ABD'nin Yemen'e yönelik saldırganlığına karşılık olarak Amerikan savaş gemilerini ve uçaklarını hedef almakla tehdit eden Ensarullah lideri Abdülmelik el-Husi, Yemen'deki direnişin Filistin'e desteğinin devam edeceğini ve Gazze'ye yönelik kuşatmayı reddettiğini teyit etti.

YDH- Yemen’deki Ensarullah Hareketi lideri Seyyid Abdülmelik el-Husi, Yemen'in Kızıldeniz'deki deniz trafiğine yönelik mevcut ablukasının genişletileceğini ve artık Amerikan savaş gemilerini de kapsayacağını duyurdu.
"Amerika'nın savaş gemileri, uçak gemileri ve diğer deniz araçları hedef alınacak" ifadelerini kullanan el-Husi, saldırıların devam etmesi halinde "daha kapsamlı ve etkili" adımlar atılacağını vurguladı:
‘’Tırmanmaya tırmanışla karşılık vereceğiz. Amerika, savaş gemileri, uçak gemileri ve deniz araçları hedef alınacak ve daha önce sadece İsrail'e uygulanan seyrüsefer yasağına tabi olacaktır. Ülkemize yönelik saldırganlık devam ederse, biz daha da tırmandırıcı adımlar atacağız ve halkımız da kapsamlı ve geniş eylemlerde bulunacak’’.
El-Husi, mücadelesini sadece siyasi veya askeri bir mesele olarak değil, aynı zamanda dini bir sorumluluk çerçevesinde sunarak kendi duruşlarını “insani, dini ve ulusal güvenlik çıkarlarıyla tamamen tutarlı” olarak tanımlıyor, hem dini hem de seküler argümanlarla hareketlerinin meşruiyetini savunuyor:
''Zamanımızın tiranlarıyla sorun yaşamamız, Allah ile sorun yaşamaktan veya O'nun gazabını ve öfkesini kendimize çekmekten daha kolaydır. İnsani ve dini yükümlülüklerimizle ve hatta ümmetimizin ulusal güvenlik çıkarlarıyla tamamen tutarlı bir pozisyon aldığımızda, bundan emin olabiliriz. Biz Allah'a ve O'nun gerçek vaadine güveniyoruz, O'na dayanıyoruz ve O'na güveniyoruz. O, yardımcıların en hayırlısı, en iyi koruyucusu ve en iyi destekçisidir. Amerikalılar ise ülkemize yönelik saldırganlıklarını, halkımızı Filistin halkının yanında gösterdikleri onurlu, cesur ve kamil duruşlarından dolayı sorumlu tutmanın bir yolu olarak sunuyorlar. Ramazan ayında herkesin insani, ahlaki, dini ve inanç temelli sorumluluğunu hatırlaması bizim ve ümmetimizin görevidir. Herkes, insanların gerçekliğinin Amerika korkusunun ilahi ceza korkusundan daha büyük olduğu bir noktaya ulaştığında hatanın ve büyük tehlikenin farkına varmalıdır.''
Seyyid el-Husi ayrıca "Amerikalıların peşinde olduğu şeyin, ateşkes anlaşmalarındaki ortaklıklarına rağmen tüm bölgeyi İsrail'e boyun eğdirmek olduğunu ve bunu inkar ettiklerini" belirtti:
''Amerikalılar, İsraillilerle birlikte, ümmetimizin ve tüm ülkelerinin halklarına ihlal denklemini dayatmaya çalışıyor. Onlar ve İsrailliler, ümmetimizden herhangi bir tepki almadan saldırganlık, suç, işgal ve istedikleri her şeyi yapma konusunda ellerinin serbest olmasını istiyorlar. Bölgenin İsrail düşmanına tabi tutulmasını kabul etmeyeceğiz ve ülkemizde ve tüm bölgede ihlal denklemini kabul etmeyeceğiz.''
El-Husi, ABD'nin Yemen'e karşı "acımasız ve haksız" bir saldırı yürüttüğünü belirterek, "Amerikan saldırganlığı başarısız oldu ve başarısız olmaya devam edecek. Ülkemizin askeri kapasitesini zayıflatamayacak, aksine daha da güçlenmesine neden olacak" dedi ve ekledi:
‘’Amerikan düşmanı ülkemize karşı saldırganlığını sürdürdüğünde bu bizim pozisyonumuzu etkilemeyecektir. Tek çözüm Gazze üzerindeki kuşatmanın kaldırılması ve ülkeye yardım girişine izin verilmesidir.’’
