Sudan'da Hızlı Destek Güçleri 'paralel hükümet' kuruyor

img
Sudan'da Hızlı Destek Güçleri 'paralel hükümet' kuruyor YDH

Sudan'da devam eden iç savaşta Hızlı Destek Güçleri (HDG) adlı paramiliter grup, kontrol altında tuttukları bölgelerde paralel bir hükümet kurma hazırlığına başladı. Bu adım, Sudan hükümetinin sert tepkisine yol açarken, ülkenin bölünmesi yönünde endişeleri de beraberinde getirdi.




YDH - Sudan'da yaklaşık iki yıldır süren iç savaşta önemli bir gelişme yaşandı. Son aylarda sahada kayıplar yaşayan ve kontrolündeki bölgelerin önemli bir bölümünü kaybeden Hızlı Destek Güçleri (HDG), Darfur eyaletlerindeki (el-Faşir şehri hariç) ve Batı Kurdufan'ın büyük bir bölümündeki kontrol altında tuttukları bölgelerde bir hükümet kurmak için harekete geçti.

Bu adım, ordu tarafından Port Sudan'da yönetilen hükümete paralel bir yapı oluşturmayı amaçlıyor.

Söz konusu girişim, Kenya'nın doğrudan desteğiyle hayata geçiriliyor. Kenya, aşiret temsilcilerini, yerel yönetim yetkililerini, sivil toplum kuruluşlarını ve bazı silahlı hareketlerin liderlerini bir araya getirdi.

Sudan Halk Kurtuluş Hareketi-Kuzey Başkanı Abdülaziz el-Hulu toplantıya katılırken, Sudan Kurtuluş Hareketi Başkanı Abdülvahid Muhammed Nur, toplantıda yer almadı.

Yeni paralel yapıda yer alacak gruplar, kendilerini "Sudan Kurucu İttifakı" olarak adlandırıyor ve "Barış ve Birlik Hükümeti" kurmayı hedefliyor.

Daha önce Demokratik Sivil Güçler Koordinasyonu'nun (eski adıyla İlerleme Koordinasyonu) bir parçası olan ancak paralel hükümete karşı çıkan gruptan ayrılan İttifak; Adalet ve Eşitlik Hareketi (Süleyman Sandal kanadı), Tahir Hacer liderliğindeki Sudan Kurtuluş Güçleri Birliği, Hadi İdris liderliğindeki Sudan Kurtuluş Hareketi—Geçiş Konseyi, Hızlı Destek Güçleri ve çeşitli siyasi ve sivil güçleri içeriyor.

Bu adım, Sudan hükümetinin sert tepkisine yol açtı. Sudan Dışişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada, Nairobi'nin "isyancı milisleri ve müttefiklerini" ağırlamasını Sudan'a karşı "düşmanca bir adım" olarak nitelendirdi ve Kenya'daki büyükelçisi Kemal Cabara'yı istişarelerde bulunmak üzere geri çağırdı.

Dışişleri Bakanlığı, Kenya'nın "Sudan topraklarının bir bölümünde paralel bir hükümet kurmayı" amaçlayan toplantıya ev sahipliği yapmasından duyduğu üzüntüyü dile getirerek, bunun "Afrika ülkelerinin bölünmesini teşvik ettiğini, egemenliklerini ihlal ettiğini ve iç işlerine müdahale ettiğini" belirtti.

Ayrıca Nairobi'yi "uluslararası hukuk, Birleşmiş Milletler Şartı ve Afrika Birliği'nin kuruluş senedi kapsamındaki yükümlülüklerini inkâr etmekle" suçladı.

Sudan Egemenlik Konseyi de Kenya Cumhurbaşkanı William Ruto'nun himayesinde gerçekleştirilen eylemlerin, Sudan'ın bölünmesini tehdit eden dış müdahale açısından endişe verici bir eğilimi temsil ettiğini belirtti.

Konsey ayrıca, Kenya hükümetinin insanlığa karşı suç işlemekle suçlanan Hızlı Destek'e verdiği desteğin "ahlaki açıdan şüpheli ve yasal olarak savunulamaz" olduğunu da sözlerine ekledi.

Egemenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Malik Agar, Kenya Cumhurbaşkanı'na hitaben yaptığı konuşmada, Sudan'ın bu konuyu Afrika Birliği'ne taşıma hakkını saklı tuttuğunu ve adaletin ve hesap verebilirliğin sağlanmasını talep ettiğini söyledi.

