Kudüs’te düzenlenen bir konferansta, Filistin devleti kurulmasının barış getireceği fikrini “saçmalık” olarak nitelendiren İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu, İsrail’in "her durumda" Gazze’yi askeri olarak kontrol edeceğini iddia etti.
YDH- İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu, Kudüs’te düzenlenen JNS Uluslararası Politika Zirvesi'nde yaptığı konuşmada, Filistin devleti kurulmasının barış getireceği düşüncesini “saçmalık, tamamen saçmalık” olarak nitelendirdi.
“Burada bulunan büyükelçiler için söylüyorum, hepiniz bunu biliyorsunuz,” dedi. “Gazze’de bir Filistin devleti kurmayı denedik,” diye devam etti. “Sonuçlarını gördünüz, değil mi?”
Netanyahu, yaklaşık 30 dakika süren konuşmasında, devam eden yedi cepheli savaştan bahsetti ve bu savaşın “aslında İran ve vekil güçlerine karşı yürütülen tek bir cephe savaşı” olduğunu ileri sürdü.
Gazze Şeridi hakkında konuşan Netanyahu, “Yapılması gereken daha çok şey var,” dedi. İsrail’in “Gazze’deki savaşı tamamlaması, esirleri geri getirmesi ve Hamas’ı yok etmesi gerektiğini” ifade etti.
İşgal rejimi başbakanı, “Hamas orada olmayacak ve Filistin Yönetimi'ni de oraya yerleştirmeyeceğiz,” dedi.
Netanyahu, “Yok edilmemizi isteyen bir rejimi, yine yok edilmemizi isteyen başka bir rejimle neden değiştirelim?” dedi.
Netanyahu'ya göre İsrail, "her durumda" Gazze’yi askeri olarak kontrol edecek.
“Peki geriye ne kalıyor? Aslında pek çok şey ve birçok fırsat,” diyen Netanyahu, “Ama elbette İran nükleer silaha sahip olursa hepsi suya düşer.” dedi.
Netanyahu, İran’ın uranyum zenginleştirmesini engellemek için Washington ile çalışacaklarını “taahhüt” etti.
İran'la yapılacak bir nükleer anlaşmanın “İran'ın uranyum zenginleştirme kapasitesini ortadan kaldırması gerektiğini” söyleyen Netanyahu, “İşe yarayan gerçek bir anlaşma, İran'ın nükleer silahlar için uranyum zenginleştirme kapasitesini ortadan kaldıran bir anlaşmadır” dedi.
Netanyahu şöyle devam etti: “İran'ın nükleer programının tüm altyapısını ortadan kaldırın. Bu yaşayabileceğimiz bir anlaşma.”
Netanyahu'ya göre, eğer iki taraf daha yumuşak bir anlaşma üzerinde uzlaşırsa, İran sadece zamanı tüketecek ve Donald Trump'ın görev süresinin dolmasını bekleyecek.
Ayrıca, İran'ın balistik füze üretiminin de görüşmelerin bir parçası olması gerektiğini söyledi.
“Kötü bir anlaşma hiç anlaşma olmamasından daha kötüdür” diyerek “tek iyi anlaşmanın” 2003 yılında Libya'nın kabul ettiği anlaşmayı örnek alan bir anlaşma olacağı görüşünü tekrarladı.
Başbakan, İsrail'in yıllar boyunca yürüttüğü “gizli faaliyetlerin” İran'ın nükleer programını on yıl geriye götürdüğünü iddia etti.
Biden yönetimine İsrail'in askeri sırları konusunda güvenmediğini belirten Netanyahu, Eylül 2024'te Hizbullah'a karşı düzenlenecek operasyon öncesinde Washington'a bilgi vermeyi reddettiğini söyledi: “New York Times'ı çok sık okumam ama neden onlara önceden haber vereyim ki? İnternette olurdu.”
Hizbullah'ın çağrı cihazlarının bubi tuzaklı olduğundan şüphelenmesi üzerine İsrail'in, İran'ın Lübnan'a gönderdiği tarama makinesini bombaladığını iddia eden Netanyahu, ancak üç çağrı cihazı kontrol edilmek üzere İran'a gönderilince harekete geçmeye karar verdiklerini ifade etti.
Ayrıca, İsrail'in, aralık ayında isyancılar Şam'ı ele geçirirken İran hava birliklerinin Beşşar Esed'i korumak için Suriye'ye ulaşmasını engellediğini de ileri sürdü.
Netanyahu, 27 Eylül'de işgalci güçler tarafından gerçekleştirilen ve Hizbullah lideri Hasan Nasrullah’ın şehit edildiği saldırıyı “Tahran merkezli kötülük eksenine ağır bir darbe” olarak tanımladı.
“Bu müthiş bir darbeydi. Bazı insanlar yerlerinin doldurulamaz olduğunu kanıtlar. Ve şu ana kadar Nasrullah yerinin doldurulamaz olduğunu gösterdi,” diyen Netanyahu, “Bu darbe aynı zamanda Esed’e de darbe vurdu, çünkü Esed, Nasrullah’a büyük ölçüde güveniyordu" diye ekledi.
Pazar günü İsrail’e bir balistik füze saldırısı daha gerçekleştiren Ensarullah’a karşı ABD'nin gösterdiği çabayı “takdirle” karşılayan Netanyahu şöyle dedi: “Amerika’nın Ensarullah’a karşı harekete geçmesini takdir ediyoruz. Amerika’dan aldığımız yardımı da takdir ediyoruz. Silahlar geliyor. Ortak hedeflere sahip olmamız önemli, ancak İran’ın nükleer silaha sahip olmasını mutlaka engellemeliyiz.”
İsrail’in sahada Amerikan askerlerine değil, “desteğe” ihtiyacı olduğunu belirten Netanyahu şunları söyledi: “Bu destek, BM Güvenlik Konseyi’nin İsrail’e bağlayıcı kararlar almaması anlamına geliyor. İsrail’in yaptırımlarla boğulmaması, uluslararası toplum tarafından izole edilmemesi anlamına geliyor ve bu destek, sistematik bir kamuoyu kampanyası tarafından tehdit ediliyor.”
Netanyahu son olarak, “Ve yapılması gereken tek bir şey var, savaşmaya devam edin.” dedi.
