İslam Devrimi Lideri Ayetullah Seyyid Ali Hamenei, ülkenin öncelikli meselelerini ele alarak, hükümetin temel sorumluluklarını ve alınacak önlemleri detaylı biçimde değerlendirdi; üretim ve piyasa disiplininden kamu harcamalarında israfa, ulusal güç ve onurun pekiştirilmesinden uluslararası ilişkilerde İsrail’e karşı tavra kadar kapsamlı önerilerde bulundu.
YDH- İslam Devrimi Lideri Ayetullah Seyyid Ali Hamenei, bugün öğleden sonra Cumhurbaşkanı ve Bakanlar Kurulu ile yaptığı toplantıda, halkın geçim şartlarından ekonomik üretime, enerji politikalarından kamu yönetimine kadar ülkenin öncelikli meselelerini ele aldı.
İslam Devrimi Lideri, hükümetlerin halkın geçim, güvenlik, sağlık, kültür ve yaşam tarzı gibi temel ihtiyaçlarını karşılamakla sorumlu olduğunu ve bu alanlarda önceliklerin titizlikle belirlenmesi gerektiğini ifade etti.
Ayetullah Hamenei, her saatin bir fırsat demek olduğuna ve bu saatlerin halk hizmetine dönüştürülmesi gerektiğine dikkat çekerek şöyle dedi:
“Hizmet fırsatını değerlendirebilir, gevşemekten ve eşzamanlı-çoklu çalışmalardan kaçınabilirsek ve gereksiz işlerle uğraşmazsak, sorunlar kesinlikle çözülür.’’
Sorun çözümünde görevlerin doğru önceliklendirilmesine dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayan Ayetullah Hamenei, “Öncelikleri belirlemek yönetimin temel hatlarından biridir; bu konuda meselelerin aciliyeti ve altyapısı göz önünde bulundurulmalıdır” dedi.
Toplantıda, ülkenin öncelikli sorunlarından ekonomi ile ilgili birkaç öneri de paylaşıldı.
Fiyatlardaki kontrolsüz artışlara karşı halkın kaygılarını gidermek ve piyasayı disipline etmek için daha ciddi önlemler alınmasını vurgulayan Devrim Lideri, halkın geçim şartlarını ülkenin en önemli meselelerinden biri olarak nitelendirdi.
Ayetullah Hamenei’nin ilk önerisi, “üretime dikkat edilmesi ve üretim birimlerinin canlandırılması” oldu:
“Ekonomi konusunu gerçekçi ve pratik olarak anlayan herkes, üretimin İran’ın ekonomik ilerlemesinin anahtarı olduğu konusunda hemfikirdir; bu nedenle üretime özel önem verilmelidir. Elektrik kesintileri bu birimlere uygulanmamalıdır (acil durumlar hariç).”
“Temel ihtiyaç maddelerinin zamanında ve eksiksiz temini” de bir diğer öncelik olarak vurgulandı.
Devrim Lideri, stokların güvenilir olmasının, fırsatçılar tarafından yaratılan fiyat artışlarını önleyerek halkın sofrasına doğrudan yansıdığını ve gıda tehdidini ortadan kaldırdığını ifade etti.
Bazı temel ürünlerin ithalatında tekelciliği eleştiren Devrim Lideri, bunun yetkililerin elini bağladığını belirtti:
“Temel ürünlerin ithalatını rekabetçi hâle getirin, yöneticiler farklı kaynaklardan tedarik sağlasın. Bu uygulama döviz ve riyal fiyatlarını düşürecektir.”
Halkın temel on ürünü fiyat endişesi olmadan alabilmesini sağlamayı hedefleyen uygulamaların önemine bir kez daha dikkat çekti.
“Piyasa disiplini” üzerinde durarak, halkın piyasayı terk edilmiş ve fiyatların dengesiz olduğu hissine kapılmaması gerektiğini belirtti; bu durumun halkın moralini olumsuz etkilediğini vurguladı.
Gerekli kışlık gaz stoklarına ve ithalat yoluyla gaz açığının giderilmesine dikkat edilmesi gerektiğini ifade eden Devrim Lideri, konut sorununa dair kısmi çözüm önerilerinin takip edilmesi gerektiğini de sözlerine ekledi.
Petrol üretimindeki düşüşe yol açan faktörlerden söz eden Devrim Lideri şöyle dedi:
“Sorunların çözümü ve petrol üretimi ile çıkarımının dönüştürülmesi için genç, eğitimli insanlardan yararlanın. Petrol ihracatında hareketlilik artırılmalı, müşteri portföyü çeşitlendirilmeli ve artırılmalıdır.”
Tüketimin kontrol altına alınmasını ve israfın önlenmesini elzem gören Devrim Lideri, çzellikle kamu sektöründe su, elektrik, gaz ve binalarda, gereksiz seyahatlerde, fazla eşlikçi ve lüks otel konaklamalarında israfın önlenmesi gerektiğini vurgulayarak “ne savaş ne barış” durumunun hâkim olduğu atmosferin yerine çalışma, gayret ve umut ikliminin hâkim kılınması gerektiğini belirtti.
