ABD’nin Suriye şaşkınlığı ve yeni bir kimyasal tezgah ihtimali

img
ABD’nin Suriye şaşkınlığı ve yeni bir kimyasal tezgah ihtimali YDH

Rus Uzman Boris Dolgov'a göre ABD, güç kullanılarak kovulmadıkça, başka ülkelere genişlemekten vazgeçmiyor.




“Afrin kantonu”nda YPG’nin eski resmi sözcüsü olan Rezan Hido, RİA haber ajansına verdiği demeçte, Washington’un, YPG’nin ağırlıkta olduğu Suriye Demokratik Güçleri’nin siyasi kolu durumundaki Suriye Demokratik Konseyi ile Şam arasında yürütülen görüşmelerin olumlu bir sonuca varmasına izin vermediğini; Suriye ordusunun Fırat’ın doğusuna ve Türkiye sınırına erişememesi için her şeyi yaptığını söyledi. 

Suriye Dışişleri Bakan Yardımcısı Faysal Mikdad, çarşamba günü, TSK’nın olası bir operasyonuna yönelik olarak Suriye’nin kuzeydoğusundaki Kürtlerle görüşmeleri yoğunlaştırdıklarını bildirmişti. 

Mikdad açıklamasında, Suriye hükümetinin Kürtlerle geçtiğimiz yıl yaptığı bir dizi görüşmeyi de hatırlatmış, “sürece olumlu baktığını ve çıkmaz bir sokakta bulunduklarını düşünmediğini” söylemişti.

Rezan Hido, ABD’nin baskısıyla ilgili şu ifadeleri kullandı:

“James Jeffrey’nin bir dizi mesaj gönderdiği ve bunlarda, YPG yönetimine, Şam ile anlaşmakta acele etmemesini önerdiği hususunda bana bilgi verildi. Jeffrey bu mesajlarda bir takım değişiklikler olacağını söylemiş ve şubat ayında NATO toplantısı yapılacağını bildirmiş. Güya böylelikle Kürtlerin menfaatleri açısından da çok şey değişecekmiş. Hava sahasının kapatılmasıyla ilgili görüşmeler olduğunu da belirtmiş.”

Hido, SDG ile Suriye hükümeti arasındaki görüşmelerin olumlu geçtiğini bunların sürdürüleceğini belirtti: “Ben, karar alınmasındaki gecikmelerin, SDK ve SDG’nin menfaatine olmadığını düşünüyorum. Bana kalırsa ne yazık ki SDG’nin bir kısmı ve YPG yönetimi halen, AB’nin kararlarında değişiklik beklentisi içindeler.”

SDK Başkanı Riyad Derar’ın daha bir ay önce Şarku’l- Avsat gazetesine verdiği mülakatta, Suriye hükümetinin meşruiyetini daha 2011 martında kaybettiğini söylediğini hatırlatan Hido, şu anda Kürtler arasında bu tür görüşler olmadığını, öte yandan Faysal Mikdad’ın son açıklamasında olduğu gibi olumlu görüşler dile getirildiğini söyledi. 

“Washington’un son vaatlerinin amacının öncelikle SDG ve YPG komutanlığının Şam ile görüşmelerinde pozisyonlarını sertleştirmelerini amaçladığını düşünüyorum. Çünkü onlar, bir anlaşmaya varılması durumunda bunun, Suriye ordusunun bütün sınır hattında ve Fırat’ın doğusunda bulunması anlamına geleceğini biliyorlar,” diyen Hido, Suriye ordusunun Fırat’ın doğusuna ve sınır hatlarına geçmesinin, Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyindeki askeri senaryosuna gündemin dışına düşürdüğünü açıkladı. Zira, Hido’ya göre, Türkiye, BM üyesi olan ve Rusya ile İran’ın müttefiki durumundaki bir ülkenin ordusuna karşı savaşmayacaktır. 

Hido, şöyle ekledi:

“Kürt yönetimi, durumun ve zamanın onların avantajına olmadığını anlamalı. Kararı erteleyerek zamana oynamak, yenilgiyle eş anlamlı.”

Rus uzmanlar ABD’den yeni bir provokasyon beklentisi içinde

Rusya Bilimler Akademisi Doğu Enstitüsü Bilimsel Yöneticisi Vitaliy Naumkin, Suriye’ye yönelik yakın zamanda yeni bir kimyasal provokasyonu sergileneceğine ve uluslararası koalisyon güçlerince saldırı gerçekleştirileceğine emin olduğunu ifade etti.[1]Naumkin’e göre bu saldırı, ABD’nin kuvvetlerini Suriye’de tutması için bahane teşkil edecek. 

