• 01/01/70 - 02:00
  • Yazar: Admin
  • Bu sayfayı yazdır img
    YDH

    YDH- Hizbullah Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrullah, bir süre önce kongresi yapılan Hizbullah’ın yeni siyasi manifestosunu açıkladı.




    YDH- Hizbullah Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrullah, bir süre önce kongresi yapılan Hizbullah’ın yeni siyasi manifestosunu açıkladı.

     

    Hizbullah Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrullah, video konferans yoluyla düzenlediği basın toplantısında Hizbullah’ın son kongresinin ardından yayımlanan yeni siyasi manifestosunu okudu ve basın mensuplarının sorularını cevapladı.

     

    Yayımladıkları yeni bildirgeyle Hizbullah’ın siyasi bakış açısını ortaya koymaya çalıştıklarını belirten Hizbullah Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrullah, “bu gelişmeleri değerlendirirken bizim direniş çizgimizin göz ardı edilmesi mümkün değildir. Bu bakış açısı iki hareket seyri çerçevesinde şekillenecektir. Bunlardan birincisi Direniş’in hareket çizgisidir. Direniş askeri ve siyasi zaferler kazanmış ve güç dengesini bozacak ölçüde direnişi halk sathına genişletmiştir. İkincisi ise ABD ve İsrail sultacılığının hareket seyridir. Bu da askeri yenilgilere ve siyasi başarısızlıklara tanık olmuş ve Arap ve İslam dünyasındaki gelişmeleri kontrol etmedeki güçsüzlüğünü ortaya koymuştur” dedi.

     

    Dünyadaki ekonomik piyasaların çöküşünün veya iflas edişinin ve Amerika’nın ekonomik açıdan yaşadığı buhranın dünyadaki istikbar düzeninin bunalımını derinleştirdiğini belirten Seyyid Nasrullah, “Tarihi değim sürecinin tek kutuplu bir düzen isteyen sultacı bir güç olarak Amerika’nın çökmekte olduğunu ve Direniş hareketlerinin de bu değişimin merkezinde yer aldığını gösterdiği söylenebilir. Bölgedeki değişimde merkezi rol oynayan direniş hareketleri, stratejik bir seçenek olarak kendisini göstermiştir” diye konuştu.

     

    Hizbullah Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrullah, Lübnan direnişine de değindiği konuşmasında Lübnan Direnişi’nin cihat çizgisinde adımlar atmayı sürdürdüğünü insani değerlere inanarak ve ulusal çıkarlara bağlı kalarak Allah’ın yardımıyla kazandığı askeri ve siyasi zaferlerle meselesinin haklılığını ortaya koyduğunu söyledi.

     

    “Direniş, uzun seyri boyunca kazandığı zaferlerle çeşitli aşamalardan geçti, bir kurtuluş hareketinden bir denge ve düşmana karşı koyma gücüne, daha sonra da caydırıcı bir savunma gücü aşamasına geçti. Buna ilaveten içeride oynadığı siyasi rolle güçlü ve adil bir ülke kurmanın etkili bir rüknü olma rolü oynuyor. Ulusal bir değer olmaktan insani, İslami ve bir Arap değeri olma konumuna yükseldi” diyen Nasrullah, Hizbullah’ın tüm sorunlara halkına inanarak çözüm belirlediğini ifade etti.

     

    Konuşmasında Hizbullah’ın son kongresinde “siyaset belgesi” olarak ortaya konan bildirgeye değinen Seyyid Nasrullah, metnin “Amerikan tasallutu ve uyanış” olarak adlandırılan birinci bölümüyle ilgili olarak şunları söyledi: “Amerika, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra dünyaya tasallut etmeye başladı. ABD dünyayı, bu ülkenin özel şartlarını kabul etmesi gereken bir pazar olarak görüyor. Bundan daha da tehlikelisi onlar, dünyanın kendi mülkleri olduğunu düşünüyor.”

     

    Küreselleşmenin bir askeri küreselleşmeye dönüştüğünü belirten Nasrullah, bunun sonuçlarının Afganistan, Irak, Filistin ve Lübnan’da görüldüğünü söyledi.

     

    Amerika’nın 11 Eylül’den sonra terörizmle savaş adı altında başlattığı askeri müdahaleleri analiz eden Nasrullah, Amerika’nın Irak ve Afganistan’da yenilgiye uğradığını savundu.

     

    Lübnan ve Filistin direnişlerinin bölge için stratejik bir seçenek olduğunu belirten ve Arap ülkelerine İsrail’le müzakereleri bırakmaları çağrısında bulunan Hizbullah Genel Sekreteri, İsrail’in müzakereleri, çıkarları doğrultusunda kendi şartlarını dayatmak için kullandığını söyledi.

     

    İsrail’in kurulduğu 1948 yılından bu yana Lübnan’ı tehdit etmeye başladığını belirten Nasrullah, 1978 yılında Lübnan’ı işgal etmenin zeminlerini oluşturan İsrail’in 1982’de ABD desteği ve BM’nin göz yummasıyla Lübnan’ı işgal ettiğini söyledi ve “böyle bir facianın gölgesi altında Lübnan halkı, milli, ahlaki ve dini görevlerini yerine getirerek haklarını ve ülkesini savundu” dedi.

     

    Hizbullah Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrullah’ın basın toplantısında açıkladığı bildirgenin tam metnini yayımlayacağız.

     

    

    Makaleler

    Güncel