İran'a saldırı planında Amerika'nın kaygıları

img
İran'a saldırı planında Amerika'nın kaygıları YDH

İsrail, İran’ın gerçekleştirdiği ikinci büyük harekât olan Sadık Vaad-2 henüz karşılık vermedi, bu da saldırının ertelenip ertelenmediği konusunda spekülasyonlara yol açtı. İsrail, Amerikalılarla koordinasyon kurarak, daha 'dikkatli' davranıyor.




YDH - İran’ın 14 Nisan gecesi gerçekleştirdiği ilk doğrudan saldırıya İsrail’in yanıtı altı gün sürdü.

Ancak, iki hafta önce yaklaşık 200 balistik füze içeren, daha geniş kapsamlı ve tehdit düzeyi daha ciddi olan ikinci harekatın üzerinden 13 gün geçmesine rağmen İsrail hâlâ bir karşılık vermiş değil.

Bu durum, İsrail'in neden harekete geçmediği ve saldırı kararının alınıp ertelenip ertelenmediği sorularını gündeme getiriyor.

Yedioth Ahronoth gazetesine konuşan konuyla ilgili bilgi sahibi kaynaklar, planlanan bir saldırının ertelenmesinin söz konusu olmadığını belirtiyor. Kaynaklara göre, "İsrail farklı değerlendirmelere göre hareket ediyor ve önceki saldırıya uygun olan yanıt, mevcut durumda geçerli değil."

Ayrıca kaynaklar, "İsrail’in bir erteleme yapmadığını, düzenli bir plan ve net bir stratejiyle hareket ettiğini" ifade ediyorlar.

Bunun yanı sıra kaynaklar, yanıtın kesinlikle geleceğini ve önemli olacağını açıkça belirtiyorlar; fakat nasıl ve ne zaman harekete geçileceği konusunda henüz bir karar alınmış değil.

Saldırının niteliği üzerindeki tartışmalar devam ediyor. Perşembeyi cumaya bağlayan gece yapılan kabine toplantısında ve diğer değerlendirme oturumlarında da bu konu ele alındı, ancak saldırıya dair bir karar çıkmadı. Özellikle bu olayda, Başbakan Benyamin Netanyahu ve Savunma Bakanı Yoav Galant'ın karar verme yetkisi bulunmuyordu.

Gazete, "Görünen o ki, İsrail saldırı zamanına yaklaştıkça bu kararı geciktirmeye çalışıyor," değerlendirmesini yaptı.

Bu gecikmenin ardında birkaç neden olduğu belirtiliyor. Operasyonel ve hazırlık süreçlerinin yanı sıra, Amerikalılarla koordinasyon sağlama arzusu da öne çıkıyor.

İsrail, İran’ın karşılık vereceğini ve bu durumda ABD ve müttefiklerinin desteğine ihtiyaç duyulacağını varsayıyor. Bu yüzden İsrail, Amerikalılarla maksimum düzeyde koordinasyon sağlamayı ve savunma planlarını hazırlamayı istiyor.

İsrail ve ABD arasında çeşitli düzeylerde temaslar sürüyor. Netanyahu ile ABD Başkanı Joe Biden arasındaki görüşmelerin yanı sıra, Stratejik İşler Bakanı Ron Dermer, Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan ile bir araya geldi.

Diğer yandan, ABD’nin İsrail Büyükelçisi Mike Herzog, Washington’daki muhataplarıyla görüşmeler yapıyor. Savunma Bakanı Gallant da ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin ile sürekli temas halinde.

Bu temaslarla eş zamanlı olarak, Amerikalıların İran’ın nükleer ve petrol tesislerine saldırılmasından kaçındıkları yönünde haberler yayılmaya başladı. İsrail ise "bir taşla iki kuş vurmak" istiyor.

Bu bağlamda, ABD'nin İsrail’e balistik füzeleri ve hava tehditlerini bertaraf etmek için bir THAAD bataryası gönderme niyetinde olduğuna dair haberler de dikkat çekiyor.

ABD, İran’a karşılık verilmesi gerektiğini kabul ediyor, ancak Washington, İsrail’in bölgesel bir savaşa sürüklenmemesi için daha ölçülü ve sınırlı bir yanıt verilmesini istiyor.

Yine de İsrail, bekleyerek zaman kaybetmiş olabilir. Sadık Vaad-2'y ne kadar geç karşılık verilirse, dünya kamuoyunun İsrail’in "üstünlüğünü" kabul etmesi o kadar zor olacak. Öte yandan İsrail, 31 Temmuz’da Hamas’ın siyasi büro şefi İsmail Heniyye’nin şehit edilmesine benzer şekilde, İran’ın kendisine yaptığına benzer bir yanıt hazırlığında olabilir.

İran’ın İsrail’e yönelik saldırısını gerçekleştirmesi iki hafta sürmüştü. Dolayısıyla bu gecikmenin, İran’ın İsrail’e saldırı planlarını yatıştırma ya da ABD’nin İsrail’e müdahaleyi erteletme girişimlerinin bir sonucu olabileceği de düşünülüyor.