Lübnan'da Direnişe Vefa İttifakı milletvekili Hasan Fadlullah, hükümetin meclise sunduğu banka reformu tasarısının mevduat sahiplerinin paralarını geri almasını garanti etmediğini belirtti. Fadlullah, tasarının anayasaya aykırı olduğunu ve yasa yapma sürecinde bir ilk teşkil ettiğini söyledi.

YDH - Lübnan'da Direnişe Vefa İttifakı milletvekili Hasan Fadlullah, hükümetin meclise gönderdiği bankaların durumunu iyileştirme yasa tasarısının tehlikeli olduğu konusunda uyardı.
El-Ahbar gazetesinin aktardığına göre Fadlullah, tasarının mevduat sahiplerinin paralarını geri alması için herhangi bir garanti sunmadığını, aksine paralarının akıbetini daha da belirsiz hale getirdiğini vurguladı.
Milletvekili Fadlullah, mecliste yaptığı açıklamada, "Tasarının maddeleri hakkında birçok çekincemiz var, ancak özünde mevduat sahiplerinin paralarını geri alması için herhangi bir garanti sunmuyor, aksine akıbetlerini bilinmezliğe itiyor," dedi.
Hükümetin banka reformunu, hakların sahiplerine iade edilmesinden ayırmak istediğini belirten Fadlullah, banka reformu talebinin temel nedeninin, bankaların görevlerini yerine getirmemesi ve mevduat sahiplerinin kendilerine emanet ettiği güveni koruyamaması olduğunu söyledi.
Bunun yanı sıra Fadlullah, hükümetin mali boşluğu ele almak, kayıpları belirlemek ve mali krize neden olanları sorumlu tutmak üzere yasa tasarısı sunmasının görevleri arasında olduğunu ifade etti.
Ayrıca, mevduat sahiplerinin paralarını koruma ve bankalardan geri alma konusunda net bir taahhütte bulunulması gerektiğini vurgulayan Fadlullah, bunun bankaların reformu veya yeniden yapılandırılmasıyla ilgili herhangi bir yasanın onaylanması için gerekli bir geçiş olduğunu belirtti.
Yeni banka yasasında anayasal kusur ve yasal hata olduğunu açıklayan Fadlullah, yasa tasarısının anayasanın 15. maddesine aykırı olduğunu söyledi.
Bu maddenin mülkiyetin yasa koruması altında olduğunu ve ancak kamu yararı için ve yasanın öngördüğü durumlarda, adil bir tazminat karşılığında mülkiyetin alınabileceğini belirttiğini hatırlattı.
Fadlullah, mevduat sahiplerinin paralarının özel mülkiyet olduğunu ve hükümetin bu paraları korumayı taahhüt etmeyen veya bankaların paraları iade etmekten kaçınmasına, tamamen veya kısmen silmesine olanak tanıyabilecek bir yasa çıkaramayacağını ifade etti.
Fadlullah, tasarının 37. maddesinde belirtildiği gibi, uygulamasının var olmayan başka bir yasanın onaylanmasına bağlanması nedeniyle yasal bir hataya da sahip olduğunu da sözlerine ekledi.
Bu maddenin, "uygulaması, mali boşluğun ele alınması yasasının onaylanıp yayınlanmasına kadar askıya alınır" şeklinde olduğunu belirten milletvekili, böyle bir bağlamanın yasa yapımında bir ilk teşkil ettiğini söyledi.
Hükümetin, uygulanamaz bir yasayı milletvekillerine onaylamaları için teklif ettiğini ve bunu başka bir tasarı sunana kadar askıya aldığını belirten Fadlullah, bunun yasa yapımında daha önce görülmemiş bir yenilik olduğunu ifade etti.
Diğer yandan mevduat sahiplerinin paralarını korumak için hükümetle işbirliğine hazır olduklarını yineleyen Fadlullah, ülkeyi doğru temeller üzerinde yükseltmek ve ulusal çıkarlardan kaynaklanan ciddi yasalarla reform sürecini sonuna kadar götürmek için hükümetle ve ülkesine sadık olanlarla işbirliğine hazır olduklarını vurguladı.
Fadlullah, mevduat sahiplerinin paralarını koruma ve meşru haklarına dokunma girişimlerini reddetme konusundaki kararlılıklarını yineledi.
Bu görevi tüm ulusal ve ahlaki sorumlulukla üstleneceklerini belirten Fadlullah, küçük veya büyük miktarda olsun, tüm mevduat sahiplerinin mevduatlarına dokunan hiçbir yasayı onaylamayacaklarını söyledi.
Son olarak milletvekili, bu paraların kendilerine ait olduğunu ve yalnızca onların bu paralar üzerinde tasarruf hakkı olduğunu belirtti.