Devrim Muhafızları, General Abbas Nilfuruşan ve Hizbullah lideri Seyyid Hasan Nasrallah’ın şehadeti vesilesiyle yayımladığı bildiride, Kudüs özgürlüğüne kavuşana kadar direnişe desteğin süreceğini vurguladı. Direnişin yenilmez bir kültür olarak güçlenmeye devam ettiği ifade edilerek, bölge halklarına direniş yolunu sürdürme çağrısı yapıldı.
YDH- İslam Devrimi Muhafızları, General Abbas Nilfuruşan ve Hizbullah'ın merhum Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrullah’ın şehadet yıldönümü vesilesiyle yayımladığı bildiride, işgalci varlık bölgeden sökülüp atılana ve Kudüs özgürlüğüne kavuşana kadar Direniş Ekseni'ne desteğin süreceğini açıkladı.
Direniş liderlerinin şehadetinin İslami uyanışın ve Siyonizm karşıtı cephenin güçlenmesinde bir dönüm noktası olduğuna dikkat çekilen bildiride, bölge halklarının uyanıklık içinde, birlik ve kararlılıkla direniş yolunu sürdürmeleri gerektiği vurgulandı.
Bölgenin geleceğinin milletlerin iradesine ait olduğu, bu iradenin ise düşmanların yenilgisi ve direnişin kesin zaferi üzerine kurulu bulunduğu ifade edilen bildiride şu ifadeler yer aldı:
“Bismillahirrahmanirrahim”
Müminlerden öyle er kişiler vardır ki, Allah’a verdikleri söze sadık kalmışlardır; kimi adağını yerine getirmiş, kimi de sırasını beklemektedir. Onlar sözlerini asla değiştirmemiştir.
Lübnan İslami Direnişi liderleri Hüccetü’l-İslam ve’l-Müslimin Seyyid Hasan Nasrullah, Hüccetü’l-İslam Seyyid Haşim Safiyüddin, Güney Cephesi Komutanı Hacı Abdulmünim Kerki (Hacı Ebu’l-Fazl), Şehit Nasrullah’ın büro sorumlusu Hacı Samir Dib (Hacı Cihad), güvenlik sorumlusu Hacı İbrahim Cezini (Hacı Nabil) ve diğer üst düzey komutanlar; ayrıca İran İslam Cumhuriyeti’nin kıdemli askerî danışmanı, Devrim Muhafızları Tümgenerali Abbas Nilfuruşan, siyonist rejimin Beyrut’un Dahiye bölgesine düzenlediği hain saldırıda şehit oldular.
Bu münasebetle Devrim Muhafızları, Yüce Rehber ve Başkomutan Ayetullah İmam Hamenei’ye (Allah ömrünü uzun etsin), aziz şehitlerin ailelerine, direniş güçlerine ve bölge halklarına taziye ve tebriklerini sunarken; şehitlerin kanına vefasını ve direnişin ilkelerine bağlılığını bir kez daha vurgular.. İslam ümmetine ve özellikle İran milletine hitaben şu stratejik mesajları ilan eder:
1. Güvenlik ve onur, fedakârlığın ürünüdür
Bugün İslam ümmeti ve bölge halklarının güvenliği, düşmanların psikolojik savaşlarına verilen tavizlerin değil; direniş savaşçılarının fedakârlığının eseridir.
IŞİD fitnesine karşı mücadeleden siyonist işgale direnişe kadar, bu şehitlerin kanı halkların istikrarının ve İslami kimliğinin teminatıdır.
2. Zorbalığa karşı tek yol: Direniş
Tarih ve saha gerçekleri göstermektedir ki, küresel emperyalizm ve siyonizme karşı tek akılcı seçenek, aktif ve bilinçli direniştir. Her geri çekiliş ya da onur kırıcı uzlaşma, yalnızca düşmanın cüretini artırır, tehditlerini büyütür ve milletlere zillet dayatır.
3. Direniş kültürü yenilmezdir
Gazze’deki saldırılar siyonist rejimin başarısızlığını, direnişin ise sarsılmazlığını ortaya koymuştur. Direniş; siyasi veya güvenlik süreçlerinde tasfiye edilebilecek bir kurum değil, halkların inancında kökleşmiş bir kimliktir. Her gün daha da derinleşmekte, güçlenmektedir.
4. Şehit liderler: Devrim mektebinin talebeleri
Seyyid Hasan Nasrullah ve Seyyid Haşim Safiyyuddin, İmam Humeyni’nin (ra) ve İslam İnkılabı Rehberi’nin seçkin öğrencilerindendi.
İnançları, basiretleri ve cesaretleriyle Direniş Cephesi’ni İslam ümmetinin izzet sembolü, bölgenin stratejik gücü haline getirdiler.
5. Şeyh Naim Kasım’ın liderliği
Devrim Muhafızları, Hüccetü’l-İslam Şeyh Naim Kasım’ın cesur ve hikmetli liderliğine tam destek verdiğini duyurdu. Hizbullah’ın, Lübnan’ın güvenliğini koruma ve direniş yolunu sürdürme çabaları selamlandı.
6. Amerikan ve siyonist projelerin çöküşü
Amerikan ve siyonist çevrelerin direnişi zayıflatma planları defalarca başarısızlığa uğradı.
Allah’ın izniyle bu kez de düşman rezillikten ve hezimetten başka bir sonuçla karşılaşmayacaktır. Direniş zayıflamak bir yana, bölgenin denge unsuru olarak daha da güçlenmiştir.
7. Devrim Muhafızları’nın misyonu
Devrim Muhafızları, bu kritik dönemde direnişi destekleme görevini sürdüreceğini ilan etti. Bu yol, işgal tamamen sona erdirilene ve Kudüs özgürlüğüne kavuşana kadar sürecek ilahi ve milli bir misyondur.
Sonuç
Direniş liderlerinin şehadeti, İslam dünyasında uyanışın ve siyonizme karşı mücadelenin yeni bir dönüm noktasıdır.
Bölgedeki milletler, uyanıklıklarını koruyarak, birlik içinde direniş yolunu sürdürmeli ve tarihsel görevlerini yerine getirmelidir. Zira bölgenin geleceği milletlerin iradesine bağlıdır; milletlerin iradesi ise düşmanın yenilgisi ve direnişin kesin zaferidir.