Rusya Bilimler Akademisi Doğu Enstitüsü Arap ve İslam Araştırmaları Merkezi çalışanlarından Boris Dolgov da böyle bir provokasyon beklentisi içinde. İdlib’de HTŞ’nin saldırılarını yoğunlaştırmasına da bu kapsamda yaklaşan Dolgov, ABD’nin Suriye’den ayrılmasının “sadece bir göz boyama” olduğunu ifade ediyor. “Bölgedeki stratejik amaçlarını gerçekleştirebilmiş değiller, dolayısıyla öyle ya da böyle bunlara erişmeye çalışacaklar,” diyen Dolgov, Trump’ın söylemlerinin sadece bir siyasi oyun çerçevesinde sarf edildiği kanaatinde:

“ABD’nin güç kullanılarak kovulmadan, başka ülkelere yayılmaktan kendi iradesiyle vazgeçtiğine dair tarihte bir örnek yok.”

ABD’nin Suriye’de yirmi kadar üs tesis ettiğini, alınan istihbarata göre bunların bir kısmına hava savunma sistemleri de kurduğuna dikkat çeken Dolgov, bunların kapatılmasının veya başka bir güce devredilmesinin pek mümkün görünmediğini, ABD’nin nüfuzunu yaymak için bunları köprübaşı olarak kullandığını söylüyor. 

ABD’nin, İran hükümetini devirmekten başka Rusya’yı Ortadoğu’dan çıkarmayı veya nüfuzunu en aza indirmeyi amaçladığını belirten uzman, sözlerini şöyle tamamlıyor:

“Amerikalıların Ortadoğu’da tamamlanmamış daha bir dizi önemli hedefi var. Bu hedeflere erişmeyi, dünyanın hegemonu statülerini destekleyecek bir görev sayıyorlar.”

Mısır Sendikalar Başkan Yardımcısı da Suriye’de

Arap ülkelerinin Suriye ile ilişki kurma maratonu da sürüyor. Bu konudaki ilginç gelişmelerden biri de bugün Mısır Emekçiler Sendikası Başkan Yardımcısı Muhammed el-Camal ile Suriye Tüm Sendikalar Federasyonu Başkanı Gamal el-Kadri arasında yapılan görüşmeydi.[2]

El-Camal, görüşmede, Suriye ve Mısır’ın bir bütün olduğunu söyleyerek, Suriye’nin yeniden inşası aşamasında Kahire’nin dost ülkeye aktif bir şekilde yardım etmeye, tecrübe teatisine, fabrikaların geliştirilmesini desteklemeye, yeni fabrikalar inşasına yardımda bulunmaya ve yabancı yatırımcıları Suriye’de yatırımda bulunmaları için özendirmeye hazır olduğunu belirtti. 

Açıklamadaki en ilginç nokta, hiç şüphesiz, bir sendikacının emperyalist yatırımcılar için arabuluculuk mesajı vermekte hiçbir sakınca görmüyor olması. 

Salih Muslim, Washington Post’a: “Yol haritamızı Ruslara verdik”

Salih Muslim’in 9 Ocak’ta The Washington Post’a verdiği demeçte de ilginç ayrıntılar vardı.[3]Twitter mesajlarına bakılırsa, Trump’ın Suriye’den çekilme kararını açıkladığından beri ABD’yi ikna etmeye çalışanlar arasında yer aldığı anlaşılan Muslim, Kürtlerin Moskova’ya, Kürtler tarafından 2012’den beri ele geçirilen geniş toprakların her yerinde Suriye hükümetinin hükümranlığını tesis etmesine izin verecek bir öneride bulunduğunu belirtiyor. 

Muslim’e göre Kürtler buna karşılık Suriye hükümetinden onların kendilerini yönetmelerine devam etmelerini sağlayacak derecede bir otonomi talep ediyorlar.

Muslim, “Yol haritamızı Ruslara verdik. Şimdi bir karar bekliyoruz,” diyor.

Muslim’in Trump’ın açıklamasından beri yaptığı açıklamalar ve mesajlara bakılırsa, The Washington Post’a verdiği demeçte söyledikleri kadar, demecin amacı da sorgulanmaya muhtaç. Belki de Muslim ve ABD’deki ortakları, Amerikan hükümetini Rusya ile korkutmak için böyle bir yola başvuruyorlar.

