BBC-İsrail'in Lübnan'da girdiği operasyon ardından, Başbakan Ehud Olmert'in artık Batı Şeria'dan tek taraflı çekilme planını
BBC-İsrail'in Lübnan'da girdiği operasyon ardından, Başbakan Ehud Olmert'in artık Batı Şeria'dan tek taraflı çekilme planını başlıca öncelik olarak görmediği bildiriliyor.
İsrail'de yayımlanan Haaretz gazetesinin ortaya attığı iddiaya göre geçen hafta partisinin ve hükümetin yetkilileri ile bir toplantı yapan Olmert, plan konusunu şimdi konuşmanın 'uygunsuz' olacağını söyledi.
Olmert hükümetin önceliklerinin yeniden düzenlenmesi gerektiğini savundu.
Bu önceliklerin başında ülkenin kuzeyinin yeniden yapılandırılmasının geldiği kaydediliyor.
İsrailli bakanlardan Meer Şitrit, iddiaları doğrulamakla beraber Olmert'in çekilme planını bütünüyle rafa kaldırmış olmadığını söyledi.
Şitrit'e göre, şimdilik biraz beklenecek.
Yeni kurulan Kadima partisinin başında iktidara büyük destekle gelen Olmert'in hem partisine, hem de çekilme planına destek son dönemde düşüş kaydetmişti.
Böyle bir ortamda, ülkenin sınırlarını tek taraflı olarak belirlemeyi ve çok sayıda küçük yerleşimin boşaltılmasını öngören bir planın uygulanması zor görünüyor.
Ariel Şaron'un Gazze'den çekilme planının başarısı ve güvenlik sağlamayı ne kadar başardığı İsrail içinde tartışma konusu.
Çekilmeden bir yıl sonra İsrail ordusu hala bölgede operasyonlar yapıyor.
Başlıca öncelikti
Olmert, Batı Şeria'dan tek taraflı çekilme ve sınırları belirleme planını hükümetinin en önemli önceliği olarak ifade ediyordu.
Ehud Olmert, Mart ayındaki seçimleri de bu öneriyi öne çıkararak kazanmıştı.
Olmert'in gündeme getirdiği plan, 2010 yılına kadar Batı Şeria'da Yahudi nüfusun yaşadığı bölgelerle bağlantıları olmayan yerleşimlerin çoğunun kaldırılmasını, büyük bazı yerleişmlerin ise İsrail topraklarına dâhil edilmesini öngörüyor.
Filistinliler bu adımın 1967'de işgal edilen toprakların ilhakı olacağını belirtiyor.
Ancak Olmert bu plana ABD Başkanı George Bush'tan da destek aldı.
Olmert, seçim öncesinde Filistinlilerle bir çözüm yolu aranacağını ancak başarı sağlanamaması halinde dört yılın sonunda İsrail'in nihai sınırlarını belirlemiş olacağını savunuyordu.
Aradan geçen sürede Filistin tarafıyla görüşme vaatleri yapılmasına rağmen barış sürecini canlandırma yolunda bir adım atılmadı.
