Gazze Şeridi'nde İsrail ordusunun geride bıraktığı yaklaşık 20 bin patlamamış mühimmat, siviller için ölümcül bir tehdit oluşturuyor. Oyuncak veya meyve kutusu şeklinde kamufle edilen bu bombalar, bugüne kadar çoğu çocuk 150 kişinin ölümüne yol açtı.
YDH - İsrail ordusu, 10 Ekim'de ilan edilen ateşkese rağmen Gazze Şeridi'nde tonlarca enkazın arasına binlerce patlamamış mühimmat bıraktı.
Çocukların ilgisini çekecek oyuncak ya da meyve kutusu biçimindeki bu nesneler, bölge halkı için ölümcül birer tuzak.
Gazze Adli Tıp ve Hızlı Müdahale Birimi Sözcüsü Mahmud Aşur, İsrail güçlerinin yıkılmış evlerin ve açık alanların arasına "saatli bombalar" yerleştirdiğini ve bunların hem çocukların hem de yetişkinlerin hayatını tehdit ettiğini söyledi.
Oyuncak ve meyve kutusu görünümlü tuzaklar
Aşur, el-Ahbar gazetesine yaptığı açıklamada, bazı şüpheli cisimlerin çocukların dokunmasıyla patladığını belirtti.
Bazılarının ise evlerinin enkazını temizlemeye çalışan sivillerin çalışmaları esnasında infilak ettiğini ifade eden Aşur, bu patlamalarda hayatını kaybedenlerin yanı sıra pek çok kişinin kalıcı engellilikle yaşamak zorunda kaldığını aktardı.
Sözcü, İsrail ordusunun dünyada mevcut hemen her tür silahı ve mühimmatı farklı biçim ve boyutlarda kullandığını vurguladı.
Aşur, "Bunların bir kısmı az miktarda, bir kısmı ise tonlarca patlayıcı içeriyor. Tümü Gazze’de yaşayanlar için ciddi bir tehdit oluşturuyor" diye konuştu.
Aşur, bu mühimmat tuzaklarının evlerde, sokaklarda ve açık alanlarda bazen kasıtlı, bazen de kasıtsız biçimde yayıldığını dile getirdi.
Aşur’a göre amaç, sivillerin güvenliğini yok etmek ve halkı sürekli bir tehdit altında yaşatmak.
Müdahale ekipleri ekipman ve personel sıkıntısı yaşıyor
Hızlı müdahale ekiplerinin çalışma sürecini anlatan Aşur, "İçişleri Bakanlığı ya da Sivil Savunma hattına gelen ihbarın ardından uzman ekip olay yerine gidip patlayıcı kalıntısının türünü belirliyor, ardından etkisiz hale getirmeye çalışıyor" dedi.
Bununla birlikte Aşur, patlayıcılar imha edildikten sonra gerekli taşıma araçları ve depolama imkânları olmadığı için bu maddelerin güvenli bir şekilde uzaklaştırılamadığını ifade etti.
Ekiplerin, patlamaya hazır mühimmatla başa çıkmak için gereken temel el aletleri ve taşıma araçlarından yoksun olduğunu da sözlerine ekledi.
Aşur, savaş esnasında bu alanda çalışan 11 uzmanın hayatını kaybettiğini, 16'sının ise görme ve uzuv kaybı gibi kalıcı engellerle yaralandığını belirtti.
Bu kayıplar, ekiplerin müdahale kabiliyetini ciddi ölçüde düşürdü.
Daha önce Uluslararası Kızılhaç Komitesi ile yapılan temaslar sonucu kişisel koruma giysileri gibi bazı temel ekipmanlar temin edilmişti.
Ancak Aşur, İsrail ordusunun bu malzemelerin depolandığı yerleri kasten hedef alarak ekipleri yeniden başlangıç noktasına döndürdüğünü söyledi.
Aşur, Kızılhaç ve diğer uluslararası kurumlara, Gazze'deki teknik ekiplerin patlayıcı kalıntılarını temizlemesi için acil destek çağrısında bulundu.
Uluslararası kurumlar halkı bilinçlendirmeye çalışıyor
Uluslararası Kızılhaç Komitesi Gazze Sözcüsü Emani en-Navuk ise patlamamış mühimmatın hem ilk müdahale ekipleri hem de insani yardım çalışmaları için sürekli bir tehdit oluşturduğunu kaydetti.
Navuk, el-Ahbar'a yaptığı açıklamada, "Sivil Savunma, Kızılay ve belediyeler gibi yerel ortaklarımızla birlikte, patlamamış mühimmatla ilgili riskler konusunda halkı bilinçlendirmeye çalışıyoruz" dedi.
Bu farkındalık oturumlarında mühimmat kalıntılarının nasıl göründüğü ve yıkılmış evler, hasarlı altyapı veya enkaz yığınları gibi nerelerde bulunabileceği anlatılıyor.
Ayrıca bu cisimlere dokunulmaması, yakılmaması, taşınmaya çalışılmaması ve yalnızca yetkililere bildirilmesi gerektiği gibi güvenli davranış kuralları paylaşılıyor.
Navuk, komitenin yerel kurumlara gerekli ekipman ve eğitim desteği sağlamak için de çalıştığını belirtti.
Geçtiğimiz hafta Şifa Hastanesi, Gazze kentinin doğusundaki evlerinin yakınında meydana gelen bir patlamada ağır yaralanan ikiz kardeşler Yahya ve Nebile Şerbasi’yi tedavi altına almıştı.
Gazze Hükümeti Medya Ofisinden yapılan açıklamaya göre, 70 milyon ton enkazın arasında yaklaşık 20 bin patlamamış mühimmat bulunuyor.
Bu mühimmatlar şimdiye kadar 150 kişinin ölümüne, 300’den fazla kişinin de yaralanmasına yol açtı. Yaralıların yüzde 70’ini ise çocuklar oluşturuyor.
