İsrail medyası, İsrail’in küresel imajında tehlikeli bir kırılma yaşandığını; Gazze Şeridi’ne yönelik süregelen saldırılar nedeniyle uluslararası alanda İsrail’e duyulan sempatinin azaldığını, işgal başbakanı Benyamin Netanyahu hükümetine yönelik eleştirilerin arttığını ve birçok ülkede İsrail karşıtı eylemlerin gündelik hale geldiğini vurguladı.

YDH- İsrail Kanal 12, Belçika’nın bakanlar Bezalel Smotrich ve Itamar Ben-Gvir’i istenmeyen kişi ilan ettiğini duyurdu.
Kararın, Avrupa Schengen Anlaşması’na üye tüm ülkelere genişletilmesi için hazırlık yapıldığı kaydedildi.
Belçika hükümeti, bu adımı “ulusal güvenliğe tehdit” ve “uluslararası hukukun ciddi ihlalleri” gerekçesiyle açıkladı.
Kanalın uluslararası ilişkiler muhabiri Keren Bezalel, Belçika Dışişleri Bakanlığı’nın 29 Avrupa ülkesini kapsayacak bir yasak üzerinde çalıştığını bildirdi.
Bu kararın, söz konusu bakanların Avrupa’ya seyahatini neredeyse imkânsız hale getireceği ifade edildi.
Aynı şekilde Kanal 12, Netanyahu’ya yönelik ABD’deki sert eleştirileri de aktardı.
Bazı Cumhuriyetçiler, Netanyahu’yu ABD’yi dış çatışmalara sürükleyen bir lider olarak tanımlarken, bir siyasetçi ise Netanyahu’yu medyada ağırlamayı “modern zamanın Hitler’ine ev sahipliği yapmak” olarak niteledi.
Kanalın ABD muhabiri Yona Lebron, İsrail karşıtı tepkilerin artık geçici bir durum değil, özellikle İran’a yönelik saldırıdan bu yana artış gösteren kalıcı bir eğilim haline geldiğini vurguladı.
Lebron, bu tartışmanın Netanyahu’nun en güçlü destekçilerinden olan Amerikan muhafazakâr sağında bile karşılık bulduğunu belirtti.
Lebron, Netanyahu’nun muhafazakâr hareket içindeki imajındaki aşınmanın dikkat çekici olduğunu söyledi.
Bir dönem İsrail sağı ile Amerikan sağının bağlarını simgeleyen Netanyahu’nun artık Washington’u gereksiz savaşlara sürükleyen bir lider olarak görüldüğünü ifade etti.
Kanal, siyasi arenanın ötesinde, dünya genelindeki protestolara da dikkat çekti.
Vuelta a España bisiklet yarışı sırasında Filistin yanlısı göstericilerin piste çıkarak yarışı durdurması, İsrail karşıtı eylemlerin yaygınlığını gözler önüne serdi.
Kanal 10’un Avrupa muhabiri Elad Simhaev ise bu protestonun istisnai olmadığını ancak organizatörlerin ve katılımcıların tepkilerinin kaygı verici olduğunu aktardı.
Simhaev, bazı katılımcıların İsrail ekibinin gizlice katıldığını öne sürdüğünü, bazılarının ise tamamen dışlanması gerektiğini düşündüğünü belirtti.
İsrailli bisiklet takımı sahibi Sylvan Adams’ın olayı “organize şiddet” olarak tanımladığı, protestocuları ise yalnızca İsrail bağlantıları nedeniyle sporcuları hedef alan “vandallar” olarak nitelediği kaydedildi.
Netanyahu’nun eski ofis yetkilisi Ido Nordan, duruma ilişkin değerlendirmesinde İsrail’in diplomatik ve medya alanında biriken başarısızlıklarla karşı karşıya olduğunu belirtti.
Nordan, hükümetin tepkisel adımlar attığını, kamuoyunu ikna edecek uzun vadeli bir vizyon ortaya koyamadığını ifade etti.
Nordan ayrıca, İsrail Dışişleri Bakanlığı’nda strateji eksikliği ve çok başlı yönelimlerin, ülkenin “işgalci bir devlet” olarak algılanmasına katkı sunduğunu söyledi.
Bu durumun uluslararası kamuoyunun tutumunu olumsuz etkilediğini ve İsrail’in karşı karşıya olduğu krizleri daha da derinleştirdiğini dile getirdi.
Kanalın yayınladığı analizlerde, İsrail’in Batı nezdindeki olumsuz imajının Gazze’deki savaş ve politikalarına yönelik artan tepkilerle giderek daha da kötüleştiği, bunun da İsrail’i uluslararası platformlarda yalnızlaştırdığı belirtildi.