Kassam Tugayları Sözcüsü Ebu Ubeyde, direnişin Gazze'de 'uzun bir yıpratma savaşına' tamamen hazır olduğunu açıkladı. Ebu Ubeyde, İsrail'in Doha müzakerelerinden çekilmesi halinde 'kısmi anlaşmalar formatına yeniden dönmenin garantisini vermediklerini' belirterek Netanyahu hükümetini esirlerin hayatını önemsememekle suçladı.

YDH - Hamas'ın askeri kanadı Kassam Tugayları Sözcüsü Ebu Ubeyde, yayımladığı video mesajda, direnişin Gazze'de "uzun bir yıpratma savaşına devam etmeye tamamen hazır" olduğunu belirtti.
Aksa Tufanı operasyonunun başlamasının üzerinden 21 ay geçtiğini hatırlatan Ebu Ubeyde, İsrail'in Doha'daki müzakerelerden çekilmesi halinde kısmi anlaşmalara geri dönülmeyeceği uyarısında bulundu.
Ebu Ubeyde, bu aşamada Kassam Tugayları liderliğinin stratejisinin "düşman askerlerine ağır zayiat verdirmek, sıfır mesafeden odaklanmış nitelikli operasyonlar düzenlemek ve Siyonist askerleri esir almaya çalışmak" olduğunu vurguladı.
Ebu Ubeyde, "Eğer terörist düşman hükümeti soykırım savaşını sürdürmeyi seçerse, aynı zamanda asker ve subaylarının cenazelerini karşılamaya devam etme kararı almış olur," dedi.
'Kısmi anlaşmalara dönüşün garantisi yok'
Müzakere sürecine de değinen Ebu Ubeyde, Filistin direnişinin müzakere heyetinin tutumunu güçlü bir şekilde desteklediklerini ifade etti.
Ebu Ubeyde, "Son aylarda defalarca tüm düşman esirlerini tek seferde teslim edeceğimiz kapsamlı bir anlaşma teklif ettik, ancak savaş suçlusu (Benyamin) Netanyahu ve onun Nazi hareketinden olan bakanları bu teklifi reddetti," diye konuştu.
Netanyahu hükümetinin, asker oldukları için esirlerle ilgilenmediğini ve bu konunun bir öncelik olmadığını belirten Ebu Ubeyde, hükümetin İsrail kamuoyunu "tüm esirlerin öldürülmesi fikrini kabullenmeye hazırladığını" savundu.
Direnişin şu ana kadar esirleri mümkün olduğunca korumaya çalıştığını kaydeden Ebu Ubeyde, şu uyarıda bulundu:
"Müzakerelerin halkımıza yönelik savaşı durduracak, işgal güçlerinin çekilmesini sağlayacak ve halkımıza yardım ulaştıracak bir anlaşmayla sonuçlanması için çalışıyoruz. Eğer düşman her zamanki gibi inatçılık eder ve bu turdan da çekilirse, kısmi anlaşmalar formatına veya on esir önerisine yeniden dönmenin garantisini vermiyoruz."
'Gideon'un Arabaları'na karşı 'Davud'un Taşları'
Ebu Ubeyde, İsrail'in bu yılın ocak ayında direnişle varılan anlaşmayı bozduktan sonra "iddia ettiği zaferi aramak için" Gazze Şeridi'ne yönelik "barbarca ve Nazi tarzı" saldırganlığına yeniden başlamasının üzerinden dört ay geçtiğini söyledi.
İsrail'in son aylarda "ırkçı savaşına sahte bir kutsallık katmak amacıyla Tevrat'tan masallar devşirerek 'Gideon'un Arabaları' adını verdiği bir operasyon başlattığını" ifade eden Ebu Ubeyde, direnişin bu operasyona "'Davud'un Taşları' operasyonlar silsilesiyle" karşılık verdiğini ve vermeye devam ettiğini belirtti.
Ebu Ubeyde, bu süreçte yüzlerce İsrail askerinin öldürüldüğünü veya yaralandığını, binlercesinin de psikolojik rahatsızlıklar ve travmalar yaşadığını iddia etti.
Son haftalarda İsrailli askerleri esir almak için birkaç operasyon denediklerini açıklayan Ebu Ubeyde, "Bazıları neredeyse başarılı oluyordu ancak Allah'ın iradesi ve düşmanın, esir alınma şüphesi olan kendi askerlerine karşı toplu katliam yöntemini kullanması nedeniyle engellendi," değerlendirmesini yaptı.
Ebu Ubeyde ayrıca, İsrail'in "Arap isimleri altında paralı askerler ve işbirlikçiler kullanma girişimlerine" de değinerek, bu kişilerin "halkımızın bilinci ve onuru karşısında yanmış bir karttan başka bir şey olmayacaklarını" söyledi ve onları "çok geç olmadan tövbe etmeye" çağırdı.
Arap liderlere seslendi: Allah katında hasımlarımızsınız
Konuşmasında Arap ve İslam dünyasına da seslenen Ebu Ubeyde, "Dünyanın en zalim güçleri düşmanımıza durmaksızın silah ve mühimmat konvoyları gönderirken, bazı rejimler ve güçler on binlerce evladımızın öldürülmesini, aç bırakılmasını, su ve ilaçtan mahrum bırakılmasını seyrediyor," ifadelerini kullandı.
Ebu Ubeyde, Arap ve İslam ümmetinin liderlerine, aydınlarına ve partilerine hitaben şunları söyledi:
"Allah katında hasımlarımızsınız. Sizler her yetim çocuğun, her evladını yitirmiş annenin, her yerinden edilmiş, yaralı ve aç insanın hasmısınız. Boyunlarınız, sessizliğinizle yüzüstü bırakılan on binlerce masumun kanıyla ağırlaşmıştır. Bu cani ve Nazi düşman, cezadan kurtulacağından emin olmasaydı, sessizliği garanti etmeseydi ve ihaneti satın almasaydı, bu soykırımı gözünüzün önünde işleyemezdi."
Konuşmasının sonunda "antisemitizm yalanına" da değinen Ebu Ubeyde, "Halkımızın, cani Siyonizmin psikolojik komplekslerinin bedelini ödemek zorunda olması bizim suçumuz değil. Siyonistler bilmelidir ki, milletlerin kendilerine duyduğu düşmanlığın ve fıtri nefretin sebebi, insanlığa karşı işledikleri fiiller ve suçlardır," diye ekledi.
Yemen halkını selamladı
Öte yandan konuşmasında Yemen halkına ve direnişine de teşekkür eden Ebu Ubeyde, " “Bilgelik ve iman ülkesi Yemen'deki sevgili halkımıza, silahlı kuvvetlerine ve samimi kardeşlerimize, Allah'ın destekçilerine selamlarımızı sunuyoruz," dedi.
Sözcü, "Allah'ın safında olanlar düşmana etkili bir cephe oluşturarak, pasif ve boyun eğenlere karşı kesin bir kanıt sundular," ifadelerini kullandı.