İsrsail Maariv gazetesinin askeri muhabiri, İsrail ordusunun Lübnan'da kalmasının bu mevzilerde konuşlanmış İsrail askerleri için bir tuzak olacağını söyledi.

YDH- İsrail gazetesi Maariv'in askeri muhabiri Avi Ashkenazi, İsrail'in 7 Ekim'den sonra askeri savunmanın yokluğunda geçmişte yaptığı hataları yaptığını belirterek, “İsrail'in 25 yıl boyunca kendini kurtardığı Lübnan bataklığında boğulma yolunda ilerlediğini” vurguladı.
Aşkenazi'ye göre İsrail’in bir stratejisi yok ve “itfaiyeciler” gibi çalışıyor; üst kademeler kuzeyde, Gazze'de ve İran'da uzun vadeli adımlar atmak yerine yangın söndürmekle meşgul.
Aşkenazi, İsrail işgal güçlerinin “Lübnan'da iki güvenlik kuşağı oluşturduğunu, ancak bu güvenlik kuşaklarının bu mevkilerde görev yapan askerler için tuzak haline geldiğinin kısa sürede anlaşıldığını” sözlerine ekledi.
1985'te Lübnanlı Direniş savaşçısı Amir Kalekeş'in Metulla'ya giden 12 İsrail askerini öldürdüğü Sefari olayını, Saluki ve Şayetet “faciasını” hatırlattı.
Aşkenazi, İsrail'in Lübnan'da 18 yıl boyunca gerçek bir hedefi olmadan kan döktüğünü söyledi.
İsrail ordusunun 25 yıl önce terk ettiği mevzilerde ileri karakollar kurmanın bir hata olduğunu, “birçok anne ve babanın ağlayacağını” vurgulayan Aşkenazi, Güney Lübnan'daki mevzileri korumanın arkasında “hiçbir mantık olmadığını” ekledi.
Aşkenazi, İsrail ordusunun kuzeydeki yerleşimcilere güvenlik hissi vermekte başarısız olduğunu ve bunun bir “bataklıkta” üs kurarak sağlanamayacağını söyleyerek sözlerini tamamladı.
İsrail'in Lübnan'dan çekilme kararına rağmen, bazı bölgelerde işgalin devam ettiği ve tampon bölgeler oluşturulduğu bildirildi.
Bazı İsrailli yetkililer, işgal güçlerinin Lübnan topraklarındaki beş bölgede uzun süre kalacağını açıkladı.
İsrail Ulusal Güvenlik Araştırma Merkezi'nde görevli araştırmacı ve İsrail ordusunda yarbay rütbesiyle görev yapmış Orna Mizrahi de Siyonis trejimin Lübnan dosyasıyla ilgili ilk seçeneğinin "askeri harekât" olduğunu belirtti.
Mizrahi, İsrail'in Lübnan'daki yeni hükümetle ilişkilerini ABD aracılığıyla perde arkasından yürüttüğünü de vurguladı.