İngiltere'nin Suriye'deki el-Kaide bağlantıları ifşa oldu

img
İngiltere'nin Suriye'deki el-Kaide bağlantıları ifşa oldu YDH

Gazeteci Mark Curtis'in makalesi, İngiltere'nin Suriye'deki vekalet savaşına müdahalesini ve el-Kaide bağlantılı gruplara sağlanan destekleri gözler önüne seriyor. 2011'den itibaren yürütülen gizli operasyonlar, savaşın uzamasına ve büyük bir insani krize yol açtı.




YDH - İngiliz araştırmacı gazeteci Mark Curtis'in DeclassifiedUK sitesinde yayımlanan başlıklı makalesi, Suriye'deki vekalet savaşında İngiltere’nin ABD ve bölgesel müttefiklerle birlikte üstlendiği rolün perde arkasını ortaya koyuyor.

Makalede, İngiltere’nin Beşşar el-Esed hükümetini devirmek amacıyla el-Kaide bağlantılı grupları da içeren çeşitli silahlı gruplara sağladığı askeri ve mali desteğin detayları inceleniyor.

2011’den itibaren başlatılan bu müdahalede, ABD ve İngiltere’nin Katar ve Suudi Arabistan gibi ülkelerle iş birliği içinde “Suriyeli muhalifler” olarak adlandırılan grupları desteklediği belirtiliyor.

Bu gruplar arasında, Nusra Cephesi (daha sonra Heyet Tahrir eş-Şam adını aldı) gibi el-Kaide bağlantılı yapılar da yer alıyordu. Curtis, özellikle bu desteklerin, savaşın uzamasına ve Suriye halkının daha fazla acı çekmesine neden olduğunu vurguluyor.

ABD’nin 2011-2015 yılları arasında bu gruplara sağladığı mali yardımın 1 milyar dolar olduğu tahmin edilirken, Katar ve Suudi Arabistan’ın ise milyarlarca dolarlık ek katkıda bulunduğu belirtiliyor.

Bunun yanı sıra, NATO desteğiyle Libya’dan Türkiye üzerinden gönderilen silahların, planlanan adresler yerine çoğu zaman Nusra Cephesi gibi grupların eline geçtiği ifade ediliyor.

Gönderilen ekipmanlar arasında gelişmiş iletişim sistemleri ve tanksavar füzeler de bulunuyordu.

İngiltere, bu süreçte Ürdün ve Türkiye'deki askeri üslerde silahlı gruplara eğitim verdi. 2015 yılında başlatılan bir programla İngiltere, yılda 5 bin militana eğitim vermeyi hedefledi ve bu amaçla 85 asker görevlendirdi.

Yazar, İngiltere’nin bu eğitim ve destek faaliyetlerinin, savaşın uzamasına doğrudan katkıda bulunduğunu vurguluyor.

Batılı ülkeler, medyada el-Esed hükümetini kötüleşen güvenlik ve iktisadi koşulların sorumlusu olarak gösterirken, desteklenen grupların kaosa neden olduğu gerçeği göz ardı edildi.

İngiltere'nin Suriye'deki bu politikalarının yalnızca savaşın süresini uzatmakla kalmayıp, büyük bir mülteci krizine ve insani felaketlere yol açtığı ifade ediliyor.

Yazar, Batı’nın ne pahasına olursa olsun Suriye'de kendi yanlısı bir hükümet kurma isteğinin devam ettiğini belirterek şu soruyu gündeme getiriyor: “Bu hedef doğrultusunda kimlerle iş birliği yapılacak ve Suriye halkının geleceği nasıl etkilenecek?”