Cenevre-3 ruhuna dönüş, Suudilerin hüsranı

Eğer Rusya, Çarşamba gününden sonra o saklı tuttuğu hakkını kullanmaya başlarsa Suudiler ve Türkiye tarafından desteklenen gruplar için iki seçenek söz konusu olacak.

17 Mayıs’ta Viyana’da yapılan Suriye Destek Grubu toplantısı, Cenevre-3 sürecini Cenevre-2 şartlarına geri döndürmeye çalışan Suudi Arabistan açısından açık bir yenilgi oldu.

Suudi Arabistan’ın Cenevre-3’ü, Cenevre-2 şartlarına geri döndürmek için hangi adımları attığına önceki yazıda değinilmişti.

Cenevre-3’ü, Cenevre-2’den ayıran iki temel fark şuydu:

1- Müzakerelere tüm muhalif grupların katılması,

2- Müzakerelerin ön şartsız yapılması.

Suudilerin belirlediği Riyad heyetinin müzakerelerden çekilirken “Biz Suriyeli muhaliflerin tek temsilcisiyiz”[1] vurgusunu yapması birinci farkı, “Beşşar Esed’in ya siyasi yollarla ya da kuvvet yoluyla”[2] çekilmeye zorlanması ise ikinci farkı ortadan kaldırmaya yönelikti.

Amerika’yı Suudi pozisyonuna yaklaştıran şartlar

Amerika, Suudilerin Cenevre-3’ü Cenevre-2 şartlarına döndürme çabasına iki adımla eşlik etti.

Kürtlerin müzakerelere katılmasını engelledi ve siyasi geçiş için son tarih olarak belirlediği 1 Ağustos sonrasında Beşşar Esed’in çekilmesi gerektiğini vurguladı. “Esat orada (iktidarda) durdukça muhalefet savaşmayı durdurmayacak”[3] ifadesiyle de açık bir şekilde Cenevre-2 sonrasına yani savaş seçeneğine dönme tehdidinde bulundu.

Hâlbuki Kürtler, Amerika’nın Suriye’deki tek kara müttefikiydi ve Cenevre-3 süreci ise Amerika’nın “Esad hemen gitmese de olur”[4] diyerek Cenevre-2’deki ön şartını çekmesi sayesinde başlamıştı.

‘Esed çekilmelidir’ ön şartından vazgeçerek, Ekim 2015’te Viyana’da yapılan Suriye Destek Grubu toplantısında “Suriye’nin geleceğine Suriye halkı karar verir” maddesini ve tüm muhaliflerin müzakerelerde temsilini kabul ederek Cenevre-3 sürecini hazırlayan Amerika, Suudi pozisyonundan uzaklaşmıştı.

Amerika’yı yeniden Suudi pozisyonuna yakınlaştıran şartlar, Suriye Destek Grubu’nun 12 Şubat’ta yapılan Münih toplantısından sonra oluşmaya başladı.

Rusya’nın yapıcı tutumu Suudilerin fırsatı oldu

Suriye ordusu ve müttefikleri, Lazkiye ve Halep’te yıllardır silahlı grupların işgali altındaki yerleri geri alıp silahlı grupların bağlantısını kesmek üzere Türkiye sınırına doğru ilerlerken;[5] Rusya, Münih toplantısında Amerika ile ateşkes anlaşmasına vardı.[6]

El Kaide’nin Suriye kolu olan Nusra Cephesi’nin terör örgütü sayılarak ateşkes kapsamı dışında tutulmasına rağmen Nusra ile ittifak yapan Türkiye ve Suudi Arabistan destekli grupların terör örgütü sayılmaması ateşkesi tehdit eden en önemli faktördü.

Ancak Rusya, bu konuda ısrarcı olmayarak ve 23 Mart’ta çekilme jestinde bulunarak ateşkesi ve Cenevre-3’ü koruma kararlılığını gösterdi.

Suudi Arabistan ve Türkiye, Rusya’nın bu jestini bir zayıflık olarak algıladıklarını gösteren adımlar attılar ve Nusra müttefiki grupları silahlandırıp,[7] 27 Şubat’taki ateşkesi savaş için fırsata dönüştürdüler.[8]

Aslında Şubat başındaki saha şartlarından dolayı Suudi Arabistan ve Türkiye’nin önceliği Türkiye sınırının kapatılmasını önlemek ve desteklenen silahlı gruplarla bağlantıyı sürdürmekti. Fakat Rusya’nın ateşkesi koruma için sergilediği yapıcı ve uzlaşmacı tutum, nisan ayından itibaren Suudi Arabistan ve Türkiye’ye ofansif davranma fırsatı sundu.