Kenya Başbakanı Musalia Mudavadi ise ülkesinin HDG'nin katılımıyla bir "hükümet" kurma toplantılarına ev sahipliği yapmasının, "Sudan'daki savaşı durdurmak için Birleşmiş Milletler ve Afrika Birliği ile koordineli olarak çözüm bulma" çabalarının bir parçası olduğunu savundu.

Analistler, Hızlı Destek'in siyasi alana yönelmesinin, özellikle son çatışmalarda binlerce milis ve askeri teçhizat kaybetmesi, Hartum, el-Cezire ve Kuzey Kurdufan'da başarısız olması ve Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir'i ele geçirememesi nedeniyle askeri başarısızlığını zımnen kabul ettiği anlamına geldiğini belirtiyor.

Bununla birlikte, Sudanlılar arasında paralel hükümet ilanının ülkenin yeni bir bölünmesine yol açabileceği yönünde bir endişe hâkim.

Özellikle HDG tarafından kurulması planlanan hükümetin, oluşumlarında ağırlıklı olarak belirli etnik gruplara dayanması, ayrılığın "coğrafi, siyasi ve sosyal olacağı" anlamına geliyor.

Gözlemciler ayrıca, HDG'nin paralel bir hükümet kurmayı başarması durumunda hava gücü elde etmesinden de endişe ediyor. Fakat bazıları bunun gerçekleşme ihtimalini düşük görüyor.

Siyasi analist Adil Abdurrahim, el-Ahbar'a yaptığı açıklamada, "Bu silahın edinilmesi öncelikle hükümetin uluslararası alanda tanınmasını gerektiriyor. Kıbrıs ve Somali topraklarındaki uluslararası deneyimler göz önüne alındığında, bunun başarılması zor," dedi.

Abdurrahim, "HDG hükümetinin, özellikle komşu ülkelerden herhangi bir uluslararası destek alacağını düşünmüyorum. HDG, devleti yönetmesini sağlayacak siyasi bir projeden yoksun. Dahası, sahada savaşçıların kontrolünü neredeyse imkânsız hâle getiren saha komutanlığından da yoksun. Bu durum, vatandaşlara karşı çeşitli cinayet ve ihlallere yol açtı," diye ekledi.

Ayrıca, "Darfur'daki şehir ve köylerde Hızlı Destek'in kontrolündeki bölgelerde güvenlik büyük ölçüde kayıp. Cinayet, yağma ve kundaklama olayları yaygın," ifadelerini kullandı.

Abdurrahim, HDG'nin "Sudan ile sınır komşusu olan ülkeler için bir tehdit" oluşturduğunu belirterek, hükümetinin "komşu ülkelerden herhangi bir kabul görmesini" beklemediğini, "zira HDG güçlerinin Sudan sınırlarının ötesine uzanan etnik gruplardan oluştuğunu ve bu grupların sınırları aştığını, bu nedenle bu ülkelerin Hızlı Destek'in hırslarının ve çatışmalarının kendi topraklarına sıçramasından korktuğunu" dile getirdi.

Bu arada, Sudan Egemenlik ve Bakanlar Konseyleri, geçiş dönemini yönetmek üzere sivil bir hükümet kurmak amacıyla anayasal belgede değişiklikler yaptı.

Savaş sonrası aşama için hazırlanan ve "tüm siyasi güçleri bir araya getiren kapsamlı bir diyalog başlatmayı ve geçiş döneminin görevlerini tamamlamak üzere bağımsız bir ulusal yetkinlikler hükümeti kurmayı" içeren "yol haritasına" göre, bu dönemin bir ila üç yıl arasında sürmesi bekleniyor.

Değiştirilen belge henüz açıklanmamış olsa da, bazı gözlemciler Egemenlik Konseyi Başkanı Abdülfettah el-Burhan'ın, orduyla birlikte savaşan askeri oluşumları liderlerini hükümet pozisyonlarına atayarak memnun etmeye çalışabileceğini ve "uluslararası toplumu" yönetimin seçimlere kadar "ülkeyi yöneten sivil bir hükümetin elinde olduğuna" ikna etmeye çalışabileceğini belirtiyor.

Son günlerde, Hartum vilayetindeki askeri operasyonlarda gözle görülür bir düşüş yaşandı. Bu durum, Sudan Savunma Bakanlığı'nın modern savaş uçakları ve stratejik bir hava savunma sistemi satın alma anlaşmasını tamamladığı yönündeki haberlere rağmen, çatışmaların neden yavaşladığına dair soru işaretleri yarattı.