YDH- İran’da yayımlanan Tehran-ı Emroz gazetesi Başyazarı Muhammed Azizi, İran Dışişleri Bakanı Menuçehr Mutteki’nin azlediliş biçimini eleştirdiği yazısında Başbakan Recep Tayyib Erdoğan’ın yönetim tarzının örnek gösterdi.
YDH- İran’da yayımlanan Tehran-ı Emroz gazetesi Başyazarı Muhammed Azizi, İran Dışişleri Bakanı Menuçehr Mutteki’nin azlediliş biçimini eleştirdiği yazısında Başbakan Recep Tayyib Erdoğan’ın yönetim tarzının örnek gösterdi.
Senegal Cumhurbaşkanına mesajını iletmek üzere bu ülkeye gönderdiği Dışişleri Bakanı Menuçehr Mutteki’yi Senegal’de iken görevden alan İran Cumhurbaşkanı Menuçehr Mutteki’nin bakanını görevden alma tarzını eleştiren Tehran-ı Emroz gazetesi Başyazarı Muhammed Azizi, bugünkü yazısında “Sayın Cumhurbaşkanı, dışişleri bakanının onuncu hükümetin kapasitesinde olmadığına inanıyor. Biz de onun bu görüşüne saygı duyuyoruz; ancak onun görevden alma tarzı konusundaki eleştirimizi de gizleyemeyiz” dedi.
“Önemli olan şahıslar değil, oluşmaya başlayan davranış şeklidir. İnsanların saygınlıkları korunmalıdır ve cumhurbaşkanı da bu konuda başkalarına örnek olmalıdır” diyen Azizi, İran kültüründe ve dini gelenekte kişilerin, özellikle de mümin kardeşlerin saygınlıklarının korunması gerektiğinin vurgulandığını hatırlatarak “davranışlarımız başkalarının hizmet motivasyonunu kıracak şekilde olmamalıdır” diye yazdı.
Tehran-ı Emroz gazetesi Başyazarı Muhammed Azizi, bugünkü yazısında “Siyasetin mahiyeti görüş ayrılıklarından başka bir şey değildir; ama bu görüş ayrılıklarının çözümleniş biçimi, o toplumun siyasi kültürüyle doğrudan ilişkilidir. Burada artık muhatap belli bir şahıs değildir, bizatihi biziz. Benden size kadar hepimiz.”
Dışişleri Bakanı Menuçehr Mutteki’nin Ahmedinejad’ın mesajını Senegal Cumhurbaşkanına iletmek üzere Senegal’e gittiği bir sırada görevden alındığına dikkat çeken Azizi, Başbakan Recep Tayyib Erdoğan’ın yönetim tarzını örnek gösterdiği yazısında şunları ifade etti. “Hemen yanı başımızda Sayın Erdoğan’ın da bazı bakanlarıyla sorunları olmuştu ve olmaya da devam ediyor; ama her halükarda birbirlerine tahammül ediyorlar ve birlikte çalışıyorlar. Biz, her zaman iyi bir karşılayıcı; ama kötü bir uğurlayıcı olduk. Bırakın bu kez bu kuralı değiştirelim ve görüş ayrılıklarımıza rağmen bir arada oturabildiğimizi, birbirimize gülümseyebildiğimizi ve geçmişi unutabildiğimizi gösterelim.”