Pat Buchanan: “Ortadoğu’da Savaş Kaybedildi”

Moskovskiy Komsomolets, ABD’nin ünlü ve etkili, muhafazakâr yorumcularından Pat Buchanan’ın “Ortadoğu’da Savaş Partisi Nasıl Kaybedildi” başlıklı makalesine değiniyor.[4]Nixon, Ford ve Reagan’a danışmanlık da yapan Buchanan, makalesine, Obama’nın 18 Ağustos 2011’de The Washington Post’ta “Esad gitmeli” başlığıyla yayınlanan sözlerini alıntılayarak başlıyor:

“Başkan Esad’ın çekilmesinin zamanı geldi.”

Dönemin Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy ile Britanya Başbakanı Cameron’un da aynı kanaatte olduğunu söyleyen Buchanan şöyle devam ediyor:

“Yedi yıl ve hayatını kaybeden 500 bin Suriyeliden sonra gidenler Obama, Sarkozy ve Cameron oldu. Esad, hâlâ Şam’ı yönetiyor. Suriye’deki 2 bin Amerikalı da eve dönüyor. Başkan Trump, yakında döneceklerini söylüyor.”

Senator Lindsey Graham’ın “ama şimdi olmaz, yoksa Kürtler katliama uğrar” dediğini belirten Buchanan, askeri müdahalelerin hiçbir işe yaramadığını Afganistan örneğiyle belirtiyor. On yedi yıl önce ABD’nin Afganistan’ı, Taliban’ın el-Kaide ve Bin Laden için liman teşkil ettiği gerekçesiyle işgal ettiğini hatırlatan Buchanan, ABD diplomatı Zalmay Khalilzad’ın bugün Taliban’la barış görüşmeleri yaptığını vurguluyor. 

Üstelik de, eski CIA başkanı Mike Morell’in daha 2 Ocak günü, “El Kaide kalıntıları yakın işbirliği içinde çalışıyorlar,” dediği Taliban.

Irak, Yemen ve Libya müdahalelerini de hatırlatan Buchanan, “bizi bu savaşlara kim soktu?” diye soruyor.

Mayıs 2018’de Ortadoğu ve Kuzey Afrika’da gençler arasında yapılan bir kamuoyu yoklamasına göre gençlerin çoğunun Rusya’yı kendilerine ABD’den daha yakın bir ortak olarak hissettiklerinin anlaşıldığını belirten Buchanan, gene alaycı bir dille soruyor: “Amerikan müdahalesinin meyveleri mi?”

 

Hazal Yalın. Çoğunluğu klasik Rus edebiyatından kırka yakın çevirisi var. Aralarında Tolstoy, Dostoyevski, Saltıkov-Şçedrin, Gogol, Turgenyev, Puşkin, Zamyatin, Kuprin, Gonçarov, Leskov, Grin, Zoşçenko, Strugatski Kardeşler gibi yazarların bulunduğu çeviriler, Kitap, İthaki, Helikopter, Remzi gibi yayınevlerinde yayınlanıyor.@Hazal_Yalin

 

[1]    Riafan, 12 Ocak 2019, Сирия может пережить провокацию вместо ухода американцев: США разыграют в САР «кошмарный сценарий» https://riafan.ru/1140270-siriya-mozhet-perezhit-provokaciyu-vmesto-ukhoda-amerikancev-ssha-razygrayut-v-sar-koshmarnyi-scenarii?from=block_exclusive1

[2]    Riafan, 12 Ocak 2019. Сирия: ФАН публикует видео встречи глав профсоюзов САР и Египта https://riafan.ru/1139932-siriya-fan-publikuet-video-vstrechi-glav-profsoyuzov-sar-i-egipta?from=block_exclusive1

[3]    Washington Post. 9 Ocak 2019. Turkey and the Kurds turn to Russia to solve problems sparked by U.S. exit from Syria https://www.washingtonpost.com/world/turkey-and-the-kurds-turn-to-russia-to-solve-problems-sparked-by-us-exit-from-syria/2019/01/09/7328cbba-142a-11e9-ab79-30cd4f7926f2_story.html?noredirect=on&utm_term=.3b2ca0790b39

[4]    Patrick J. Buchanan resmi web sitesi, 2 Ocak 2019. How the War Party Lost the Middle East https://buchanan.org/blog/how-the-war-party-lost-the-middle-east-130897