Uluslararası örgütler, uluslararası hukuk ve insan hakları ihlallerini gerekçe göstererek AB'yi yasadışı İsrail yerleşimleri ve buralarda faaliyet gösteren işletmelerle ticaretine son vermeye çağırdı.
YDH- El-Meyadin’in bildirdiğine göre, 160'tan fazla STK ve sendika Avrupa Birliği'ni (AB) işgal altındaki Filistin topraklarındaki İsrail yerleşimleriyle ticaret ve iş ilişkilerini yasaklamaya çağırdı.
İmzacılar arasında ActionAid, Human Rights Watch, Action, el-Mizan Center for Human Rights, el-Hak, Amnesty International, Caritas Europe, Child Rights International Network (CRIN), Defense for Children International, International Federation for Human Rights (FIDH), Olof Palmes Internationella Center, Oxfam ve Pax Christi gibi çeşitli STK'lar, sendikalar ve sivil toplum kuruluşları bulunmakta.
Örgütler, Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen'e hitaben kaleme alınan mektupta, “uluslararası hukuka uygun tedbirler alınması” ve “Avrupa'nın yasadışı yerleşim girişimlerini ve bunlarla bağlantılı ihlalleri desteklemesine son verilmesi” çağrısında bulundu.
Mektupta şu ifadelere yer verildi: “Biz aşağıda imzası bulunan insan hakları örgütleri, sendikalar ve sivil toplum grupları olarak Avrupa Komisyonu'nu, AB ile İsrail'in Doğu Kudüs de dahil olmak üzere işgal altındaki Filistin Toprakları'ndaki yasadışı yerleşimleri arasındaki tüm ticareti ve işleri yasaklamak üzere harekete geçmeye çağırıyoruz.”
Gruplar, AB'nin uluslararası hukuktan kaynaklanan yükümlülüklerine uygun hareket etmesinin “son derece önemli” olduğunu vurguladı. Açıklamada, AB'nin “işgal altındaki Filistin'de üretilen mallar ile yasadışı yerleşimlerde üretilen mallar arasında ayrım yapmaya yönelik mevcut politikasının bu yükümlülükleri yerine getirmediği” belirtildi.
Bu politikanın sadece uluslararası hukuk yükümlülüklerine değil, aynı zamanda Uluslararası Adalet Divanı tarafından belirlenen yükümlülüklere de aykırı olduğu ve her ikisinin de “İsrail'in yasadışı yerleşimleriyle ticaret ve iş yapılmasının tamamen yasaklanmasını” gerektirdiği bildirildi.
Ayrıca imzacılar, “blok ve üye devletlerin İsrail'in yasadışı yerleşimleriyle ticaretinin de aktif ve önemli insan hakları ihlallerine katkıda bulunduğunun” altını çizdiler.
Mektupta, “Yerleşimlerin yasadışı olduğu ve ciddi ihlallerle bağlantılı olduğu konusunda AB'de görüş birliği olmasına rağmen, AB bu yerleşimlerle ticaret yapmaya ve iş yapılmasına izin vermeye devam ederek, yerleşimlerin sürdürülmesi ve genişletilmesiyle kaçınılmaz bir şekilde iç içe geçmiş olan ciddi insan hakları ve uluslararası hukuk ihlallerinin sürdürülmesine yardımcı olmaktadır” denildi.
STK'lar Avrupa Komisyonu'nu (AK) “Yerleşim Yerleriyle Ticareti ve Bu Yerleşim Yerlerine Yatırımları Yasaklayan Mevzuatı” ve yasadışı yerleşim yerleriyle ticareti ve bu yerleşim yerlerine yapılan yatırımları azaltan ve yasaklayan “Güçlendirilmiş İş Danışmanlığı”nı uygulamaya koymaya çağırdı.
Mektupta, bunun mevcut AB tavsiye belgesinin çok daha ötesine geçerek, ağır insan hakları ihlalleri ve uluslararası hukuk ihlallerine katkıda bulunma riski nedeniyle yerleşim yerleriyle tüm ticaretin ve yasadışı yerleşim yerlerinde faaliyet gösteren İsrail bankaları ve işletmeleriyle ilişkilerin engellenmesinin yanı sıra tüm değer zincirinin mevzuat kapsamına girmesinin sağlanması gerektiği ifade edildi.
Yetkililer, İsrail'in en büyük müttefiki ABD ve Avrupa Birliği de dahil olmak üzere uluslararası toplumun İsrail yerleşimlerini uluslararası hukuka, özellikle de işgalci bir gücün nüfusunu işgal ettiği topraklara nakletmesini yasaklayan Dördüncü Cenevre Sözleşmesi'ne göre yasadışı kabul etmesinin dikkatine çekiyorlar.