Seyyid el-Husi’nin televizyondan yayınlanan konuşması ABD ve İngiltere'nin, Yemen’in başkenti Sana’a, Saada ve el-Bayda (Yemen’in merkezi) ve ve Pazar günü şafak vakti Yemen başkentinin güneyindeki Hamar şehrini hedef alan bölgelerine yönelik hava saldırılarından, bu saldırılar sonucunda en az 50 sivilin hayatını kaybetmesinden ve 100'den fazla kişinin yaralanmasının ardından geldi.
Hem ABD hem de İsrail’in ortak bir ideolojik çatı altında hareket ettiğini ifade eden Seyyid, Siyonizm’in sadece İsrail’e özgü bir hareket olmadığını, ABD’nin de bunu benimsediğini öne sürdü:
''Hem Amerikalılar hem de İsrailliler Siyonist inancı ve Siyonist projeyi benimsiyor ve onun temelinde hareket ediyor. Başkaları taviz verse bile, kırmızı çizgilere olan bağlılığımızdan taviz veremeyiz. Amerikan düşmanı, bizi pozisyonumuzdan geri adım atmaya zorlama amacına ulaşamayacak. Tek çözüm, Gazze Şeridi'ne insani yardımın girmesine izin vermektir. Ülkemizin, hiçbir pratik adım atılmadığında düşmanın daha kötüsünü yapmaya cesaretlendirildiği için izin vermeyeceği kırmızı çizgileri olmalı. Başkaları sessiz kalsa bile, biz asla sessiz kalmayacağız.''
Bu bağlamda Ensarullah lideri, Yemen halkını "Gazze'ye desteklerini teyit etmek ve Amerikan saldırganlığına karşı koymak için yarın Sanaa'da ve diğer vilayetlerde düzenlenecek bir milyonluk yürüyüşe katılmaya" çağırdı:
‘’Filistin halkının başına gelenlere seyirci kalamayız. Halkımız onları desteklemeye devam edecek ve biz de taahhütlerimizi ihmal etmeyeceğiz.’’
Yemen Ensarullah Hareketi lideri, "Yemen'in Filistin halkını destekleme ve İsrail gemilerini engelleme yönündeki tutum ve kararının Gazze'ye yönelik kuşatmayı kaldırmayı amaçladığını" belirterek, "Gazze halkını aç bırakmak ve yiyecekten mahrum etmek onların yok edilmesine yönelik bir adımdır" dedi.
Seyyid el-Husi ayrıca "Yemen halkının Gazze halkına karşı bir sorumluluğu olduğunu ve onlardan yardımı esirgemeyi engelleyen bir tutum olmadığını" belirterek "ulusun Filistin halkı için kabul ettiği her şeyin kendisine ve halkına kapıları açtığını" vurguladı:
‘’Tutumumuz gerçektir ve herhangi bir tarafça dikte edilmemiştir. Bu, Direniş Ekseni’ne ve ulusumuza olan taahhütlerimizin bir parçasıdır’’
Konuşmasında İsrail'in Suriye'deki ihlallerine de değinen Seyyid Abdülmelik el-Husi, "Suriye'deki silahlı grupların İsrail'e karşı çıkmayacakları ya da ona karşı hareket etmeyecekleri yönündeki açıklamaları İsrail saldırılarını ve işgalini durdurmadı" dedi ve ekledi:
‘’Suriye'deki silahlı gruplar İsrail'den Suriye'yi işgal etmekten vazgeçmesini istiyor, İsrail'e yalvarıp yakarıyorlar ama bunun bir faydası olmadı. Onların bu yalvarışlarına rağmen, İsrail daha fazla toprak işgal ediyor, işgalini pekiştiriyor ve kabiliyetleri yok ediyor.’’
El-Husi, "ihlal denklemi karşısında sessizliğin ve Amerikan ve İsrail saldırganlığına karşı herhangi bir tutum benimsemeyen diğer eğilimlerin yardımcı olmayacağına" dikkat çekti.
Aynı bağlamda, Yemen Silahlı Kuvvetleri, 24 saatte ikinci kez olmak üzere, Kızıldeniz'in kuzeyinde ABD uçak gemisi USS Harry Truman ve ona bağlı savaş gemilerini hedef alan özel bir askeri operasyon gerçekleştirdi.
Silahlı kuvvetler tarafından yapılan açıklamada operasyonun 18 balistik ve seyir füzesi ile bir insansız hava aracı kullanılarak gerçekleştirildiği ve füze kuvvetleri, hava kuvvetleri ve deniz kuvvetleri arasında ortak bir operasyon olduğu doğrulandı.