Latin Amerika ve Karayipler'deki siyasi liderler, ABD'nin Venezuela yakınlarındaki askeri yığınağını "tehlikeli bir tırmanış" olarak niteledi. Liderler, Washington'un "uyuşturucuyla mücadele" operasyonlarını rejim değişikliği için bahane olarak kullandığını belirterek bölgenin "Barış Bölgesi" statüsüne saygı gösterilmesi çağrısı yaptı.
YDH - Latin Amerika ve Karayipler'deki siyasi liderler, Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD) Venezuela yakınlarındaki askeri yığınağını "tehlikeli bir tırmanış" olarak tanımladı ve bölgesel egemenliğin korunması için çağrı yaptı.
İlerici siyasi hareketleri bir araya getiren Progressive International üyeleri, yayımladıkları ortak bildiride ABD'nin Venezuela'da askeri harekât hazırlığı yaptığı uyarısında bulundu.
Bildiride, "Trump yönetimi, Karayip Denizi’nde donanma unsurlarını konuşlandırarak Venezuela kıyılarına yönelik muhtemel bir silahlı müdahale için hazırlık yapıyor" denildi.
Liderler, ABD'nin bölgedeki operasyonlarının, 2014'te Havana'da düzenlenen Latin Amerika ve Karayip Devletleri Topluluğu (CELAC) Zirvesi'nde ilan edilen "Barış Bölgesi" statüsüne doğrudan meydan okuduğunu belirtti.
Aynı zirvede kabul edilen bildirgede, "Halklarımızın ortak iradesi, farklılıklarımızı diyalog ve işbirliği yoluyla çözmek, şiddet ve müdahaleyle değil" ifadesi yer almıştı.
Uyuşturucuyla mücadele rejim değişikliği için bahane
Bildiriyi imzalayan liderler, Washington'un "uyuşturucu ile mücadele" operasyonlarını Venezuela'da rejim değişikliğine zemin hazırlamak amacıyla kullandığını ifade etti.
Açıklamada, "Eğer şimdi barıştan yana tavır almazsak, bölge genelinde yeni bir askeri müdahale dalgası yaşanabilir ve bu, tüm ülkelerimizde ölçülemez boyutlarda insani krize yol açabilir" denildi.
Liderler, Latin Amerika ve Karayipler'deki hükümetlere seslenerek ABD'nin askeri hamlelerine karşı ortak tutum almaları gerektiğini vurguladı ve "Yalnızca örgütlü siyasi güçlerin birliği bu felaketi engelleyecek kadar güçlü olabilir" diye ekledi.
CIA'in odağı Latin Amerika'ya kayıyor
Öte yandan The Guardian gazetesinin haberine göre, Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA), Çin odaklı misyon merkezini kapatarak önceliğini Latin Amerika'ya kaydırmayı değerlendiriyor.
Haberde görüşlerine yer verilen ve ismi açıklanmayan yetkililer, CIA'in Karayipler'deki hedeflerin tespiti için ABD ordusuna anlık uydu ve sinyal istihbaratı sağladığını aktardı.
Bağımsız gazeteci Aída Chávez ise Donald Trump'ın CIA'e Venezuela'da ölümcül gizli operasyonlar yürütme yetkisi verdiğini öne sürdü.
Washington'un askeri faaliyetleri genişliyor
Bölgeden gelen bu uyarılar, ABD'nin askeri faaliyetlerini genişlettiği bir dönemde yapıldı. ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth, Pasifik Okyanusu'nun doğusunda bir gemiye sekizinci saldırının düzenlendiğini ve bunun Karayipler dışındaki ilk operasyon olduğunu açıkladı.
Bununla birlikte, Venezuela'nın başkenti Caracas'ta toplanan Dünya Anti-Emperyalist Platformu da bu hafta düzenlenen Dokuzuncu Uluslararası Anti-Emperyalist Konferans'ta Washington'u "emperyalist saldırganlığı artırmakla" suçladı.
Konferansın sonuç bildirgesinde, ABD'nin "uyuşturucu ile mücadele" gerekçesini Venezuela'nın egemenliğini zayıflatmak ve doğal kaynaklarını ele geçirmek için kullandığı belirtildi.
Bildirgede, "Venezuela’daki halk meclisleri etrafında halkçı hükümeti güçlendirmek, emperyalizmi ve faşizmi yenilgiye uğratacak en güçlü savunma hattını oluşturur" denildi.
BM uzmanlarından 'yasa dışı saldırılar' uyarısı
Birleşmiş Milletler (BM) uzmanları da Trump yönetimini Karayipler'deki "yasa dışı saldırı ve tehditleri" durdurmaya çağırdı.
Uzmanlar, ABD'nin ölümcül güç kullanımının "yargısız infaz" anlamına geldiğini ve uluslararası deniz hukukunu ihlal ettiğini kaydetti.
Kolombiya Dışişleri Bakanlığı ise ülke kıyılarında bir geminin ABD tarafından imha edilmesinin ardından Washington'u uluslararası hukuka saygı göstermeye ve uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadelede diplomatik yolları tercih etmeye davet etti.
Bölge genelinde dayanışma eylemleri
ABD'nin askeri adımları, bölge genelinde kitlesel protestoları da beraberinde getirdi.
"Burada Mücadeledeyiz" haftası kapsamında Kolombiyalı toplumsal hareketler, salı günü Bogota'daki ABD Büyükelçiliği'ne yürüdü. Eylemciler, yürüyüş sırasında Filistin ve Venezuela halklarıyla dayanışma mesajları verdi.
Küba'da ise geçen cuma günü Devlet Başkanı Miguel Díaz-Canel'in öncülük ettiği yürüyüşe 50 binden fazla kişi katıldı. Yürüyüşe katılanlar, Venezuela'ya destek sloganları attı.
