"X" platformunun yeni özelliği, binlerce hesabın kaynak ülke bilgisini görünür kılarak, dijital alanda yürütülen uluslararası müdahalelerin boyutunu gözler önüne serdi. Özellikle İsrail hesaplarındaki kışkırtıcı ve şiddet içerikli söylemler dikkat çekiyor.
YDH- El-Meyadin’de yer alan habere göre, "X" platformunda yapılan sınırlı bir teknik güncelleme beklenmedik bir tespit noktası oluşturdu.
Bu gelişme, dijital alandaki kamu söylemlerine yapılan dış müdahalelerin boyutunu ortaya çıkardı.
Platformun, "Hesabın Kaynak Ülkesini" gösterme özelliğini aktifleştirmesinin ardından, kullanıcıların binlerce hesabın konumunun, kendilerini tanıttıkları kimliklerle örtüşmediğini fark ettikleri belirtildi.
Bu durum, sosyal medyanın arkasında hangi gerçek aktörlerin bulunduğu ve ülkeler ile dijital çatışmaların nasıl geniş ölçekte şekillendirildiği konularında tartışmaların açılmasına yol açtı.
Politik hesapların kaynakları
Habere göre, söz konusu özellik, ABD ve Arap dünyasındaki bazı siyasi hesapların farklı ülkelerden yönetildiğini ortaya koydu.
Bu hesaplar yerel veya partizan kimlikler sergilese de, organize faaliyetlerin geleneksel sınırların ötesine geçtiği ve siyasi tartışmaları etkilediği bildirildi.
"Yahoo News" raporuna göre, Cumhuriyetçiler ve Demokratlar arasındaki çatışmaya karışan bazı önde gelen hesapların "Rusya, Hindistan, Bangladeş ve İsrail"den yönetildiği ifade edildi.
Buna karşın, kendilerini Amerikan muhafazakar veya liberal hesapları olarak tanıttıkları belirtildi.
Haberde ayrıca, gelişmenin yalnızca ABD ile sınırlı olmadığı, Arap ve diğer ülkelerde de benzer durumların gözlemlendiği bildirildi.
Bazı kullanıcıların kendilerini yerel temsilciler olarak sundukları halde, hesapların dış aktörler tarafından yönetildiği vurgulandı.
Bu durum, güncellemeyi "son yılların en tartışmalı özelliği" olarak nitelendiren yorumlarla da desteklendi.
İsrail ve bölgesel etkiler
Haberde, bu olayın İsrail siyaseti ve Filistin-Lübnan bölgesindeki çatışmalar bağlamında daha net bir siyasi boyut kazandığı bildirildi.
PressTV’nin aktardığına göre, "X" platformu yakın zamanda İbranice otomatik çeviri özelliğini devre dışı bıraktı; yapılan çeviriler ise hem resmi hem yarı-resmi İsrail hesaplarındaki “kışkırtıcı ve şiddet içerikli söylemin boyutunu” ortaya çıkardı.
France24 ise bu kararın "İsrail’in imajını koruma" amacı taşıdığını belirtti.
Benzer şekilde, "OpIndia" platformu, kaynak ülke bilgisinin ortaya çıkmasının Hindistan’daki bazı şüpheleri doğruladığını bildirdi.
Bazı hesapların yerel kimlikler sergileyip aslında dışarıdan yönetildiği ve organize siyasi kampanyalara hizmet ettiği ifade edildi.
Özellikle bu raporların, hedef ülkelerin politik ve sosyal bağlamından bağımsız şekilde yürütülen ama yerel konulara doğrudan müdahale eden ağları ortaya çıkardığı vurgulandı.
Dijital etki kampanyaları
Mart 2024’te, İsrail merkezli "FakeReporter" kuruluşunun raporuna göre, yüzlerce sahte İsrail hesabı, Batılı genç kitleyi hedef alan dijital etki kampanyalarında kullanılıyor.
Bu kampanyalar, "UNRWA" ve Hamas karşıtı anlatıları güçlendirmek için bilgi manipülasyonundan ziyade, haberlerin yeniden paylaşımı ve pekiştirilmesi yoluyla yürütülüyor.
Özellikle Amerikan yasama organları hedef alınıyor.
Ayrıca, İsrail Diaspora Bakanı Yuli Edelstein’in 2024’te ABD ve Kanada’da yürüttüğü dijital etki kampanyasının 2 milyon dolara mal olduğu bildirildi.
Kampanya, STOIC adlı bir siyasi pazarlama şirketi aracılığıyla yürütülüyor ve "işgal rejimini destekleyen anlatıları yaymak ve Müslüman toplumların imajını zedelemek" amacı taşıdığı belirtildi.
Haberde, kampanyanın Filistin yanlısı koalisyonlar içinde bölünme yaratmayı ve Amerikan sivil haklar konularını İsrail yanlısı bir söylemle ilişkilendirmeyi hedeflediği ifade edildi.
Geniş ölçekli dış müdahale ve izleme
El-Meyadin’de yer alan habere göre, güncelleme tesadüfi bireysel hesapları değil, platform ile dış aktörler arasında geniş çaplı bir etkileşimi ortaya koydu.
Bunlar arasında devlet, ticari ve sahte kimliklerle kamuoyu yönlendiren dijital lobiler yer alıyor.
Olay, içerik denetim ekiplerinde güvenlik veya askeri geçmişe sahip personelin rolü ve bu durumun Filistin ve Arap dünyasıyla ilgili tartışmalara etkisi üzerine soruları artırdı.
Haberde ayrıca, daha önceki dönemlerde, Batı’daki influencerlara Gazze savaşı sırasında "İsrail’in imajını parlatacak içerikler" paylaşmaları için 7.000 dolar teklif edildiği bildirildi.
Gönderilen içeriklerin hazır metin, standart hashtag ve yüksek üretim değerine sahip görsel/video içerdiği ifade edildi.
Yaklaşık iki ay önce, İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu’nun BM Genel Kurulu konuşmasının ardından, Amerika’daki İsrail yanlısı influencerlarla yaptığı kapalı toplantıda "söylem savaşı"ndan bahsettiği ve onların sosyal medyada İsrail yanlısı içerikleri desteklemelerini talep ettiği bildirildi.
Bunun yanı sıra, FBI’ın 2016–2019 döneminde yürüttüğü soruşturmalara göre, eski “Birim 8200" subaylarının yönettiği Psy-Group şirketinin ABD seçimleri sırasında dijital psikolojik savaş operasyonları yürüttüğü belirtildi.
Şirketin binlerce sahte hesap yönettiği ve farklı halkların lehçelerini taklit ederek kamuoyunu ve seçmen davranışlarını etkilemeye çalıştığı ifade edildi.
BBC’nin 2014 yılında yaptığı araştırmalara göre, “İngiltere Dışişleri Bakanlığı’nın Suriye’de sahte sayfalar ve yönlendirilmiş medya kampanyaları finanse ettiği; Dubai, Kıbrıs ve Türkiye’deki şirketler aracılığıyla kamuoyunu yönlendirmeye çalıştığı” bildirildi.
Haberde, "X" platformunun etkinleştirdiği bu özellik sayesinde ortaya çıkan durumun endişe verici olduğu ifade edildi.
Ayrıca, “dijital alanın artık halkın nabzını yansıtan bir alan değil, hükümetler, operasyon odaları, dijital ordular ve etki şirketleri arasında rekabetin yaşandığı bir saha” haline geldiği bildirildi.
Bu olayın yalnızca daha geniş sistemin küçük bir kısmını ortaya çıkardığı ve sürekli izleme, gözetim ve hesap verebilirlik gerektirdiği vurgulandı.