Cihatçılar ile YPG'nin anlaşması ve Türkiye’nin rolü

img
Cihatçılar ile YPG'nin anlaşması ve Türkiye’nin rolü YDH

YDH Analisti Hasan Sivri, Cihatçı gruplarla YPG'nin anlaşmasını ve bu anlaşmanın sahaya yönelik muhtemel etkilerini yazdı.




Suriye’de silahlı grupların çeşitliliği ve askeri sahadaki konjonktürün kırılganlığı ideolojik paralelliği olan grupların birbiriyle savaşmasını, karşıt grupların ise işbirliği yapmasını sürpriz olmaktan çıkardı.

Deyr ez-Zor’da el-Kaide bağlantılı IŞİD ve Nusra örgütlerinin savaşı şiddetlenerek sürerken,  Halep kırsalında uzun süre birbiriyle savaşan cihatçı gruplarla Kürt gruplar arasında anlaşma yapıldığı açıklandı.

Anlaşmanın taraflarına ve hedeflerine geçmeden önce 7 maddeden oluşan içeriğine bakalım.

1-Halep ve kırsalı için, Şam Operasyon Odası ve YPG arasında geçici ateşkesin “ilk aşaması” imzalandı.

2-Bu anlaşmaya ve üzerinde Şam Operasyon Odası damgasının bulunduğu resmi belgeye göre, tarafların kontrolündeki yollar, belirlenen yönde ve belirlenen araç türüne göre, Nusayri rejimine karşı savaşmak üzere karşılıklı kullanılabilecek.

3- İki taraf arasında esir değişimi yapılacak. “Hapishanelerin temizlenmesi”

4- Kontrol altındaki bölgelerde ve YPG mıntıkasındaki insanların yaşam koşulları iyileştirilecek.

5- İki tarafın kontrol altındaki bölgelerde, askeri nokta kurulmadan önce karşı taraf bilgilendirilecek.

6-Nubbul ve Zahra bölgeleri abluka altına alınacak ve bölgedeki sivillerin giriş çıkışları engellenecek.

7- Anlaşmanın süresi 6 aydır, uzatılabilir.

İmza: Şam Operasyon Odası-Halk Koruma Birlikleri (YPG)

Şam Operasyon Odası

Şam Operasyon Odası, Suriye'de 4. yılına giren savaşta, kapsadığı silahlı gruplar bakımından şu ana kadar kurulmuş en geniş operasyon merkezi.

Bu merkez, El-Kaide'nin Suriye'deki resmi kolu olan ve 2 gün önce Humus'ta 40'tan fazla kişinin ölümüne neden olan bombalı saldırıyı üstlenen Nusra Cephesi, İslami Cephe ve Mücahitler Ordusu adlı grup tarafından 9 Şubat’ta kuruldu.

Operasyon Odası bu aralar gözünü Halep'e dikmiş durumda. Halep'e 5 ayrı cepheden saldırı başlatan oda, Halep'teki operasyonuna da 'Kafirleri Kesme Operasyonu' adını vermişti.[1]

Şam Operasyon Odası ve Türkiye

Lübnan'da yayın yapan el-Meyadin televizyonunun ardından Lübnan'ın en prestijli gazetesi es-Sefir de Şam Operasyon Odası ile Türkiye arasındaki ilişkilere dikkat çekti. El-Meyadin televizyonu, Halep saldırılarının arkasında Türk istihbaratının olduğunu vurguladı.

Saldırıları komuta eden isimlerin ve silahlı grupların Türkiye ile ilişkisine dikkat çeken El-Meyadin, Keseb operasyonu için de Antakya'da bir operasyon odası kurulduğunu bildirdi.[2]

Es-Sefir'in medyada yoğun ilgi gören analizine göre ise Çeçenlerin, Halep ve Keseb çatışmalarında komuta düzeyinde yer alması tesadüfi değil.

Suriye'de bulunan en tehlikeli Çeçenler, Halep ve Keseb'te en ön saflarda yer alıyor. Es-Sefir, Suriye'de savaşan Çeçenlerin daha önce uzun bir süre İstanbul'da ikamet ettiklerini yazdı. Bu isimler, Halep'te Muhacirin ve Ensar Ordusu başındaki Selaheddin Şişani ve Keseb'te savaşan Cünd Şam komutanı Muslim Şişani.

Es-Sefir, Türkiye ile ilişkileri olan bu iki ismin eş zamanlı olarak Keseb ve Halep'te operasyona çıkmalarının arkasında, Türkiye'nin olduğunu iddia ediyor.

Muslim Şişani'nin yardımcısı yine Çeçen olan Ebu Turab Şişani iken Selahaddin Şişani'nin yardımcısı Dağıstan uyruklu Muhanned isimli bir cihatçı.

Özbeklerden oluşan İmam Buhari tugayı da Çeçenlere destek veren gruplar arasında. Bu saldırının genel komutanlığını ise Selahaddin Şişani yapıyor.[3]

Ayrıca Keseb'te savaşan Çeçen gruplar, militanlarının bir kısmını, Halep'teki ''dostlarına'' desteğe gönderdiklerini duyurdu. 

Halep'teki operasyonlarına Türkmenleri de katan Çeçenler kuzeybatı Halep'ten saldırırken, şeriat yanlısı radikal grup Mücahidin Ordusu da güneybatı Halep'te yer alıyor. Aynı safta savaşan Türkmen tugaylar ise şöyle: Sultan Murad ve Sultan Fatih Mehmet Tugayı ile birlikte Muntasır Billah müfrezesi.

Nubbul ve Zahra Beldeleri

YPG ve Şam Operasyon Odası arasındaki anlaşmada yer alan Nubbul ve Zahra beldeleri, Afrin'in hemen güneyinde yer alıyor. Çok uzun bir süredir kuşatma altında olan ve Şiilerin yoğunlukta yaşadığı beldeler, Suriye yönetiminin kontrol alanından uzakta kalıyor. Ordu güçlerinin bulunmadığı beldeleri yerel güçler ve komiteler koruyor. Resmi açıklama gelmese de Hizbullah güçlerinin de burada olduğuna dair bir takım iddialar mevcut.

Nubbul ve Zahra, Hatay'ın 35 kilometre doğusunda yer alıyor.

 

[1] Saldırının ayrıntıları için bkz. YDH. 23 Nisan 2014. Tekfirci ittifak Keseb’den sonra Halep'te http://www.ydh.com.tr/HD12779_tekfirci-ittifak-kesebden-sonra-halep-te.html

 

[2] Es-Sefir. 28 Nisan 2014. أهداف التدخل التركي في جبهتي حلب وكسب http://www.almayadeen.net/ar/news/syria-m1tNB_QWMUmwAqMbAVj5EQ/%D8%A3%D9%87%D8%AF%D8%A7%D9%81-%D8%A7%D9%84%D8%AA%D8%AF%D8%AE%D9%84-%D8%A7%D9%84%D8%AA%D8%B1%D9%83%D9%8A-%D9%81%D9%8A-%D8%AC%D8%A8%D9%87%D8%AA%D9%8A-%D8%AD%D9%84%D8%A8-%D9%88%D9%83%D8%B3%D8%A8

 

[3] Halil Harb, es-Sefir. 1 Mayıs 2014. هجوم تركي ـ خليجي لاستكمال غزو حلب http://www.assafir.com/Article/1/348743/MostRead

 



Makaleler

Güncel