Desteklenen silahlı gruplar, Halep, Lazkiye ve Hama kırsallarında şubat başında kaybettiği yerleri geri almak için geniş çaplı saldırı başlatırken Riyad heyeti de Cenevre’de yeniden ön şartlar ileri sürüp görüşmelerden çekilme tehditleri savurmaya başladı.[9]

ABD’yi Suudilere yaklaştıran şartlar, Rusya’yı da İran’a yaklaştırdı

Şubat başından beri yaşanan gelişmelerin kronolojik sıralaması, sadece Amerika’nın Suudi pozisyonuna yakınlaşma sebeplerini izah etmiyor. Rusya’nın İran pozisyonuna yakınlaşma sebeplerini de izah ediyor.

Suudi Arabistan ve Türkiye destekli grupların ateşkesten ve Nusra ile müttefik oldukları halde terör örgütü sayılmamaktan kaynaklanan korunaklı durumu, Han Tuman’da çok sayıda askeri danışmanını kaybeden İran’ın Rusya üzerindeki baskılarını arttırdı.

Rusya’nın Suriye müdahalesinde etkili olduğu öne sürülen General Kasım Süleymani, nisan ortasında yeniden Moskova’ya gitti.[10]

Silahlı grupların saldırılarının ardından Suriye ordusu ve müttefiklerinin kuzey sınırını kapatacak geniş çaplı bir harekât için hazırlık yapmaya başladığı haberleri geldi.[11]

Daha önce ateşkesi korumak adına Suudi Arabistan ve Türkiye destekli İslam Ordusu ve Ahrar Şam gibi grupların terör örgütü sayılmasında ısrarcı olmayan Rusya, 20 Nisan’da bu grupların terör listesine alınması gerektiğini açıkladı.[12] Ardından da konuyu BM gündemine taşıdı.[13] Suriye’de Kürtlerle Amerika gibi bir ilişkisi olmamasına rağmen Kürtlerin Cenevre’ye katılımını güçlü bir şekilde vurgulamaya başladı.[14]

Suriye’nin müttefikleri, 27 Şubat’taki ateşkes öncesi pozisyona dönme hazırlıkları yaparken Suudi Dışişleri Bakanı Adil Cubeyr, ateşkes sonrasında değiştirdikleri şartlardan aldığı güvenle vites büyüttü ve silahlı grupların uçaksavar füzeleriyle donatılmasını da içeren “B planı”nı gündeme getirdi.[15]

Riyad heyetinin 17 Mayıs’taki Suriye Destek Grubu toplantısından 2 gün önce uluslararası gözetim altında gelişmiş silah alacaklarına dair açıklaması,[16] Adil Cubeyr’in B planı ile doğrudan ilgiliydi.

Suudiler Viyana’da satıldı

Ancak 17 Mayıs’ta Viyana’dan Suudileri sevindirecek haberler gelmedi. Suriye Destek Grubu toplantı bildirisinde Beşşar Esed’in çekilmesi gerektiğine dair en küçük bir işaret dahi yer almazken, ABD Dışişleri Bakanı Kerry, 1 Ağustos tarihinin bağlayıcı olmadığını söyledi.

Toplantı bildirisindeki “Biz tüm taraflardan IŞİD ve Nusra ile saflarını ayırmalarını istiyoruz. Suriye’de teröristlere verilen desteğin sona erdirilmesi gerektiğini vurguluyoruz”[17] ifadesi ise Suudilerin ‘B planına’ ölümcül darbeyi vurdu.

Savaşlardan savaş beğen

Gözüken o ki Amerika, Rusya ile anlaşarak Cenevre-3 ruhuna geri dönmüş ve Suudiler bir kez daha yalnız kalmıştı. Bunu da Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu’nun terörist gruplara ABD ile ortak operasyon açıklaması ve ateşkese uymayan gruplara tek taraflı olarak operasyon yapma hakkını saklı tuttuklarına dair ifadesi teyit etti.[18]

Eğer Rusya, Çarşamba gününden sonra o saklı tuttuğu hakkını kullanmaya başlarsa Suudiler ve Türkiye tarafından desteklenen gruplar için iki seçenek söz konusu olacak.

1- Nusra ile saflarını ayırıp, ateşkese katılmak yani Cenevre-3’ün kurallarına uymak.

2- Nusra ile birlikte savaşa devam ederek Cenevre-3’ten çekilmek.

