Birleşik Arap Emirlikleri'nden bir heyet, Lübnan'da çeşitli siyasi aktörlerle görüşerek Hizbullah'a yönelik baskının devam etmesini önerdi ve direnişin stratejik olarak zayıfladığını savundu.
YDH - Birleşik Arap Emirlikleri'nden (BAE) bir güvenlik heyeti yaklaşık üç haftadır Lübnan'da bulunuyor ve görevi, ülkenin güvenlik ve siyasi atmosferini incelemek, ekonominin durumu hakkında bilgi toplamak olarak tanımlanıyor.
Heyet, Lübnan Kuvvetleri, milletvekili Eşref Rifi, bağımsız milletvekilleri, Beyrut Kalkınma Derneği Başkanı Ahmed Haşimiye (Saad Hariri'ye yakın) ve Abu Dabi'ye yakın Lübnanlı medya mensupları gibi çeşitli siyasi figürlerle görüşmeler gerçekleştirdi.
El-Ahbar gazetesine konuşan kaynaklar, BAE heyetinin Hizbullah'ın mevcut durumu hakkındaki değerlendirmelerini aktardı.
Heyet, "Birinci ve ikinci kademe liderlerinin suikastlarla sarsılmasının ardından Hizbullah’ın ciddi bir zayıflık evresine girdiğini" belirtti. Hizbullah’ın artık bölgesel bir aktör olmadığı, 2005 öncesinde olduğu gibi Lübnan içindeki bir siyasi parti rolüne geri dönmesini beklediklerini ifade etti.
Heyetle görüşen kişiler, BAE'nin "Hizbullah’ın son bulduğunu düşünmenin yanıltıcı olacağı" uyarısını yinelediğini belirtti.
Bu bağlamda, BAE heyeti dostlarına, "Saldırıların tek başına Hizbullah’ı bitiremeyeceği" uyarısını yaptı ve Hizbullah'a yönelik baskının devam etmesi gerektiğini savundu.
Kaynaklar, bu tutumun amacının, müttefik güçleri Hizbullah üzerinde baskı kurmaya teşvik etmek olduğunu söyledi.
BAE heyeti ayrıca, "Şii siyasal İslam'ın Sünni siyasal İslam'a göre daha esnek olduğu ve geçici bir yenilgiyi kabul ederek sahnede stratejik olarak hayatta kalmayı tercih edebileceği" değerlendirmesini de dile getirdi.
Bu bağlamda, Lübnan'ın "Hizbullah’ın bu rolünün ardından bir 'ritim subayına' ihtiyaç duyacağını" vurguladılar.
BAE'nin Hizbullah aleyhindeki süregelen kışkırtmalarının "sınırda oynama" stratejisi çerçevesinde sınırlı kalması hedefleniyor.
Kaynaklara göre heyet, mezhepsel çatışmaları körüklememek adına baskı altındaki bir cumhurbaşkanının aceleyle seçilmesinin tehlikeli olabileceğine dikkat çekti
Ayrıca, BAE'nin Lübnan'daki siyasi ve ekonomik yatırımlarla ilgilendiği ve gelecekteki olası yatırım alanlarını araştırdığı bilgisi paylaşıldı.
BAE’nin bu hamlesi, Katar ile bölgedeki rekabetinden bağımsız değil. Emirlikler, Doha'nın Lübnan’daki rolünü küçümseyerek, "Katar'ın Lübnan'da ciddi yatırımlar yapma konusunda isteksiz olduğunu" öne sürdü.
BAE heyetinin Beyrut ziyareti, geçtiğimiz pazar günü Doha’da Suudi Arabistan ve Katar dışişleri bakanlıkları ile istihbarat birimlerinin temsilcilerinin katıldığı, Lübnan ve Gazze dosyalarına yönelik acil bir zirveyle ilgili görüşmelerin yapıldığı bir toplantı ile aynı zamana denk geldi.
Bu toplantıda, Lübnan konulu ortak Arap toplantısının Suudi Arabistan, Katar, Mısır ve Ürdün temsilcilerini içerecek şekilde bu ayın ortasında Amman'da yapılmasına karar verilmişti.
