İsrail, Kıbrıs’a hava savunma sistemleri yerleştirdi

img
İsrail, Kıbrıs’a hava savunma sistemleri yerleştirdi YDH

İsrail’in Kıbrıs’a konuşlandırdığı Barak MX hava savunma sistemleri ve güvenlik işbirlikleri, adayı “Doğu Akdeniz’de stratejik bir savunma üssü” haline getirirken, Ankara bu adımları “Türk etkisini sınırlama girişimi” olarak değerlendiriyor.




YDH – İsrail Kanal 14’te yer alan habere göre, İsrail ile Türkiye arasındaki ilişkiler, Tel Aviv’in Kıbrıs ve Yunanistan’daki son girişimlerinin ardından artan bir gerilim dönemine girdi. Haberde, İsrail’in bu iki ülkedeki adımlarının, Ankara tarafından “Doğu Akdeniz’de büyüyen Türk etkisini sınırlama çabası” olarak yorumlandığı bildirildi.

Kıbrıs’ta yeni savunma hattı

Bölgesel kaynaklara göre, İsrail, Kıbrıs’ı Akdeniz’in ortasında “sivil ve güvenlik açısından stratejik bir merkez” haline getirmeyi hedefliyor. Bu adanın, “bölgesel savunma ağının bir parçası” olarak konumlandırılmasının ve Türkiye’nin nüfuzunu dengelemede kullanılmasının planlandığı ifade edildi.

Haberde, İsrail ile Kıbrıs arasındaki güvenlik işbirliği kapsamında adaya Barak MX tipi gelişmiş hava savunma sistemlerinin konuşlandırıldığı aktarıldı. 400 kilometre menzile sahip bu sistemlerin “insansız hava araçlarını, savaş uçaklarını ve seyir füzelerini önleme kapasitesine sahip” olduğu kaydedildi. Söz konusu sistemlerin, İsrail’in “Doğu Akdeniz’deki erken uyarı ve savunma hattının bir uzantısı” olarak değerlendirildiği belirtildi.

Yunanistan’la derinleşen ortaklık

Haberde, İsrail ile Yunanistan arasındaki stratejik işbirliğinin “giderek derinleştiği” ve Batılı değerlendirmelere göre bu sürecin amacının “Türkiye’yi doğudan ve batıdan çevreleyen bir etki halkası oluşturmak” olduğu ifade edildi.

Kanal 14’ün haberine göre, Kuzey Kıbrıs’taki seçimler de gerilimi artıran unsurlardan biri oldu. Muhalefet adayının seçimlerde kazanmasının, Ankara için “beklenmedik bir gelişme” oluşturduğu aktarıldı. Haberde, Türkiye’nin, İsrail’in “Kuzey Kıbrıs’taki seçimlere dolaylı müdahalede bulunduğu” yönündeki iddiaları araştırdığı, ancak söz konusu iddiaların herhangi bir kanıtla desteklenmediği bildirildi.

Kıbrıs meselesi bölgesel rekabete dönüştü

Türk kaynaklara dayandırılan bilgilere göre, bu gelişmeler Kıbrıs meselesini yalnızca “Türkiye-Yunanistan hattındaki bir anlaşmazlık” olmaktan çıkararak, “İsrail, Yunanistan ve diğer bazı ülkelerin de dahil olduğu uluslararası bir stratejik rekabet alanına” dönüştürdü.

Haberde ayrıca, bölgesel gerilimin ekonomik alana da yansıdığı belirtildi. Türkiye’nin, Kıbrıs Cumhurbaşkanı’nın ülkesinin şirketlerini yaklaşık 70 milyar dolarlık “Gazze’nin yeniden inşası projelerine dahil etme” yönündeki açıklamasına sert tepki gösterdiği kaydedildi. Ankara’nın, bu girişimi “İsrail-Kıbrıs ortaklığının Filistin meselesinde Türkiye’nin etkisini zayıflatma çabası” olarak gördüğü aktarıldı.

Yeni bölgesel güç dengesi

Askeri uzmanların değerlendirmelerine göre, yaşanan son gelişmeler “İsrail ile İran arasındaki savaşın ardından şekillenen yeni güç dengelerinin bir yansıması” olarak görülüyor. Uzmanlar, İsrail’in “hava, siber ve diplomatik alanlarda sınır ötesi operasyonel bir strateji” izlediğini, bu stratejinin “Türkiye’yi bölgesel ateş çemberinin merkezine yerleştirdiğini” belirtti.

Haberde, İsrail ile Türkiye arasındaki artan gerilimin “Doğu Akdeniz’deki güç dengesini etkilemeye devam edeceği” ifade edildi. İsrail’in Kıbrıs ve Yunanistan ile bağlarını güçlendirerek bölgede “askeri ve ekonomik varlığını genişlettiği”, Türkiye’nin ise bu durumu “stratejik kuşatma girişimi” olarak değerlendirdiği kaydedildi.

Analize göre, bu tablo gelecekte “Doğu Akdeniz’de egemenlik ve nüfuz mücadelesine dönüşebilecek yeni bir bölgesel gerilimin” zeminini oluşturuyor.