YDH- İran Meclisi milletvekillerinden Ali Mutahhari, Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad’ın Mir Hüseyin Musevi’nin yargılanmasını ima eden dünkü konuşmasına tepki gösterdi.
YDH- İran Meclisi milletvekillerinden Ali Mutahhari, Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad’ın Mir Hüseyin Musevi’nin yargılanmasını ima eden dünkü konuşmasına tepki gösterdi.
İranlı ünlü din alimi ve filozof Ayetullah Mutahhari’nin oğlu olan Tahran Milletvekili Ali Mutahhari, Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad’ın cuma namazı öncesinde yaptığı konuşmada seçim sonrasında yaşanan şiddet olaylarının liderlerinin cezalandırılması gerektiğine ilişkin sözlerinin İslam İnkılabı Rehberi’nin son açıklamasıyla çeliştiğini belirtti ve “eğer son olayları kışkırttığı suçlamasıyla birileri yargılanacaksa cumhurbaşkanının da seçimler sırasındaki sözlerinden ve davranışlarından dolayı hesap vermesi gerekir” dedi.
Mehr haber ajansına demeç veren Tahran Milletvekili Dr. Ali Mutahhari, cumhurbaşkanının dünkü konuşmasında üniversitelere yapılan saldırıların ve cezaevlerinde tutuklulara yapılan kötü muamelenin düşman senaryosunun bir parçası olduğuna ilişkin sözlerini değerlendirdi ve “Cumhurbaşkanının bundan ne kastettiğini bilmiyorum; ama galiba o Milli Güvenlik Kurulu Başkanı ve kriz yöneticisi olarak bu yasadışı hareketlerin soruşturulmasını üstünden atmak istiyor” dedi.
Cumhurbaşkanının bu konuda daha fazla açıklama yapması gerektiğini belirten Dr. Ali Mutahhari, “meclis araştırma komisyonunun çalışmalarını ciddiyetle sürdürmesi gerekiyor. İnkılap Rehberi’nin de birkaç gün önce açıkça ifade ettiği gibi bu yasadışı eylemler, hatta cinayetler bazı güvenlik görevlileri tarafından işlenmiştir. Cumhurbaşkanının sözleri ise Rehberin bu yönde buyurduklarıyla çelişmektedir. Her halükarda bazı güvenlik görevlileri bu olaylardan sorumludur ve bunların cezalandırılmaları gerekmektedir” dedi.
İslam İnkılabı Rehberi’nin bazı güvenlik görevlilerinin bu cinayetlerden sorumlu olduğuna ilişkin sözlerine karşın, cumhurbaşkanının bu olayların sorumlularının düşmanın ve rejimi devirmek isteyenlerin adamları olduğuna ilişkin sözlerinin sadece bir iddiadan ibaret olduğunu belirten Ali Mutahhari, “Cumhurbaşkanı’nın olayların asıl sorumluları ve liderleri olarak cezalandırılmasını istediği kişiler; Mir Hüseyin Musevi, Mehdi Kerrubi ve Ayetullah Rafsancani midir?” şeklindeki bir soruya da şu cevabı verdi: “Galiba Sayın Ahmedinejad bu kişileri kastediyor; ama bu sözleriyle kimleri kastettiğinin kendisine sorulması gerekiyor. Eğer bu kişilerden yaptıklarından dolayı cevap vermesi isteniyorsa, Cumhurbaşkanının da bu maceranın başlamasına sebep olan Musevi ile münazarasındaki tarzından ve tüm seçim süreci boyunca sergilediği davranışlarından dolayı cevap vermesi gerekir” dedi.
İslam İnkılabı Rehberi’nin son konuşmasında bu olaylarda dış bağlantı bulunduğuna kuşkuyla yaklaştığını ve şüphe ve söylenti üzerine hüküm verilemeyeceğini ortaya koyduğunu hatırlatan Ali Mutahahri, meselenin Musevi Ahmedinejad meselesi olmaktan çıktığını ve ülkenin hassas bir dönemden geçtiğini belirterek ortamın sakinleştirilmesi için heyecanların yerini mantığa bırakması gerektiğini ifade etti.
Son yaşanan olaylarla ilgili olarak Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi’nin ve meclisin birer araştırma komisyonu kurduğunu ve yeni yargı gücü başkanının da son olaylar konusunda son derece hassas olduğunu belirten Ali Mutahhari, İslam İnkılabı Rehberi’nin de soruşturmanın doğru bir şekilde sonuçlanması konusunda kararlı olduğunu ifade etti.
Son olaylar kapsamında 12 güvenlik görevlisinin ve bazı yargıçların görevden alındığına dikkat çeken Tahran Milletvekili Ali Mutahhari, “şu an soruşturma iyi bir seyir takip ediyor, İnkılap Rehberi de bu konuyu ciddiyetle takip ediyor ve cezaevlerinde yasadışı uygulamalara başvuranların cezalandırılmasını istiyor” diye konuştu.
Tutukevlerindeki tecavüz iddialarını dile getiren İtimad-ı Milli Partisi Başkanı Mehdi Kerrubi ile yaptıkları görüşmeye de değinen Ali Mutahhari, Mehdi Kerrubi’nin tecavüz mağduru olduğunu iddia eden 4 kişinin ismini kendilerine verdiğini ve bunların can güvenliğinin sağlanmasını istediğini belirterek, “Sayın Kerrubi’nin de söz konusu ettiği gibi bu kişilerin can güvenliğinin sağlanması son derece doğrudur. Bu kişilerin komisyonlara bilgi verebilmeleri için cangüvenliklerinin sağlanması gerekir” dedi.
