İsrail basını, Siyonist rejim ile Türkiye arasında, 'istikrarlı bir yönetim' kurulana kadar Suriye'nin nüfuz alanlarına bölünmesi konusunda bir anlayışa varılması ihtimalinin değerlendirildiğini yazdı.

YDH - İsrail ile Türkiye arasındaki ilişkilerde geçen hafta yaşanan gerilim, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın cuma günü Brüksel'deki NATO toplantısında yaptığı açıklamayla bir miktar yumuşadı.
Fidan, "Suriye'de İsrail ile herhangi bir çatışma görmek istemiyoruz. Ülkelerinin güvenlik meselelerine Suriyeliler tek başına karar vermeli," ifadelerini kullandı.
Geçen hafta İsrail savaş uçakları, Suriye'deki T-4 askeri havaalanını Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) girmeden hemen önce vurmuştu.
İsrail Savunma Bakanı Israel Katz, çarşamba sabahı Suriye’deki Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) rejiminin lideri Ebu Muhammed el-Colani’yi (şimdiki adıyla Ahmed Şaraa) uyararak, "İsrail'e düşman güçlerin Suriye'ye girmesine ve İsrail'in güvenlik çıkarlarını tehdit etmesine izin verirseniz çok ağır bir bedel ödersiniz," demişti.
Katz, mesajın sadece mevcut yönetime yönelik olmadığını belirtmek için, "Hava Kuvvetleri'nin dün Hama'daki T-4 havaalanı ve Şam bölgesindeki faaliyetleri gelecek için açık bir mesaj ve uyarıdır. İsrail'in güvenliğine zarar verilmesine izin vermeyeceğiz," diye ekledi.
Katz, doğrudan Türkiye'nin adını anmaktan kaçındı.
Yedioth Ahronoth gazetesinin iddiasına göre İsrail ABD ve Rusya'nın arabuluculuğunda Ankara ile Suriye'deki nüfuz paylaşımı ve güvenlik düzenlemeleri konusunda bir anlayışa varmayı umuyor.
Habere göre Siyonist rejim, Türkiye'ye Suriye'nin nüfuz bölgelerine ayrılmasını öneriyor.
Bu öneriye göre, istikrarlı ve seçilmiş bir hükümet kurulana kadar (ki bu yıllar sürebilir) doğu ABD'nin, batı sahili Rusya'nın, kuzey Türkiye'nin, güney ve doğu İsrail'in kontrolünde olacak, kalan bölgeler ise HTŞ rejimine bırakılacak.