Üretimin artırılması, alınan kararların sonuçlanana kadar takip edilmesi, mevcut uzlaşı fırsatının önemli görevleri yerine getirmek için değerlendirilmesi, konut sorununa çözüm bulunması ve özellikle kamu kurumlarındaki israfın önlenmesi konularında yetkililere önemli tavsiyelerde bulundu.
Ekonomi ve halk geçimi alanında çok daha ciddi önlemler alınması gerektiğini belirten Ayetullah Hamenei, dış gelişmelere bağlı kalınmaması gerektiğini vurguladı:
“Herkesin görevleri var, ancak düşmanın dayatmaya çalıştığı ‘ne savaş ne barış’ durumunu motivasyon, kararlılık, umut ve çalışma ruhu ile aşmalıyız; aksi hâlde bu durum ülke için zararlı ve tehlikelidir.”
Devrim Lideri, ulusal güç ve onurun pekiştirilmesinin hükümetlerin öncelikli sorumluluğu olduğunu vurgulayarak şunları söyledi:
“Bunların en önemlisi milletin ruhu, motivasyonu, birliği ve umududur; bunlar sözle ve eylemle oluşturulmalı ve zayıflamaları önlenmelidir.”
Devrim Lideri, yetkililer ile yazılı ve görsel iletişim yapanların ülkenin ve toplumun gerçek, umut verici güçlerini ön plana çıkarması, ülkenin gücünü, kapasitesini ve mevcut olanaklarını doğru biçimde aktarması, zayıflık ve yetersizlik hikayelerinden kaçınması gerektiğini vurgulayarak, basın ve İran Yayın Kurumu’nun da bu sorumluluğu üstlenmesini önerdi.
İran Cumhuriyeti Birinci Başkan Yardımcısı Muhammed Rıza Arif’in girişim ve çabalarına teşekkür eden Devrim Lideri, hükümet kararlarını takip için düzenlenen toplantıların önemini vurguladı.
Ayetullah Hamenei, Cumhurbaşkanı, yetkililer, yöneticiler ve hükümet bünyesinde fedakârlık gösteren çalışanlara teşekkür ederek, özellikle 12 günlük savaş sürecinde gerçek anlamda fedakârlık yapan kurumları övdü.
Cumhurbaşkanının motivasyon, çalışma azmi ve üretkenliğini takdir etti:
“Pizişkiyan Bey’in Çin’e yaptığı başarılı seyahati, potansiyel ekonomik ve siyasi zeminler oluşturdu; bu faydalı sonuçlar takip edilmelidir” dedi.
Ayrıca, Cumhurbaşkanının toplantıdaki sözlerini “güç, umut ve yetenek anlatısı” örneği olarak değerlendirerek, motivasyon, kararlılık ve güçlü ruhun hedef ve arzuların gerçekleşmesinin temeli olduğunu ifade etti.
Devrim Lideri, İslami hedeflerin, öğretilerin ve yasaların gerçekleştirilmesini sistemin temeli olarak nitelendirerek “İmam Humeyni, ilk günden bu prensipleri ortaya koymuştur.” dedi.
Alınan kararların uygulanmasını en öncelikli görev olarak nitelendiren Devrim Lideri, Cumhurbaşkanının bu süreci eyalet ziyaretleri, bakanlık gezileri ve halk ile yöneticilerle yakın iletişimle takip ettiğini belirtti; ancak orta kademe yöneticilerde aynı ruh oluşturulmazsa, kararların yönetim hiyerarşisinde seyreltilerek pratiğe yansımayacağını vurguladı.
Ülkede uzlaşı oluşturma imkanından duyduğu memnuniyeti ifade eden Ayetullah Hamenei, üç yetki organının başkanlarının empati, destek ve iş birliğini övdü; ancak karar alma ve icra sektörlerinin de bu sürece aktif katılması gerektiğini belirtti.
Mevcut uzlaşı fırsatının geçmişe kıyasla daha büyük olduğunu vurguladı ve “Bu fırsat, hükümetin sadeleştirilmesi ve varlığıyla yokluğu aynı olan kurumların azaltılması gibi önemli işler için kullanılmalıdır” dedi.
Konuşmasının son bölümünde Devrim Lideri, Gazze’de İsrail'in işlediği suçlar ve yol açtığı felaketlere değinerek, bu felaketlerin Amerika gibi güçler tarafından desteklense de üstesinden gelmenin mümkün olduğunu vurguladı.
İşgal varlığını protesto eden ülkelerin, özellikle İslam ülkelerinin, bu rejimle ticari ve siyasi ilişkilerini tamamen keserek onu izole etmeleri gerektiğini belirtti.
İsrail'i ''dünyanın en izole ve nefret edilen rejimi'' olarak nitelendirerek, dış politikanın temel hatlarından birinin hükümetleri bu yönde daha da teşvik etmek olması gerektiğini söyledi.
