Arap Basını'ndan bölge yorumları (06.04.2007)

img
Arap Basını'ndan bölge yorumları (06.04.2007) YDH

SAAF-Filistin Ulusal Yönetimi hem başkanlık hem de hükümet kanadıyla zorluklarla kurulan hükümetin önceliğinin




SAAF-Filistin Yorum: Kuds’ul Arabi: Abdulbari Atvan: “Filistin’deki Ulusal Birlik Hükümeti’nin ilk başarısızlığı”: Filistin Ulusal Yönetimi hem başkanlık hem de hükümet kanadıyla zorluklarla kurulan hükümetin önceliğinin güvenlik sorunu çözme olduğunu söyledi. Bundan dolayı Mekke anlaşmasına övgüler yağdırıldı. Ancak güvenlik sorunu halen daha devam ediyor; ekonomik ambargo sürüyor; çeşitli silahlı gruplar arasındaki silahlı çatışmalar durmadı; aşiret ve aileler şu anda hem yönetimden hem de tüm güvenlik birimlerinden daha fazla nüfuza sahip.

 

Irak’ta yeni koalisyon, Fikri Takip: İyad Allavi: “Bush’un Irak planının siyasi boyutu eksik”: Irak Eski Başbakanı İyad Allavi, Irak’taki çözümün askeri değil siyasi olduğunu ve Washington’un sorunun siyasi boyutuna daha fazla eğilmesi gerektiğini söyledi. Allavi Baasçıların tasfiyesinin yönetim boşluğu yarattığını savunuyor.

 

Suriye seçimler: Kuds’ul Arabi: Mazin Kem El-Maz: Suriye’deki seçimlerin çok önemli bir çığır açacağını düşünmüyorum. Zira yönetim varlığına hem halkına hem de dışarıya karşı biraz da olsa yasallık katabilmek için rutin bir yola başvuruyor. Tabi ki yönetimin yasal olmaması yeni yönetimini yeniden üretemeyeceği anlamına gelmiyor.

 

Mısır’da yönetimi değişiyor mu?: Mısır iktidarındaki Ulusal Demokrat Parti Yardımcı Genel Sekreteri Cemal Mübarek parti içerisinde kalacağını ve yeni bir siyasi parti kurmayacağını söyledi. Geçtiğimiz günlerde Kuveyt Haber Dergisi Mısır liderinin oğlunun El-Mustakbel adlı bir parti kurma niyetinde olduğunu ve 2011 yılında başkanlık seçimlerine aday olmak istediğini yazmıştı.

 

Suudi Arabistan Silah satın alımları: İsrail’de yayınlanan Haaretz gazetesi İsrail’in karşı çıkması dolayısıyla Suudi Arabistan’ın ABD yapımı silahları alamadığı, bu yüzden de İngilizlerle 72 Euro fighter tipi savaş uçağı üzerinde anlaşmaya çalıştığını yazdı. Habere göre İsrail eski güvenlik bakanı şu anda iletişim bakanı olan Şaol Mofaz geçtiğimiz aylarda Washington’u ziyaret ederek Suudi Arabistan’a silah satışının engellenmesini sağlamıştı. ABD ise İran’a karşı körfezde güçlü bir Suudi Arabistan’ın varlığını savunuyor.

 

İsrail karşısında Arap dünyası, Zuheyr Huveylid: Arap dünyası globalleşme sürecinde üç cepheye bölündü: Engel çıkaranlar, ılımlılar, dönüşenler. Birinci grup ne İsrail’le bir barış, ne İsrail’i tanıma ne de İsrail’le müzakereden yana. Bu grubun başını radikal İslamcılar, Arap milliyetçileri ve globalleşme karşıtı Arap solcuları çekiyor. İkinci grup demokrasi, İsrail’le diyalogu ve barışçıl çözümü savunuyor. Bu kafası karışık bir grup ve pratikte hiçbir yol alamadığı için destek görmüyor. Üçüncü grup ise son zamanlarda ortaya çıktı ve Arap dünyasındaki yönetimlerin demokrasiye geçişini, uygarlaşmayı ve değişimi savunuyor. Yazar Batıyla koalisyon kurmaya çalışmak yerine Arap dünyasının İran ve Türkiye ile anlaşarak Malezya, Endonezya, Çin ve Hindistan gibi ülkelerle koalisyonlar kurmayı savunuyor.

