Lübnan’da nüfusun yaklaşık üçte biri, 2024 yılı sonlarında yaşanan çatışmalar nedeniyle şiddetli gıda güvensizliği yaşıyor. BM kuruluşları ve Tarım Bakanlığı’nın ortak raporuna göre, 1,65 milyon kişi kriz veya acil durum seviyesinde gıda güvensizliğiyle mücadele ediyor.
YDH - Lübnan Tarım Bakanlığı, Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ve Dünya Gıda Programı (WFP) tarafından yayımlanan ortak bildiride, ülke nüfusunun yaklaşık üçte birinin, 2024 yılı sonlarında yaşanan çatışmaların etkisiyle şiddetli gıda güvensizliği yaşadığı belirtildi.
Bildiride, “Çatışmalar tarım sektörünü ve ekonomiyi derinden etkiledi, bu da toparlanma sürecini yavaşlattı,” ifadelerine yer verildi.
Entegre Gıda Güvenliği Aşamaları Sınıflandırması (IPC) analizine göre, Lübnan’da yaklaşık 1,65 milyon kişi, kriz veya acil durum seviyesinde (IPC’nin 3. aşaması veya üzeri) gıda güvensizliği yaşıyor.
Bu sayı, çatışmaların tırmanması öncesinde 1,26 milyondu. Ayrıca, 201 bin kişi acil durum seviyesinde (IPC’nin 4. aşaması) gıda güvensizliğiyle karşı karşıya; bu sayı, önceki döneme kıyasla iki katına çıkmış durumda.
Dünya Gıda Programı Lübnan Temsilcisi Matthew Hollingworth, gıda güvensizliğindeki artışın “şaşırtıcı olmadığını” belirterek, “66 gün süren savaş ve öncesindeki aylarca devam eden çatışmalar, hem can kayıplarına hem de geçim kaynaklarının yok olmasına neden oldu,” dedi.
Hollingworth, bazı kişilerin ateşkes sonrası evlerine dönebildiğini, ancak diğerlerinin geri dönecek bir evlerinin olmadığı gerçeğiyle yüzleşmek zorunda kaldığını ifade etti.
Hollingworth, WFP’nin bu kritik dönemde hükümeti ve halkı, hayatlarını ve gıda sistemlerini yeniden inşa etmeleri için destekleme misyonunu sürdürdüğünü vurguladı.
Raporda, önümüzdeki üç ay boyunca gıda güvensizliğinin devam etmesi ve kriz öncesi koşullara kısa sürede dönülemeyeceği öngörülüyor.
Savaş çiftçilerin geçim kaynaklarını vurdu
Öte yandan FAO Lübnan Vekil Temsilcisi Veronica Cuatterola, çatışmaların çiftçilerin geçim kaynaklarını, tarımsal varlıkları ve altyapıyı ciddi şekilde etkilediğini belirterek, bunun gıda güvensizliğini artırdığını ve tarımsal faaliyetlerin sürdürülebilirliğini tehdit ettiğini söyledi.
Cuatterola, FAO’nun çiftçilerin üretime devam etmelerine ve toplulukların yeniden inşa edilmesine destek olma taahhüdünü yineledi.
Raporda, Lübnan’daki mültecilerin özellikle risk altında olduğu belirtildi. Yaklaşık 594 bin Suriyeli mülteci (Suriyeli mültecilerin yüzde 40’ı) ve 89 bin Filistinli mülteci (Filistinli mültecilerin yüzde 40’ı), IPC’nin 3. aşaması (kriz) veya üzerinde sınıflandırılıyor. Ayrıca, 970 bin Lübnanlı vatandaş (nüfusun yüzde 25’i) de aynı kategoride yer alıyor.
Bunun yanı sıra raporda, çatışmaların tüm sektörlerde ekonomik faaliyetleri ve geçim kaynaklarını sekteye uğrattığı vurgulandı.
Kasım ayında ateşkes ilan edilmesine rağmen, pazarların toparlanmakta zorlandığı belirtildi. Raporda, “Bu keskin düşüş, 2019 yılından bu yana reel GSYİH’de yüzde 34’lük bir küçülme yaşayan Lübnan ekonomisindeki uzun süredir devam eden krizi daha da derinleştiriyor,” denildi.
Bildiride, yetersiz beslenmenin özellikle çocuklar, ergenler ve kadınlar arasında büyük bir risk oluşturduğu belirtilirken, son bir araştırmaya göre beş yaşın altındaki her dört çocuktan üçünün yetersiz çeşitlilikte beslenme düzenine sahip olduğu ve bunun büyüme geriliği ve zayıflık riskini artırdığı ifade edildi.
Rapora göre, Dünya Gıda Programı 2024 yılında çatışmalar nedeniyle yerinden edilen 750 bin kişiye sıcak yemek, gıda malzemeleri ve nakit yardımı sağladı.
Bu yıl ise 2,5 milyon kişiye, Lübnan’daki yaklaşık 900 bin Suriyeli mülteci de dahil olmak üzere, yardım ulaştırmayı planlıyor.
Tarım Bakanı: Sürdürülebilir kalkınmaya bağlıyız
Lübnan Tarım Bakanı Abbas el-Hac Hasan ise, İsrail saldırılarının tarım sektöründe yol açtığı zararın tespit edilmesinin önemine dikkat çekerek, “Projenin stratejik amacı, zarar gören çiftçilere tazminat sağlamaktır," açıklamasını yaptı.
Bakan, “Tarım Bakanlığı olarak, sürdürülebilir kalkınmayı gerçekleştirme ve Lübnan’ın karşı karşıya olduğu zorlukların üstesinden gelmek için yerel ve uluslararası ortaklarla iş birliği yapma taahhüdümüzü sürdürüyoruz,” ifadelerini kullandı.
Açıklamada, çatışmaların tırmanması öncesinde nüfusun yüzde 23’ünün (Lübnanlılar, Suriyeliler ve Filistinli mülteciler) IPC’nin 3. aşaması veya üzerinde sınıflandırıldığı ve 1,26 milyon kişinin şiddetli gıda güvensizliği yaşadığı belirtildi.