Hükümet önceliklerini açıkladı: “Her sorunun üstesinden gelebiliriz”
İran Cumhurbaşkanı Mesud Pizişkiyan, Devrim Lideri'nin önerilerinden ilhamla, hükümetin tüm eksiklikleri gidermek için çaba göstereceğine söz verdi.
''Allah'a güven, Devrim Lideri'nin rehberliği ile halkın katılımı sayesinde tüm sorunların üstesinden gelineceğini'' vurgulayan Pizişkiyan, “Sorunların Hepsini aşacağız.” dedi.
Pizişkiyan, ulusal birlik ve bütünlüğü güçlendirmenin hükümetin öncelikli gündemlerinden biri olduğunu vurguladı:
“Hepimiz birlik olursak, hiçbir güç İranlıları diz çöktüremez. Son uygulanan savaşta halkın empatisi düşmanı çaresiz bıraktığı gibi, halkın katılımıyla tüm sorunlar aşılabilir.”
Geçen yıl hükümetin en önemli program ve faaliyetlerini raporlayarak, enerji dengesizliği, kuraklık ve bazı dış meseleleri 14. hükümetin ilk yılındaki başlıca zorluklar olarak sıralayan Pizişkiyan, Enerjinin üretim üzerindeki doğrudan etkisini vurguladı.
Enerji sorununu çözmek için büyük çaba harcadıklarını ve durumun geçen yıla göre iyileştiğini belirtti.
Cumhurbaşkanı, dengesizlik henüz giderilmediği için halktan ve üreticilerden, kaçınılmaz elektrik ve gaz kesintileri için özür dileyerek Enerji Bakanlığı’nın bu yılki elektrik tüketimini azaltma planını etkili bulduğunu ve süregelen kuraklık öngörüsü doğrultusunda, önde gelen profesörlerden oluşan uzman ekiplerin kurulduğunu açıkladı.
Cumhurbaşkanı, yıl sonuna kadar 7 bin megavatlık güneş enerjisi kurulum planını hatırlatarak, yakıt rezervlerinin bu yıl 3 milyar metreküpten fazla arttığını ve kışın geçen yıla göre daha az sorun yaşanacağını belirtti.
Cumhurbaşkanı, ekonomik büyüme ve enflasyonun kontrol altına alınmasını hükümetin öncelikleri arasında saydı.
Genişleme ve artan harcamaların enflasyonun başlıca sebepleri olduğunu belirterek, idari yapıyı reform ederek hükümeti daha küçük ve çevik hâle getirmeyi, parlamento ve diğer kurumlarla iş birliğini güçlendirmeyi ve bütçe yapısını performansa dayalı ödeme sistemi ile düzenlemeyi takip edeceklerini açıkladı.
Bankacılık sistemindeki sorunların da enflasyon üzerinde etkili olduğunu ve Merkez Bankası’nın bu durumu denetlemekle sorumlu olduğunu ekledi.
Pizişkiyan, eğitimde adaletin yaygınlaştırılmasının öncelikli hedef olduğunu belirterek, yeni akademik yılda 2 bin 400 yeni okul açıldığını hatırlattı.
“Mahalle bazlı model ve halk katılımıyla kapsamlı bir okul inşa hareketi yürütüyoruz” dedi.
Ayrıca, toplumun yedide yedisine gıda kuponu tahsisini, halkın yaşam maliyetlerini düşürme ve sosyal refahı artırma önlemi olarak açıkladı ve uygulamanın kararlılıkla sürdürüleceğini belirtti.
Cumhurbaşkanı, sağlık sektöründe Aile Hekimi ve Yönlendirme Sistemi planının takip edileceğini ifade etti.
Son savaşta sağlık personelinin rolünü övdü ve diplomasi alanında hükümet programının, dış ilişkileri geliştirmek olduğunu belirtti:
“Ülkenin komşularla ilişkileri her alanda geçmişe göre daha iyi; bu ilişkilerin güçlendirilmesiyle, Avrupa ve Amerika’nın bizi yaptırımlarla durdurma fikri sonuç vermez.”
Rusya, Çin, Irak, Türkiye ve Avrasya ülkeleri ile yapılan önemli anlaşmalara değinen Pizişkiyan, tarafların sözleşmeleri hayata geçirme kararlılığına dikkat çekti.
Cumhurbaşkanı, temel koridorların tamamlanması, limanlar ve otoyolların bitirilmesiyle hayati altyapının geliştirilmesini öncelik olarak belirledi ve Zahedan-Çabahar demiryolunun yıl sonuna kadar tamamlanacağını açıkladı.
Pizişkiyan, petrol ve gaz sektöründe bu yıl günlük 250 bin varil üretim artışı hedeflendiğini duyurdu.
Ayrıca, bu yıl toplanan 10 milyon metreküpten fazla flar gazının değerinin 700 milyon dolar olduğunu ve önümüzdeki bir–iki yıl içinde tüm flar gazlarının geri döngüye kazandırılacağını söyledi.
