Direnişe Vefa İttifakı milletvekili Hüseyin Hac Hasan, Lübnan hükümetini "seçici egemenlik" anlayışı benimsemekle eleştirdi. Hac Hasan, ABD ve İsrail'den gelen ve "onuru ayaklar altına alan" açıklamalara sessiz kalındığını, ancak İran'dan gelen en küçük bir beyana aşırı tepki gösterildiğini söyledi.
YDH - Hizbullah'ın Lübnan meclisindeki grubu Direnişe Vefa İttifakı milletvekili Hüseyin Hac Hasan, gerçek bir ulusal stratejiden söz edebilmek için öncelikle saldırıların sona ermesi, İsrail'in çekilmesi ve esirlerin dönmesi gerektiğini söyledi.
El-Ahbar gazetesinin haberine göre Sayda'ya bağlı Babil köyünde düzenlenen bir anma töreninde konuşan Hac Hasan, "Saldırı sona erdiğinde, düşman çekildiğinde, esirler döndüğünde, yeniden imar başladığında ve ulusal güvenlik onur ve egemenliği koruyan gerçekçi temellerde tartışıldığında, o zaman bir ulusal stratejiden söz edilebilir" dedi.
Hac Hasan, "İşgal devam ediyor, saldırılar her gün sürüyor, esirler hâlâ cezaevlerinde tutuluyor, işbirlikçiler askeri mahkemelerce aklanıyor, sonra da bize egemenliği koruyan bir devlet olduklarına inandırmaya çalışıyorlar. Oysa yaşananlar tam tersini gösteriyor" ifadelerini kullandı.
"Devlet, onuru ayaklar altına alındığında harekete geçmeli"
Siyasi gündemde birçok başlık olduğunu belirten Hac Hasan, devletin vatandaşlarını ikna edebilmesi için somut adımlar atması gerektiğini vurguladı.
Hac Hasan, "Eğer devlet, vatandaşlarını gerçekten bir devlet olduğuna inandırmak istiyorsa, ordusunun ve halkının onuru ayaklar altına alındığında harekete geçmeli, siyonist düşman ve bakanlarının açıklamalarına karşı sessizliğe gömülmemeli" diye konuştu.
Bu duruma örnek olarak ABD'li elçi Tom Barrack'ın sözlerini hatırlatan Hac Hasan, Barrack'ın, "İsrail, Lübnan’da beş noktayı işgal ediyor ve buradan çekilmeyecek. Barış bir hayal. İsrail, Sykes-Picot sınırlarını tanımıyor" dediğini aktardı.
Hac Hasan, bu açıklamaların "ulusal egemenliği ve Lübnan ordusunun onurunu ayaklar altına aldığını, buna rağmen Lübnan adına tek bir kişinin bile onurunu savunmak için sesini yükseltmediğini" söyledi.
"Onlar aşağılayınca sessiz kalıyorsunuz"
Hükümetin farklı ülkelere yönelik tutumunu eleştiren Hac Hasan, çifte standart uygulandığını savundu.
Hac Hasan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bir İranlı yetkili en küçük bir fikir beyan etse ortalık ayağa kalkıyor, büyükelçi çağrılıyor, medya seferber oluyor. Oysa Amerikalı ya da İsrailli sizi aşağılayınca sessizliğe gömülüyorsunuz. Sanki sizin için egemenlik, sadece Amerikan çıkarları söz konusu olduğunda gündeme gelen seçici bir meseleye dönüşmüş."
Hac Hasan, bu konuda "ulusal sorumluluk gereği tek doğru tutumu Meclis Başkanı Nebih Berri'nin gösterdiğini" ve yanıt vermek üzere toplantı çağrısı yaptığını belirtti.
Hac Hasan, "Ancak onun önerisi gündeme bile alınmadı, buna karşılık Amerikan teklifi ise mutlak bir referans kabul edildi" diye ekledi.