 

Pelosi’nin Şam ziyareti, Suphi Hadidi: Pelosi’nin ziyaretini siyasi ambargonun kaldırılması olarak görenler yanılıyor. Öncelikle Pelosi, ABD Dışişleri Bakanı olmadığı gibi Beyaz Saray’ın faaliyetlerinde hiçbir gücü olmayan bir isim. Şu anda Suriye uçakları Amerikan havalimanlarına inemiyor; Şam Merkez Bankası’yla hiçbir kontak kurulmuyor; Suriye’ye ihracat yapılmıyor. Yazar, Suriye’nin PKK’ya verdiği desteği çekmesini yönetimi koruma noktasında gerekli teminatlar alınca İran’ı bırakabileceğine dair örnek gösteriyor.

 

Pelosi ziyareti İsrail lobisinin işi, Rağide Derğam: Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi’nin Suriye ziyareti İsrail lobisinin teşvikiyle gerçekleşti. Buna göre Suriye’nin İran’dan ve Lübnan’daki Hizbullah’tan uzaklaşması için teşvik yolu kullanılıyor. Buna göre İsrail lobisi, Suriye’yi İsrail’e zarar veremeyecek zayıf bir komşu olarak görüyor. Bu durumdaki bir Suriye, İsrail cephesini etkinleştiremeyeceği için İsrail’in yararına… Bölgede İhvan tarzı radikal İslamcı bir yapılanmanın da önündeki engel olarak gözüken Suriye yönetimi alternatifi olmayan bir yapı arz ediyor.

 

Arap Zirvesi Yorumu, Dr. Azmi Bişara: Arap zirvesi Arapların durumunu yansıtır, üretmez. Peki Suudi Arabistan’ın ilgisini nasıl anlamak gerekiyor? Bu zirve yeni bir şey üretti mi? Yoksa Kral Abdullah’ın gayrı meşru işgal sözcüklerini mi yenilik saymamız gerekiyor? Filistin konusundaki hareketlilik gerçekten de ciddi mi? Suudi Arabistan ABD küskünlüğü siyasi bir konum belirleyebilir mi? Öncelikle Kral Abdullah’ın sözünü halkın talebini yürütebilecek bir tanımlama olarak görmek gerekiyor. Bu bir yenilik değil ama Suudi Arabistan’ın bunu dile getirebilmesi bir yenilik sayılabilir. Amerika’nın İran saldırısı için barış planını harekete geçirmesi gerekiyor. Bunu da projeyi geliştirme, pazarlığını yapma yahut değiştirme yoluyla gerçekleştirebilir. Her halükarda ABD ve müttefiki olan Arap ülkelerinin başı ve sonu olmayan Filistin davasıyla ilgilenmesi bir kayıp değil! Ancak Filistin sorunun çeşitli ilişkilere alet edilmesi bu tür adil davaların yıpranmasına yol açar. Belki de yeni olan projenin Olmert’e ulaşmaması durumunda BM gündemine sunulması ve üzerinde değişiklikler yapılması bir yenilik olabilir.

 

El-Cezire ilk başlıklar 4 haberi:

 

Ban-ki Moon Afrika Birliği ve Bm’nin Darfur’a asker göndereceğini açıkladı

 

İran Meclis Başkanı Haddadil Pakistan’da yaptığı açıklamada Pakistan’ın İran muhaliflerini desteklediğine dair bilgileri olmadığını söyledi

 

ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Rice’ın Mütteki ile Irak konusunda önümüzdeki ay görüşebileceğini söyledi

 

Robert Gates, 5 İranlı yetkiliyi bırakma niyetlerinin olmadığını söyledi