İsrail rejiminin Refah’a yönelik saldırı planları gündemini korurken, Mısır'ın, tehcir edilecek olan milyonlarca Filistinli için ‘güvenli bölgeler’ hazırladığı ortaya çıktı.
YDH- The Guardian’da yayımlanan habere göre, Katar başbakanı, İsrail ile Hamas arasındaki ateşkes görüşmelerinde, son günlerde hiçbir ilerleme kaydedemediklerini söyledi.
Gazete bu süreçte, Mısır'ın, yerlerinden edilen milyonlarca Gazzeli için ‘güvenli bölgeler’ hazırladığını açıkladı.
Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şükri’nin cumartesi günü Münih'te düzenlenen bir güvenlik konferansında yaptığı açıklamasına yer veren The Guardian, Şükri’nin, “ülkesinin, sivillere insanca davranacağını, ancak Filistinlilerin yerlerinden edilmesinin kabul edilemez olduğunu” vurguladığını belirtti.
Gazetenin bildirdiğine göre, Samih Şükri sözlerine şöyle devam etti: "Niyetimiz herhangi bir güvenli alan ya da imkânlar sağlamak değil, ancak bunun gerekli olması halinde insanlık gereği bu meseleyle ilgileneceğiz."
The Guardian, Mısır’ın, acil durum planları yapmak ile İsrail'de, Mısır sınırında sıkışıp kalan on binlerce mültecinin Gazze'yi terk etmeye zorlanabileceğini düşünenleri cesaretlendirmek arasında sıkıştığını iddia etti.
Haberde, Şükri’nin, Mısır'ın 1,2 milyon mültecinin barındığı Refah'a yapılacak bir kara saldırısını kırmızıçizgi olarak göreceğini de söylediği kaydedildi.
Şükri’nin, sınırın Gazze tarafında buldozer ve tankların hareketiyle ilgili bir soru üzerine verdiği cevap da gazetede şu şekilde yer aldı: "Bu çok varsayımsal. Sınırımızda sürekli olarak bakım faaliyetleriyle uğraşıyoruz, dolayısıyla bu faaliyetlerin ne anlama geldiği konusunda bir sonuca varmak için acele etmemek gerektiğini düşünüyorum."
Katar Başbakanı Muhammed bin Abdurrahman’ın da aynı konferansta bulunduğunu belirten The Guardian, Abdurrahman’ın, ateşkes anlaşması için yapılan son görüşmelerin "pek umut verici olmadığını" ve “zamanın daraldığını" vurguladığını bildirdi.
Gazete, Katar başbakanının iki konuda anlaşmazlık olduğunu söylediğini belirtti. The Guardian’ın açıkladığına göre, bunlardan ilki, insani yardım sağlanması, ikincisi ise rehine sayısına oranla serbest bırakılacak mahkum sayısı.
Haberde, Muhammed bin Abdurrahman’ın "Son birkaç gündeki gidişat pek umut verici değil, ancak her zaman tekrarladığım gibi, her zaman iyimser kalacağız ve her zaman zorlamaya devam edeceğiz" dediği aktarıldı.
Haberin devamında, Abdurrahman’ın, anlaşmanın insani unsuruna ilişkin müzakerelerin çözülmesi halinde, serbest bırakılanların sayısına ilişkin engelin nihai olarak aşılacağını düşündüğü bildirildi.
Ayrıca, Muhammed bin Abdurrahman’ın, rehinelerin serbest bırakılması için en iyi yolun, koşulsuz bir ateşkes anlaşması olduğunu söylediği de aktarıldı.
The Guardian, aynı konferansta bulunan İsrail cumhurbaşkanın da Gazze'deki Hamas savaşçılarının İsrail tarafından sinyallerin alınmasından korktukları için Katar arabulucusuyla düzenli temas halinde olmayabileceklerini öne sürdüğünü belirtti.
Haberde Isaac Herzog’un şu ifadelerine yer verildi: "Bu, karmaşık ve zor bir durum. Diğer tarafta karar veren birilerinin olup olmadığından emin olmamız gerekiyor. Sonuçta Gazze'nin dört bir yanına, çoğunlukla da tünellere gizlenmiş ve dağılmış insanlarla karşı karşıyayız ve onların nerede olduklarını bilmek zorundayız. Gelen ilaçlar konusunda endişeliyiz ve elimizdeki verilere ve bilgilere göre, ilaçlar henüz alınmadı -ya da bazıları tarafından, ama çoğunu bilmiyoruz."
Suudi Dışişleri Bakanı Faysal bin Ferhan’ın İsrail ile ilişkilerin normalleştirilmesi düşüncesini değiştirmediğini söyleyen The Guardian, Suudi dışişleri bakanının söz konusu konferanstaki sözlerini de aktardı:
Gazeteye göre, Suudi dışişleri bakanı şunları söyledi: "İsrail de dahil olmak üzere bölgedeki herkes için güvenlik ve istikrara giden tek yolun bir Filistin devletinden geçtiğine kesinlikle inanıyoruz."