İşçilerin Dünyası Partisi’nden Aksa Tufanı ve Direniş Ekseni’ne övgü

img
İşçilerin Dünyası Partisi’nden Aksa Tufanı ve Direniş Ekseni’ne övgü YDH

ABD merkezli Marksist-Leninist İşçilerin Dünyası Partisi, Aksa Tufanı Operasyonu’nu Filistin direnişinin “tarihi bir dönüm noktası” olarak nitelendirirken, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü saldırıları “soykırım” olarak tanımladı ve Direniş Ekseni’nin dayanışmasını “insanlığın sesi” olarak değerlendirdi.




YDH- ABD merkezli Marksist-Leninist siyasi parti olan “İşçilerin Dünyası Partisi” (WWP), 7 Ekim saldırısını Filistin mücadelesinde tarihi bir dönüm noktası olarak nitelendiren bir açıklama yayımladı. Parti, saldırının ardından İsrail tarafından Gazze’ye karşı yürütülen operasyonu ise “soykırım” olarak tanımladı. Açıklama, devam eden çatışmaya ilişkin uluslararası toplumdaki derin kutuplaşmayı yansıttı.

Aksa Tufanı, Filistin direnişinde yeni bir sayfa açtı

WWP, Filistin direnişi tarafından yürütülen Aksa Tufanı Operasyonu’nu, “işgal altındaki topraklardaki mücadelede büyük ve kutlu bir olay” olarak tanımladı.

Parti, bunun yetmiş yılı aşkın süredir süren Filistin direnişinin tarihindeki en önemli dönüm noktalarından biri olduğunu ifade etti.

“77 Yıllık Siyonist suçlara meşru bir yanıt”

Parti tarafından yayımlanan bildiride, operasyonun Filistin halkını hedef alan 77 yıllık örgütlü Siyonist suçlara doğal ve meşru bir yanıt olduğu vurgulandı.

Açıklamada, “Filistin halkı saldırıyı başlatan taraf değildir; onlar, her gün öldürme, yıkım ve etnik temizlik uygulayan eski ve sürekli bir işgalin karşısında bulunmaktadır” ifadeleri kullanıldı.

Gazze’de yaşananların “tüm ölçülere göre soykırım”

Açıklamada, son iki yıldır Filistin’de yaşanan saldırıların her ölçüte göre bir soykırım teşkil ettiği kaydedildi.

Siyonist güçlerin, Amerikan menşeli yangın bombaları da dahil olmak üzere en yıkıcı silahları kullandığı, bunun sonucunda on binlerce sivilin yaşamını yitirdiği ve Gazze’nin altyapısının neredeyse tamamen yok edildiği ifade edildi.

Zorla göç, İsrail’in başlıca hedefi

Parti, işgalin Gazze’ye yönelik saldırısında zorla göçü birincil hedef haline getirdiğini belirtti.

Açıklamaya göre, İsrail güçleri binin üzerinde camiyi ve okulların yüzde 95’ini hedef alarak eğitimi tamamen durma noktasına getirdi.

Bildiride, “Hatta mezarlıklar bile bombalamalardan kurtulamadı; bu manzara, insanlık değerlerinin hangi noktaya kadar ayaklar altına alındığını özetlemektedir” denildi.

“Siyonist varlık sürekli bir suçtur”

WWP, Siyonist varlığın özünü sürekli saldırı, işgal ve insanlığa karşı suç olarak tanımladı. Parti, “Yüzyılın Anlaşması”nın da Filistin davasını tasfiye etmeyi amaçlayan bir girişim olduğunu belirterek, bunun Arap rejimlerini “Ortadoğu’yu yeniden şekillendirme” adı altında normalleşme projelerine dâhil etme çabasının parçası olduğunu kaydetti.

Yemen halkının duruşuna övgü

Yemen meselesine de değinen Parti, Yemenlilerin Filistin’e karşı olası bir Siyonist tırmanışa karşı tam hazırlık içinde olduklarını bildirdi.

Açıklamada, “Yemen halkı, işgalin mevcut anlaşmayı ihlal etmesi veya saldırılarını yeniden başlatması durumunda en yüksek alarm seviyesinde olacaktır” ifadeleri yer aldı.

Parti, “Yemenliler, sahadaki ve siyasi gelişmeleri yakından takip ediyor. Temennimiz, Filistin halkına yönelik soykırımın durdurulması ve düşmanın ateşkese bağlı kalmasının sağlanmasıdır; desteğimizin asıl amacı da budur.” değerlendirmesinde bulundu.

“Savaş bitmedi, mücadele yeni bir aşamaya girdi”

Açıklamada, işgalle mücadelenin henüz sona ermediği, son iki yılda yaşananların çatışmanın sadece bir aşaması olduğu ifade edildi.

Parti, Filistin direnişi, Direniş Ekseni ve dünyanın özgür halklarının bugün insanlık adaletinin sesi haline geldiğini kaydetti.

“Siyonist hegemonyanın dönemi sona eriyor”

WWP, Aksa Tufanı Operasyonu’nun çatışmada yeni bir dönemi başlattığını vurgulayarak şu ifadeleri kullandı:

“Bugün tanık olduğumuz şey, bölgedeki yeni güç dengelerinin çizildiği yeni bir Filistin şafağıdır. Bu, Siyonist tahakkümün ve Batı’nın kibirli döneminin sona ermekte olduğunu; özgür halkların ve direnişin iradesinin artık olayların seyrini belirlediğini göstermektedir.”

Filistin direnişinin süregelen baskısı ve bölgesel dönüşüm

Ekim 2023’te Aksa Tufanı Operasyonu’nun başlamasından bu yana Filistin direniş gruplarının, tutsak takası ve insani düzenlemeler üzerine müzakerelere İsrail’i zorlayan sürekli bir baskı stratejisi izlediği belirtildi.

Ayrıca, Yemen’in, Gazze’ye destek amacıyla Siyonist yapıya karşı açık çatışma ilan ettiği hatırlatılarak, Filistin halkının direnişinin bölgesel mücadelede yeni bir dönüm noktası oluşturduğu vurgulandı.



Makaleler

Güncel