Suriye'nin Kuneytra vilayetindeki köylerde yaşayanlar, İsrail'in köylerine girmesi, tahliye emirleri verilmesi, askeri mevzilerin havaya uçurulması ve yerleşim bölgelerine sabit mevziler ile devriyeler kurulmasının ardından belirsizlik ve endişe içinde yaşıyor.
YDH - Siyonist rejim, tampon bölgenin ötesine geçerek daha fazla Suriye toprağını ele geçirdi ve Şam kırsalının dış mahallelerine kadar ulaştı. Bu durum her köyde farklı bir yöntemle uygulanıyor.
Şam'ın düşmesini fırsat bilen İsrail güçleri, Kuneytra'da yaklaşık on köye girerek barikatlar kurdu ve tanklar konuşlandırdı; rejim, 1974 Ayrılma Anlaşması'nda belirtilen sınırların ötesine geçerek, güç boşluğundan istifade etti.
Bu süreçte bazı köy sakinlerinden evlerini terk etmeleri talep edildi, askeri mevziler ile ağır araçlar imha edildi ve halkın silahları toplandı.
El-Hurriye köyünden tanıklıklar
El-Hurriye köyünden Fadi Şerida, el-Ahbar gazetesine verdiği demeçte şunları söyledi: “Köy neredeyse tamamen boşaltıldı. Sakinler, köyün askeri bölge ilan edilmesi bahanesiyle tahliye edilmekle tehdit edildi. Ancak hâlâ burada kalan 10 ev var. Ben de evimi terk etmedim ve üzerimden tank geçse bile terk etmeyeceğim. Şu anda köyün suyu kesilmiş durumda ve bu duruma itiraz edebileceğimiz kimse yok.”
Ayrıca, yerinden edilen sakinlerin el-Hamidiye gibi diğer köylerde olduğu gibi geri dönmelerinin istenebileceğini ifade etti.
Tampon bölgeye en yakın yerleşim olan el-Kahtaniye köyünden Alaa Bekir ise, İsrail’in bir hafta önce köyde sokağa çıkma yasağı ilan ettiğini ve bu yasağın hâlâ sürdüğünü belirtti.
Gazeteye yaptığı açıklamada, “Bütün evler arandı. Köyden bir genç, silahlarla ilgili sorgulanmak üzere gözaltına alındı ve ertesi gün serbest bırakıldı. Yaşlıların araya girmesiyle köydeki tüm silahlar teslim edildi," diye konuştuı.
El-Baas şehrinin dış mahallelerinde ise İsrail askerleri, valilik binası çevresinde devriye gezerek halkın hareketlerini izliyor.
Kent sakinlerinden Fadi Talfah, "Askerler şimdiye kadar kimseye zarar vermedi. Ancak devriyeler, askeri araçların varlığı ve sürekli patlama sesleri, halk üzerinde büyük bir gerginlik yaratıyor," bilgisini verdi.
Talfah, pek çok köyde olduğu gibi kendilerinin de tahliye edilmekle karşı karşıya kalabileceğinden veya tamamen işgal altında yaşamaya zorlanabileceklerinden endişe duyduklarını dile getirdi.
Hadar köyünden direniş mesajları
Öte yandan İsrail güçleri, işgal altındaki Golan’a komşu Cebel eş-Şeyh’in son köyü olan Hadar’a önceden haber vermeksizin girerek mevziler kurdu.
İsrail askerleri, köydeki BM noktaları aracılığıyla köy sakinlerini yeni mevzilerine yaklaşmamaları konusunda uyardı.
Hadar köyündeki sosyal komite üyesi Şeyh Ebu Raid, el-Ahbar'a şunları söyledi: “İsrail, Suriye ordusunun askeri mevzilerinden çekilmesinden sonra, ellerindeki ağır araçları imha ediyor ve halkın silahlarını topluyor. Güney köylerini tamamen silahsızlandırmaya çalışıyorlar. Tanklarının köyümüze girmesiyle uyandık ama evlerimizi terk etmedik. Zira bu topraklara sahip çıkma hakkımız ve kültürümüz var.”
Köy sakinlerinden Raid Hasun ise, "İsrail’in girişine destek veren birkaç kişiyi kesinlikle reddediyoruz. Bu kişiler yalnızca kendi adlarına konuşuyorlar. Köyün ileri gelenleri İsrail saldırısını kınayan ve aksi yöndeki tüm girişimleri reddeden bir bildiri yayımladı," diye konuştu.