Ancak Doğu Guta’daki gerçeğin[19] de gösterdiği üzere her iki tercih de kendileri için barış getirmeyecek. Zira birinci seçeneği tercih ederlerse Nusra’nın, ikinci seçeneği tercih ederlerse de Rusya’nın hedefi olacaklar.



[1] YDH. 19 Nisan 2016. Riyad heyeti: ABD’li dostlarımızdan silah istiyoruz http://www.ydh.com.tr/HD14580_riyad-heyeti--abdli-dostlarimizdan-silah-istiyoruz-.html

[2] Sabah. 2 Mayıs 2016. Kerry, Cübery ile Suriye'deki ateşkesi görüştü http://www.sabah.com.tr/dunya/2016/05/02/kerry-cubery-ile-suriyedeki-ateskesi-gorustu

[3] Amerika’nın Sesi. 4 Mayıs 2016. Kerry: 'Esat Gitmedikçe Bu Savaş Bitmez' http://www.amerikaninsesi.com/a/kerry-esat-gitmedikce-bu-savas-bitmez/3314102.html

[4] Vatan. 1 Ekim 2015. ‘Esad hemen gitmese de olur’ http://www.gazetevatan.com/-esad-hemen-gitmese-de-olur--869164-dunya/

[5] Hürriyet. 3 Şubat 2016. Halep - Türkiye hattı kapanıyor http://www.hurriyet.com.tr/halep-turkiye-hatti-kapaniyor-40049117

[6] BBC Türkçe. 12 Şubat 2016. Uluslararası güçler Suriye'de ateşkes üzerinde anlaştı http://www.bbc.com/turkce/haberler/2016/02/160211_suriye_ateskes_anlasma

[7] YDH. 16 Mayıs 2016. Fetih Ordusu’na MILAN yardımı http://www.ydh.com.tr/HD14634_fetih-ordusuna-milan-yardimi.html

[8] YDH. 9 Mayıs 2016. Han Tuman’dan sonra siyasi çözüm umudu kalmadı http://ydh.com.tr/HD14621_han-tumandan-sonra-siyasi-cozum-umudu-kalmadi.html   

[9] El Cezire Türk. 15 Nisan 2016. Muhaliflerden rest: Geçiş yönetimi yoksa Cenevre biter http://www.aljazeera.com.tr/al-jazeera-ozel/muhaliflerden-rest-gecis-yonetimi-yoksa-cenevre-biter

[10] CNN Türk, 15 Nisan 2016. http://www.cnnturk.com/dunya/kasim-suleymani-bir-kez-daha-moskovada

[11] YDH. 19 Nisan Halep'te büyük savaşa doğru, Cenevre kırılganlaşıyor http://www.ydh.com.tr/HD14579_halep-te-buyuk-savasa-dogru-cenevre-kirilganlasiyor.html

[12] YDH. 20 Nisan 2016. Lavrov: Ateşkesi çiğneyen gruplar terörist listesine alınmalı http://ydh.com.tr/HD14582_lavrov--ateskesi-cigneyen-gruplar-terorist-listesine-alinmali.html

[13] YDH. 11 Mayıs 2016. ABD’den İslam Ordusu ve Ahrar Şam’a destek http://ydh.com.tr/HD14626_abdden-islam-ordusu-ve-ahrar-sama-destek.html

[14] YDH 13 Nisan 2016. Rusya: Kürtler olmadan Suriye olmaz http://ydh.com.tr/HD14633_rusya--kurtler-olmadan-suriye-olmaz.html

[15] BBC Türkçe. 18 Mayıs. Suudi Arabistan: Suriye'de B Planı'nı düşünmenin zamanı geliyor http://www.bbc.com/turkce/haberler/2016/05/160518_suudi_arabistan_b_plani

[16] YDH. 16 Mayıs. ‘Uluslararası toplumdan’ el-Kaide ve müttefiklerine müjde http://ydh.com.tr/HD14636_uluslararasi-toplumdan-el-kaide-ve-muttefiklerine-mujde.html

[17] YDH. 17 Mayıs 2016. Kerry: Tüm taraflar IŞİD ve Nusra ile saflarını ayırmalı http://ydh.com.tr/HD14639_kerry--tum-taraflar-isid-ve-nusra-ile-saflarini-ayirmali.html

[18] BBC Türkçe, 20 Mayıs. Rusya'dan ABD'ye: 'Nusra Cephesi'ni beraber vuralım' http://www.bbc.com/turkce/haberler/2016/05/160520_rusya_saldiri

[19] YDH. 20 Mayıs 2016. İslam Ordusu’ndan Nusra’ya suçlama http://ydh.com.tr/HD14648_islam-ordusundan-nusraya-suclama.html



Makaleler

Güncel