Yunanistan-İsrail’den kritik bölgesel hamle

img
Yunanistan-İsrail’den kritik bölgesel hamle YDH

Atina ile Tel Aviv, Doğu Akdeniz’de artan jeopolitik risklere karşı hızlı müdahale gücü kurarak bölgesel güvenlikte stratejik derinlik ve caydırıcılık sağlamayı hedefliyor.




YDH- Yunan medyasına göre, Atina yeni ve ileri düzey askeri işbirliklerini değerlendirdiği bir dönemde. Bu bağlamda, Yunanistan Milli Savunma Genelkurmay Başkanı General Dimitris Houpis’in, İsrail’in zaman zaman sahada uyguladığı önleyici müdahalelere yaptığı vurgu dikkat çekiyor. 

Stratejik ilişkilerin giderek derinleştiği Atina ile Tel Aviv arasında, üst düzey Yunan subaylar ve analistler, İsrail tarafından da desteklenen ortak bir güç oluşturma planı üzerinde çalışıyor.

Yunan gazetesinin vurgusu şu: Ortaya çıkması planlanan bu işbirliği, İsrail’e bölgesel stratejik derinlik kazandırırken, Yunanistan’a ''Türkiye’nin revizyonist meydan okumalarına karşı güçlü bir savunma hattı sunmayı'' hedefliyor. 

Planın merkezinde ise Rodos veya Karpatos, Kıbrıs ve İsrail’de konuşlanacak, yaklaşık 2 bin 500 kişilik tugay seviyesinde bir hızlı müdahale gücü bulunuyor. Bu gücün personel dağılımı Yunanistan’dan bin, İsrail’den bin ve Kıbrıs’tan 500 asker şeklinde planlanıyor. 

Ayrıca, Yunan ve İsrail Hava Kuvvetleri’nden birer filo desteği de bu birliğe entegre edilecek.

Deniz güvenliği alanında ise kritik altyapının korunması öncelikli. Boru hatları ve deniz ötesi tesislerin güvenliği için Yunanistan, bu göreve bir fırkateyn ve bir denizaltı tahsis ederken, İsrail de yeni korvetlerinden biri ve denizaltılarından birini bu güç bünyesine katacak. 

Bu gemiler, operasyon ihtiyaçlarına göre hem bireysel görevler üstlenebilecek hem de filo halinde devriye faaliyeti yürütebilecek.

İsrailli analist Shai Gal, “NEA” gazetesinde yayımladığı raporlarında bu ortaklığın gerçekleşme ihtimaline dikkat çekiyor. 

Gal, “Yunanistan-İsrail hızlı müdahale gücü herhangi sıradan bir ittifak değil; bölgedeki stratejik boşluğu dolduran kritik bir yapı” değerlendirmesinde bulunuyor: 

“Rodos’tan Kıbrıs’a, oradan İsrail’e uzanan platformlar, boru hatları ve elektrik kabloları, bazı aktörlerin ‘Mavi Vatan’ olarak tanımladığı deniz alanlarının tam merkezinde yer alıyor.”

Ancak esas savaş alanı, artık kıyıların ötesinde, açık deniz ve deniz tabanı. Avrupa’nın altyapısını besleyen ve birbirine bağlayan deniz tabanındaki kritik noktalar, son dönemde Nord Stream boru hattında yaşanan açıklanamayan kablo kesintileriyle bir kez daha gündeme geldi. 

''Doğu Akdeniz ise kendi uyanış çağrısını daha fazla erteleyemez hale geldi.'' diyen Yunan gazetesi, bu ortak müdahale gücünün, bölgedeki hâlâ eksik olan unsuru, yani zorlama ve sabotajlara karşı tespit, caydırma ve hızlı müdahale kapasitesini bir arada sunacak birleşik bir mimari oluşturmayı amaçladığını iddia ediyor.

Yunan medyası, ''maksimalist haritalarla bu denizi yönetmenin mümkün olmadığının açık olduğunu'' öne sürerken ''etkili yönetimin ancak ortak farkındalık, birlikte çalışabilirlik ve hukukun üstünlüğü temelinde sağlanabileceğini'' iddia ediyor.