filistin direnişinden ilham aldığını göstermesi bakımından sembolik bir anlam taşıdı. Bu topluluklar, tarihsel olarak İsrail’i destekleyen Evanjelik Pentekostal mezhebine mensup olmalarına rağmen, Gazze’deki saldırılar sonrası Filistin halkıyla dayanışma içinde olduklarını ifade etti.
Kudüs Press’in edindiği özel bilgilere göre, Brezilya Dışişleri Bakanlığı, “Filistin Halkıyla Dayanışma Parlamenter Grubu”na gönderdiği yazıda, İsrail’in Sumud Filosu’na yönelik “keyfi ve hukuka aykırı uygulamalarına” karşı BM İnsan Hakları Konseyi nezdinde resmi şikayette bulundu. Söz konusu şikayet, yaklaşık yetmiş ülkenin desteğini aldı; bunlar arasında Güney Afrika, Suudi Arabistan, Katar, Şili, Çin, Kolombiya, Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri, Slovenya, İspanya ve Ürdün bulunuyor. Kudüs Press, bunun, Latin Amerika’nın Gazze’ye desteğinde son yılların en geniş diplomatik hareketi olduğunu aktardı.
Göstericiler ve aktivistler, uluslararası toplumu Filistin halkının özgürlüğünü savunmaya çağırırken, dayanışma etkinliklerinin devam edeceğini vurguladı. Filistin’in, tüm engellemelere rağmen özgürlük ve direnişin sembolü olarak kalacağı aktarıldı.