Nasrullah: Tek bir mermimizin alınmasına bile izin vermeyeceğiz

img
Nasrullah: Tek bir mermimizin alınmasına bile izin vermeyeceğiz YDH

SAAF-Hizbullah Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrullah, Lübnan topraklarının özgürleştirilmesi




SAAF-Hizbullah Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrullah, Lübnan topraklarının özgürleştirilmesi için Direniş’in silahlarını koruyacaklarını ve tek bir merminin alınmasına bile izin vermeyeceklerini söyledi.

 

Hizbullah’ın kendinden önceki Genel Sekreteri Seyyid Abbas Musevi’nin ve Hizbullah’ın kurucularından Şeyh Ragıb Harb’ın İsrail suikastı sonucu hayatını kaybetmesinin yıldönümü münasebetiyle düzenlenen törende konuşmasına iki Hizbullah liderinin anısını yâd ederek başlayan Nasrullah, “İslami Direniş, 2006 yılında İsrail’in Lübnan’a saldırısı sırasında tüm dünyanın hücumuna maruz kaldı. İsrail’in Lübnan’a yönelik son savaşı, bir Arap ülkesine maalesef, bazı Arap ülkelerinin örtülü bir şekilde katıldığı ilk savaştı” dedi.

 

Hizbullah’ın askeri kanadı olan İslamî Direniş’in silahı meselesine değinen Nasrullah, “Direniş’in gücündeki en önemli etken, onun gizli oluşudur; İsrail onu bulacak güce sahip değildir” diye konuştu.

 

“Arap ve İslam dünyasında birçok silah var, onlarda bizde olanlardan çok daha gelişmiş silahlar var; fakat mesele sadece silah sahibi olmak değildir, direniş için irade ve düşman karşısında direnç gerekir” diyen Hizbullah Genel Sekreteri Nasrullah, gerçek silahın inanç ve bundan dolayı fedakarlık gösteren insanların tutumu olduğunu belirtti.

 

Lübnan’ın içinde bulunduğu duruma değinen Hizbullah Genel Sekreteri Nasrullah, Lübnan’ın savunulması ve özgürleştirilebilmesi için Direniş’in silaha sahip olması gerektiğini söyleyerek “silaha sahip olmak bizim hakkımızdır, biz silahı gizli olarak taşıma hakkına sahibiz ve bundan dolayı da mahcubiyet duymuyoruz” dedi.

 

“Bizim silah sahibi olma konusundaki tutumumuz açıktır; biz diğer gruplar gibi sahip olduğumuz silahları saklamıyoruz” diyen Nasrullah, sahip oldukları silahları koruyacakları konusunda da şunları söyledi: “biz bu silahları koruma konusunda İsrail’e şimdiye kadar bir kurşun bile sıkmamış kişilerden izin alacak değiliz. Biz orduyu her türlü silahla teçhiz etmeye hazırız; ama Direniş’in tek bir kurşununun bile müsadere edilmesine izin vermeyiz. Bizim silahımız, ordunun silahıdır, ordunun silahı da bizim silahımızdır; Lübnan direnişi ve onun silahı Lübnan’ın bağımsızlığını ve hakimiyetini korumak için ordunun yanında duracaktır.”

 

Direniş’in güney Lübnan’da ordunun omzunda bir yük değil, ordunun üstlendiği görevde ona yardımcı olduğunu söyleyen Nasrullah, bazı iç ve dış grupların UNIFIL’le Hizbullah’ı çatıştırmak istediğini belirterek Hizbullah’la UNIFIL arasında çıkacak bir çatışmadan veya oluşacak güvensizlik ortamından Lübnan’ın zarar göreceğini söyledi.

 

Lübnan içinde ve dışındaki bazı odakların ülkeyi bir iç savaş ortamına sürüklemek istediğini belirten Nasrullah, iç savaşı bir “kırmızıçizgi” olarak niteledi.

 

Lübnan eski başbakanlarından Refik Hariri’nin öldürülmesinin yıl dönümünde bazı 14 Martçı liderlerin Beyrut’ta yaptığı konuşmaları eleştiren Nasrullah, içerideki bazı liderlerin, Lübnan’daki siyasi bunalımın çözümlenmesini kendi çıkarlarına aykırı gördüklerini belirterek “içeride ve dışarıda bazı güçler, Lübnan’da ulusal birlik istememektedir, onlar kişisel çıkarlarını ulusal birlikte görmemektedirler” dedi.

 

 

Nasrullah, geçtiğimiz günlerde Lübnan hükümeti tarafından el konulan silahların hükümetin elinde gasp edilmiş olduğunu ve Hizbullah’ın isteği olmaksızın bu silahların ordunun elinde bulunmasının da doğru olmadığını söyledi.

 

İsrail’le savaş sırasında hükümetin Hizbullah’a gelen silahlara el koyduğunu o zamanda söylediklerini söyleyen Nasrullah, “o zaman bunu yalanlamışlardı; şimdi aynı şeyi yaptılar” şeklinde konuştu.

 

Lübnan’da gerçekleşen suikastlara de değinen Nasrullah, “bu hükümete nasıl oluyorsa hep haberler geliyor; falanca öldürülecek, şöyle olacak; böyle olacak ve oluyor. Şimdi de Hizbullah’ın UNIFEL’e saldıracağına dair haberler yayıyorlar. Ya buradan birileri ya da dışarıdan getirilecek başkaları UNIFEL’e saldırı düzenleyecek ve bundan Hizbullah sorumlu tutulacak, bunun alt yapısı hazırlanıyor dedi.

 

Dün İsrail’de yayınlanan Yediot Ahronot gazetesinde provokatif bir haber çıktığını söyleyen Nasrullah, gazetenin UNIFEL güçleri Güney Lübnan’da Hizbullah topraklarında casusluk yapıyor, şeklinde bir haber yayınladığını yazdı. Bu haber üzerine UNIFEL gücünün yalanlama yayınladığını kaydeden Nasrullah, İsrail’in bu tür haberler aracılığıyla provokasyonlara kalkıştığını savundu.

    

ABD ve İsrail’in Lübnan’da ulusal birlik hükümetinin kurulmasını istemediğini, Lübnan içinde ve dışında da bazı kesimlerin ulusal birlik hükümeti kurulmasını istemediklerini belirten Nasrullah, hükümet karşıtı koalisyonun işbirliğinin güçlülüğü konusunda da “biz kendimizden emin olduğumuz gibi müttefiklerimizden de eminiz, hükümet karşıtı güçlerden kim diyaloga başlarsa o izbullah’ın da temsilcisi olacaktır” dedi.

 

Lübnan içinde her türlü diyalogu desteklediklerini de belirten Nasrullah, Filistinli gruplar arasında Mekke’de sağlanan anlaşmayı da olumlu karşıladığını belirtti.