BM Genel Kurulu’nda imza bekleyen “güvenlik mutabakatı”, Netanyahu’nun tereddüdüne takıldı. Colani, düğümü Trump’ın çözebileceğini umuyor.
YDH- Üç ay boyunca ABD aracılığında yürütülen İsrail–Suriye müzakerelerinin, eylül ayında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu sırasında imzalanmak üzere hazırlanmış “yazılı bir güvenlik anlaşması” ile sonuçlandığı bildirildi. Ancak yeni ortaya çıkan bilgilere göre, İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu, anlaşmayı son anda reddederek bölgesel gerilimin yükseldiği bir dönemde diplomatik sürecin gerçekleşmesini engelledi.
Salı günü Suudi Arabistan merkezli Şarku’l Avsat gazetesine konuşan kaynaklar, son aylarda HTŞ rejimi ile İsrail arasında ABD aracılığıyla yürütülen temasların “yazılı bir güvenlik anlaşması” ortaya çıkardığını ve bunun BM Genel Kurulu’nun eylül oturumunda imzalanmasının planlandığını aktardı. HTŞ rejimi lideri Colani de bu oturuma katılmıştı. Ancak kaynaklara göre Netanyahu, hazırlanmış metni imzalamayı reddetti.
Suriye’nin güneyinde “kaygı verici” durum
Kaynaklar, Güney Suriye’deki koşulların “derinden kaygı verici” bir hal aldığını belirterek, HTŞ rejiminin, Washington’ın bölgedeki nüfuzunu kullanarak gerilimin tırmanmasını sınırlamasını beklediğini ifade etti.
Yetkililer, beklentinin “eski statükonun yeniden tesis edilmesi” olduğunu ve “ABD Başkanı Trump’ın İsrail’i Güney Suriye’deki tırmanmayı durdurmaya ikna edebilecek kapasiteye sahip olduğu” değerlendirmesinin yapıldığını bildirdi.
HTŞ rejimi son bir yıldır, Aralık 2024’ten bu yana işgal edilen bölgelerden İsrail’in çekilmesini talep ediyor ve 1974'te imzalanan Ayrılma Anlaşması’nın uygulanmasını istiyor.
Bu çerçevede Suriyeli üst düzey yetkililer, Aralık 2024’ten bu yana İsrail’in Suriye’de 1.000’den fazla hava saldırısı ve 400’ün üzerinde kara operasyonu gerçekleştirdiğini ifade etti.
460 kilometrekarelik alan ve askeri yapılanma
Gazetenin haberinde, Beşşar Esed yönetiminin devrilmesinden bu yana İsrail’in Suriye’de kontrol ettiği alanın 460 kilometrekareyi (178 mil kare) aştığı; bu bölgede dokuz askeri tesis ve gözetleme noktasının inşa edildiği belirtildi.
Buna ek olarak, İsrail’in Şey (Hermon) Dağı zirvesini de kontrol altına aldığı ve bu noktanın Suriye ile Lübnan’a yönelik geniş gözetleme imkânı sağladığı kaydedildi.
Öte yandan HTŞ rejimi lideri Colani, Doha Forumu’nda yaptığı açıklamada İsrail ile ABD aracılığındaki müzakerelerin sürdüğünü belirterek, Suriye’nin “İsrail’in çekilmesi ve 8 Aralık öncesi pozisyonlara dönülmesi” talebinin etkili devletlerce desteklendiğini iddia etmişti.
Ayrıca Colani, 1974 Ayrılma Anlaşması’nın Suriye açısından “kısmen başarılı” olduğunu, bu metinle oynanmasının veya yeni tampon bölge arayışlarının ülkeyi “tehlikeli bir noktaya sürükleyebileceği” uyarısını yapmıştı.