Nasrullah:Arap liderler bizi rahat bırakın yeter

img
Nasrullah:Arap liderler bizi rahat bırakın yeter YDH

SAAF-Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrullah, dün el-Cezire televizyonuna yaptığı açıklamada




SAAF-Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrullah, dün el-Cezire televizyonuna yaptığı açıklamada ellerindeki İsrailli esirlerin ancak esir mübadelesi yoluyla serbest bırakılabileceğini belirtti.

 

Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrullah, dün el-Cezire televizyonuna verdiği demeçte şunları söyledi: “Tüm dünya bilsin ki dolaylı müzakere ile İsrail’in cezaevlerindeki Lübnanlı esirler mübadele edilmeden iki İsrail askerinin serbest kalmasını sağlayamayacaktır.”

 

Hizbullah genel sekreteri İsrail’i uyararak, Lübnan’a yönelik saldırılarını sürdürmesi durumunda Hizbullah’ın daha çok sürpriz saldırılarına maruz kalacağını, söyledi. Nasrullah, direniş güçlerinin beklenmedik saldırılarının olacağını vurgulayarak şu ana kadar Hizbullah’ın yöneticilerinden hiçbirinin öldürülemediğini söyledi.

 

İsrail’in Hizbullah güçlerinin yüzde ellisini yok ettiklerine dair iddiasını yalanlayan Hizbullah Genel Sekreteri Nasrallah şunları söyledi: “İsrail’in roket gücümüzün ve mühimmat depolarımızın yarısını yok ettiklerine dair iddiaları tamamen gerçek dışıdır. Bu alanda hiçbir yeri vuramadılar. Hizbullah şu ana kadar ayaktadır ve şartları bilmektedir.”

 

Nasrallah el-Cezire muhabirine yaptığı açıklamada şunları ekledi: “Hizbullah mücahitlerinin İsrail gemisine yaptıkları saldırıdan sonra tüm gemilerini Lübnan sahillerinden onlarca kilometre uzağa çekmek zorunda kalmıştır. İsrail savaş gemilerinin Lübnan’ın çeşitli yerlerini bombaladığına dair yayınlana haberler gerçek dışıdır. Çünkü bu gemiler Lübnan sahillerinin birçok noktasından uzaklaşmış durumdadırlar.

 

Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrullah röportajının devamında Hizbullah’ın attığı adımlara verilen tepkilerle ilgili olarak şunları söyledi: “Uluslar arası toplum hiçbir zaman bizi desteklememiştir. Biz Amerika’nın terörist gruplar listesinin başlarında yer almaktayız. Bazı Batılı ülkeler de bizi bu listede göstermektedir. Fakat uluslararası toplumun aldığı kararları İsrail uygulamamaktadır. Güvenlik Konseyi’nin Lübnan ve Filistin’le ilgili aldığı kararlarda bu durum bellidir.”

 

Nasrullah Arap ülkelerinin tutumuyla ilgili olarak da şunları söyledi: “Onların bu tutumu yenidir. Geçmişte bazı Arap ülkeleri Direniş hareketini desteklemekten vazgeçmişti. Gerçekçi düşünerek Arap ülkelerinin tarafsız kalışlarını anlayabiliyoruz. Bu, geçmişte de böyleydi. Kesinlikle Arap devletlerinin tutumu üzerine hesap yapmıyoruz. Ama bugün bazı Arap ülkeleri kurbanın kanına ortak olmuşlardır. Celladın cinayetlerinin üzerini örtüyorlar. Biz böyle bir tutumu onlardan beklemiyorduk. Biz şu anda savaş halindeyiz. Birçok konuşulacak konu vardır ki izin verin onları sonraya bırakalım.”

 

Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrullah sözlerine şöyle devam etti: “Eğer Arapların desteği olmasaydı, İsrail askerlerinin esir alınmasına şiddetli tepki verirdi; ama bu tepki kesinlikle sınırlı olurdu. İsrail Amerika’dan Hizbullah’a saldırmak ve Lübnan’da işi bitirmek için yeşil ışık almıştır. Bazı Batılı devletler de saldırıların devam etmesi noktasında İsrail’i teşvik etmişlerdir. Onlar İsrail’e demişlerdir ki bu, Lübnan direnişini ortadan kaldırmak için altın ve tarihi bir fırsattır. Onlar Direniş için her türlü iradeyi yok etmek ve özgürlük, cihad, direniş, şehadet ve onuru Lübnan’ın siyasi edebiyatından tüm bölgede ortadan kaldırmak istemektedirler.

 

Eğer bazı Arap devletlerinin olumsuz tutumu olmasaydı savaş bu kadar sürmezdi. Birkaç saat içerisinde sona ererdi. Bizim bazı Arap devletlerinden hiçbir beklentimiz yoktur. Biz biliyoruz ki tüm İslam dünyasının ve Arap halklarının kalbi bizimle beraberdir. Hatta bu Arap liderlerinin bazılarının aileleri dahi bizi desteklemektedirler. Ben Arap liderlere şunu söylüyorum: Sizin kılıçlarınızı istemiyorum. Hatta sizin kalplerinizi dahi istemiyorum. Sadece bizi rahat bırakın, susun. Lübnan’a dayatılan bugünkü savaşın hedefi direnişle alakalı her şeyi yok etmek ve direnişin İsrail’e vurduğu darbelerden dolayı Lübnan’ın cezalandırılmasıdır.

 

Bugün Lübnan’la savaş, Filistin konusunu bitirmek için yapılmaktadır. Herkes biliyor ki Filistin’deki intifada Lübnan’daki zaferden sonra başladı. Eğer Lübnan’daki direniş kırılacak olursa Filistinliler de ümitsiz olacaklardır. Eğer uluslar arası toplum ve Arap devletleri Lübnan’da işlenen cinayetler karşısında suskun kalacak olurlarsa yarın Filistin’de, Gazze şeridinde daha şiddetli cinayetlere şahit olacaklardır. Hizbullah’ı yenmek demek bölgedeki tüm direnişlerin bitmesi demektir. Şu an Lübnan’a yapılan saldırıların hedefi budur. Askerlerinin esir alınmasına verilen bir tepki değildir. Ama altını çizerek söylüyorum biz onları alt edeceğiz.”